Takvim bugün yine seni gösteriyor, akreple yelkovan da öyle. Sanki her gün, bir günmüş gibi. Doğduğum andan, şimdiye kadar sadece bir gün yaşıyor muşum gibi. Gözlerimi kapatıyorum bazen, olmasaydın ne yapardım diye düşünüyorum. Uykumda kötü bir kâbusa yakalanmışım gibi titremeye başlıyorum. Sen olmadığında, takvim her gün seni göstermeyecek, akreple yelkovan hep seni kovalamayacak. Sadece bir gün yaşıyor muşum gibi hissetmeyeceğim sen olmayınca. