Arkadaşlar, bu ne romantizm böyle? Ben de buradayım:)

yesim434

Hırçın Karadeniz Kızı Biricik Yeşim
AdminE
Bu Ayın Lideri
Bir gün cikolatalı dondurma, külahından havalı bir şekilde süzülerek yanıma geldi ve dedi ki: 'Beni yala, ama sakın ısırma! Çünkü ben soğuk bir aşkım, sıcak kalbini eritirim!'

Ben de düşündüm: 'Dondurma bile aşkı soğuk yaşarken, biz insanlar neden bu kadar ciddiyiz?'

Sonra cikolatalı dondurma, üzerindeki çikolata sosunu havalı bir şekilde sallayarak ekledi: 'Unutma, hayat bir dondurma külahı gibidir, bazen tepetaklak olursun ama tadı hala güzeldir!'
Cikolatalı dondurma, külahında bir süre düşündükten sonra bana dönüp dedi ki:
"Biliyor musun, ben aslında bir zamanlar sade bir vanilya dondurmasıydım. Ama sonra çikolata sosuyla tanıştım ve hayatım değişti! O günden beri, insanların yüzündeki gülümsemeyi görmek için kendimi külahıma zor atıyorum."

Ben de gülerek sordum: "Peki ya eriyen kısımların? Onlar için üzülmüyor musun?"

Cikolatalı dondurma, biraz dramatik bir ses tonuyla cevap verdi:
"Eriyen kısımlarım asla kaybolmaz, onlar sadece kalbine akar! Hem, erimek de bir sanattır. Kimse kusursuz değildir, ben bile bazen külahımdan taşarım. Ama önemli olan, tadın hala güzel olması!"

Sonra bir anda etrafa çikolata parçacıkları saçarak devam etti:
"Bir de şu var: Beni yalarken aslında bir sanat eserini tüketiyorsun. Evet, ben bir sanatım! Külahım tuvalim, çikolata sosum fırça darbelerim. Ve sen, benim en büyük hayranımsın!"

Ben de dayanamayıp güldüm ve dedim ki:
"Peki ya diyet yapanlar? Onlar seni yiyemeyince üzülmüyor musun?"

Cikolatalı dondurma, biraz alıngan bir tavırla cevap verdi:
"Onlar beni reddedebilir, ama ben onların hayallerinde yaşarım! Hem, bir gün mutlaka 'Bugün cheat day!' deyip beni hatırlayacaklar. Ben sabırlıyım, beklerim!"

Ve sonunda, cikolatalı dondurma külahından bir zafer edasıyla şöyle seslendi:
"Unutma, hayat kısa, dondurma erir. O yüzden beni yala, gülümse ve tadını çıkar! Çünkü ben, cikolatalı dondurma, her kaşığında mutluluk vaat ederim!"

Cikolatalı dondurma, bir gün buzlukta yan rafında duran vanilyalı dondurmaya aşık oldu. Vanilyalı dondurma, bembeyaz ve kendinden emin bir duruşla, cikolatalı dondurmanın kalbini çalmıştı.

Cikolatalı dondurma, külahına yaslanıp iç geçirdi:
"Ah, vanilya! Senin o pürüzsüz, bembeyaz görüntün beni eritiyor. Ama ne yazık ki, sen soğuksun... Hem de çok soğuk!"

Vanilyalı dondurma, biraz kibirli bir tavırla cevap verdi:
"Ben soğuk olabilirim, ama en azından erimiyorum. Sen ise her sıcak bakışında eriyip külahından taşıyorsun!"

Cikolatalı dondurma, bu söze biraz bozuldu ama yine de pes etmedi:
"Belki eriyorum, ama bu sadece senin için! Hem, çikolata sosumla seni şımartabilirim. Bir denemeye ne dersin?"

Vanilyalı dondurma, düşünceli bir şekilde başını salladı:
"Olabilir... Ama önce beni buzlukta bekletmen gerekiyor. Soğuk bir ilişki istiyorum, erimiş bir aşk değil!"

