M.Ö. 6. yy'da Akdeniz'de Antik Yunanistan (kırmızı) ve Fenike (sarı) şehirleri .
Polis (Yunanca ἡ πόλις), Eski Yunanistan'da bir şehir, veya şehir-devletti. Kelimenin bir diğer anlamı ise böyle bir şehrin vatandaşlar topluluğu idi. Klasik Atina ve aynı dönemdeki şehirler için bu terim çoğu zaman "şehir devleti" olarak çevrilir. Aynı kavramın Latincesi civitas tır.
Polis kavramının üç farklı boyutu vardı:
* Sosyal anlamda belli hakları olan vatandaşlar topluluğu.
* Mekansal olarak, şehir ve onun toprakları, onu besleyen ekosistem.
* Egemen, başka devletlerle ilişkileri olan bir devlet.
Eski Yunanlılar Atina, Isparta, Tebai'ten bahsetmezler, Atinalılar, Ispartalılar, Tebaililer derlerdi. Eski Yunalılarda bir şehri oluşturan insanlar topluluğu polis teriminin en önemli anlamı haline geldi. Polis terimi şehrin toplumsal ve idari boyutuna değinirdi. Şehrin sadece yapıları ve sahası için kullanılan terim ise ἄστυ (astü) idi.
Organizsasyon
Atina'nın Akropolü
Atina'nın agorası
Şehir genelde bir tepenin üzerinde bulunan bir kale (akropol) ve bir agora (ticaret meydanı) olurdu. Yönetim de şehir merkezinde olurdu, ama vatandaşlar şehrin içinde veya ona ait civar topraklarda yaşardı. Sosyal anlamıyla polis, yönetime katılan bir vatandaşlar kuruluydu, ama idare çeşitli biçimler alabilirdi: tarihte görülme sırasına göre bunlar oligarşi, tiranlık ve demokrasi idi. Yönetim, vatandaşlar meclisi, bir konsey ve hakimlerden oluşurdu.
Bazı polislerde farklı seviyelerde vatandaşlıklar tanımlıydı. En üstte siyasî hakları olan vatandaşlar vardı. Ardından siyasî hakları olmayan vatandaşlar, en sonda da vatandaş olmayanlar gelirdi. Kadınlar, çocuklar, yabancılar ve esirler vatandaş sayılmazdı. Vatandaşlık genelde doğumdan kaynaklanırdı, farklı şehirlerin bu konuda farklı kuralları vardı. Kimisi hem anne hem babanın vatandaş olmasını şart koşar, kimi sadece birinin. Bazı şehirler anne babasından dolayı vatandaş olamayacak kişileri özel kararla vatandaş yapmayı seçebilirdi.
Tarihsel gelişim
Şehirler uzun zaman içinde, köylerin ortak bir merkez etrafında toplanmasıyla oluşmuştur. Şehirler genelde coğrafi, etnik ve dinsel olarak birbirinden ayrı düşmüş insanlardan oluşmuştu. Polislerin Bronz Çağında mevcut oldukları iddia edilmiş[2]. MÖ 8.yy'da ilk Yunan şehirleri oluşmasına rağmen, vatandaşların hak ve görevlerinin tanımlı olduğu biçimiyle polisler M.Ö. 6. yy'da belirir.
M.Ö. 8. yy'dan itibaren Yunanlılar Anadolu'ya doğru yayılmaya başladıkları zaman kurulan yeni sehirler de polis sistemi üzerine kurulu oldular. Böylece polis özelliklerine sahip yerleşim merkezleri Ön Asya'ya doğru yayıldılar.
Polis idare tarzı Büyük İskender'in Anadolu'yu fethinde önemli bir araç olmuştur. Daha evvel şehir hayatının olmadığı yerlerde kendisinin 70'i aşkın şehir kurduğu söylenir, bu yeni şehirler Yunan nüfuzunun merkezleri olur. Büyük İskender bu politikası onun halefleri tarafından da sürdürülmüştüür.
Roma döneminde imparatorlar polis sistemini teşvik etmişlerdir. Uzak bölgelerin bu şekilde kendi kendilerin yönetmeleri sayesinde imparatorluğun idaresi kolaylaşıyordu. Yunan tarzı şehirler iç politikalarını kendileri düzenliyorlar ama dış politikaları Roma imparatorunun elinde oluyor.