aygunhoca
Anadolu’da en eski ilk yerleşim merkezi Konya Çatalhöyük’tür.
Çatalhöyük, Güney da, MÖ 7500 yıllarina dayanan, çok geniş bir Cilali Taş ve Bakır devri yerleşimidir. Muhtemelen, bugüne kadar bulunmuş en eski ve en gelişmiş yerleşim merkezidir. Çatalhöyük, 1958 yılında J. Mellaart tarafından keşfedilmiş, ilk kazıları 1961-1963 ve 1965 yıllarında yapılmıştır.
Çatalhöyük, günümüz Şehri'nin güneybatısında,ın yaklaşık olarak 136 kilometre uzağında, Konya Ovası'na hakim buğdaylik arazide bulunmaktadir.
Doğu yerleşimini, en son Cilali Taş Devri sirasında ovadan 20 metre yüksekliğe kadar ulaşan bir yerleşim birimi oluşturmaktadır. Ayrıca, batıya doğru da ufak bir yerleşim birimi ve birkaç yüz metre doğuya doğru da bir yerleşimi bulunmaktadır.
Tarih öncesi yerleşim birimleri ndan önce terk edilmiştir. Bir zamanlar iki yerleşim birimi arasında Çarşamba Nehri'nin bir kanalı akmaktadır, ve yerleşim birimleri, ilk tarım zamanlarında elverişli sayılabilecek alüvyonlu toprak üzerine kurulmuştur.
Anadolu'ya geliş yönleri arasında, Kafkasya üzerinden, Çanakkale Boğazı'ndan ya da Karadeniz'den olmalıdır. En genel kabul gören görüş, Kafkasya üzerinden Anadolu'ya indikleri yönündedir.
Tarihteki ilk kralları Kuşşara kralı Pithana'dır. İlk yerleşim yerleri ise Kuşşara'dır. Pithana'nın oğlu Anitta zamanında başkentleri Neşa (Kaniş) olmuştur. Anita, Hatti krallığının başkenti olan Hattuş'u (Boğazköy), çok büyük hazineleri olduğunu tahmin ederek kuşatmış fakat şehirde herhangi bir şey bulamayınca kızarak şehri tamamen yakıp yıkmış ve ünlü lanetini savurmuştur “Geceleyin yaptığım bir saldırı ile şehri aldım. Yerine yaban otu ektim. Benden sonra her kim kral olur ve Hattuş’u yeniden iskan ederse gökyüzünün (Fırtına Tanrısı’nın) laneti üzerinde olsun.”
Daha sonra Anita'nın soyundan gelen torunu Hattuşa'yı bu kez Hitit krallığının başkenti yapacak ve kendisine de hattuşili adını verecektir. Hattuşa antik kalıntıları bugün UNESCO'nun Dünya Kültür Mirasları listesinde yer almaktadır.
Hititler yerli halkın ekonomik ve kültürel etkilerinden etkilenerek dil ve dinlerini benimşemiş ve ırklarını hatti ırkının içinde eritmişlerdir.