Cikolatalı dondurma, bu sözler karşısında biraz şaşırdı ama yine de gülümsedi:
"Peki, seni buzlukta bekleteceğim. Ama unutma, ben eridiğimde bile tadım hep aynı kalır. Senin için her zaman tatlı olacağım!"

O sırada yan rafta duran çilekli dondurma, olan biteni izliyordu ve dayanamayıp araya girdi:
"Arkadaşlar, bu ne romantizm böyle? Ben de buradayım! Hem çilekli dondurma, hem de biraz ekşi, hem de tatlıyım. Belki benimle de bir şans verirsiniz?"

Cikolatalı dondurma ve vanilyalı dondurma, birbirine baktı ve güldü. Cikolatalı dondurma, çilekli dondurmaya dönüp dedi ki:
"Sen de gel, üçümüz bir olalım! Ne de olsa, dondurma çeşitleri ne kadar çeşitli olursa, o kadar eğlenceli olur!"

Ve böylece, cikolatalı dondurma, vanilyalı dondurma ve çilekli dondurma, külahın içinde bir araya gelerek mutlu bir üçlü oldular. Tabii, bu aşk üçgeni buzlukta geçtiği için hiçbiri erimedi!
 
Bir süre sonra, cikolatalı dondurma, vanilyalı dondurma ve çilekli dondurma, buzlukta bir aile gibi yaşamaya başladılar. Ama bir gün, yeni bir dondurma kutusu buzlukta belirdi: Karamelli dondurma!

Karamelli dondurma, kendinden emin bir şekilde rafa yerleşti ve cikolatalı dondurmaya göz kırptı:
"Selam, çikolata! Benim gibi tatlı ve biraz da tuzlu bir dondurma ile tanışmaya hazır mısın?"

Cikolatalı dondurma, bu sözler karşısında şaşkınlıkla külahını düzeltti:
"Vay canına! Hem tatlı hem tuzlu... Bu gerçekten ilginç bir kombinasyon. Ama ben zaten vanilya ve çilekli ile mutluyum."

Karamelli dondurma, biraz alaycı bir gülümsemeyle cevap verdi:
"Vanilya mı? O çok sıradan! Hem, çilekli de biraz fazla ekşi değil mi? Benimle bir denemeye ne dersin? Hem tatlıyım, hem de tuzlu bir sürprizim var!"

Vanilyalı dondurma, bu sözleri duyunca hemen araya girdi:
"Hey, karamelli! Biz burada bir aileyiz. Sen gelip de aramıza nifak tohumları ekemezsin!"

Çilekli dondurma da hemen destek verdi:
"Evet, hem ben ekşi değilim, ben ekşi-tatlıyım! Bu benim özelliğim!"

Cikolatalı dondurma, bu tartışmayı yatıştırmak için araya girdi:
"Arkadaşlar, sakin olun! Hepimiz farklıyız ve bu güzelliğimiz. Karamelli, sen de hoş geldin, ama bizim ailemiz biraz kalabalık. Belki sen de kendi külahını bulabilirsin?"

Karamelli dondurma, biraz buruk bir şekilde cevap verdi:
"Peki, ama unutmayın, benim tuzlu tarafım her zaman sizi cezbedebilir! Hem, kim bilir, belki bir gün cikolatalı dondurma benimle bir maceraya atılmak ister!"

O sırada, buzlukta duran naneli çikolata parçalı dondurma bile dayanamayıp araya girdi:
"Hey, ben de buradayım! Hem naneliyim, hem de çikolata parçalarım var. Kimse beni davet etmedi ama ben de bu partide olmak istiyorum!"

Cikolatalı dondurma, bu kalabalık karşısında biraz bunaldı ve dedi ki:
"Tamam, tamam! Hepiniz çok özelsiniz, ama bu buzluk biraz kalabalık oldu. Belki hepimiz bir külahın içinde buluşup, bir dondurma partisi yapabiliriz!"

Ve böylece, tüm dondurmalar bir araya gelerek, buzlukta unutulmaz bir parti düzenledi. Tabii, partinin sonunda hepsi eridi ama olsun, tadı hala damaklarında kaldı!
 


Mesajınızı yazın...
Geri
Top