Anladım Paşam..Anladım..

Atatürk İstanbul''da Florya Köşkü''nde kalıyordu...
Bir sabah yürüyüşe çıktı. Bu sırada ağaç altında dinlenen bir yaşlı adam
gördü. Yanına yaklaşınca adam ayağa kalktı, Ata''yı başıyla selamladı.
Atatürk yaşlı adama sordu:
-Beni tanır mısın?
Yaşlı adam "Tanımaz olur muyum hiç" deyip ekledi:
-Evimde resmin bile var duvara asılı!
Atatürk''ün hoşuna gitti yaşlı adamın sözleri. Konuşmaya başladılar.
Yaşlı adam:
-Cumhuriyetçiliği, devrimciliği, milliyetçiliği, halkçılığı ve hatta
devletçiliği anlıyorum... Ama şu laikliği pek kavrayamadım... Neden her şeyi
birden bozdun?
Atatürk elini omzuna koydu yaşlı adamın ve anlatmaya başladı:
-Ben sana bir hikâye anlatayım o zaman... Amr İbn-ül As, Mısır''ı fethettiği
zaman, Halife Ömer''e bir mektup yazmış:
-Burada çok sayıda kütüphane ve içinde binlerce kitap var. Bunları yakayım
mı yoksa bırakayım mı?
Ömer yanıt vermiş:
-Kitapları incele... Eğer yararsız şeylerse, yak. Yok, eğer yararlı şeylerse
yine yak. Çünkü halk, o kitapları okudukça, onlara uymaktan
vazgeçmeyecekler, eskiyi unutmayacaklar ve bize, yani yeniye-yeniliğe
sürekli düşman olacaklardır!
Atatürk, hikâyeyi anlattıktan sonra yaşlı adama sordu:
-Şimdi sana laikliğin ne olduğunu izah edeyim mi?
Yaşlı adam derin bir sezgi ve sağduyuyla yanıt verdi:
-İstemez Paşam, hepsini anladım!
 
Geri
Top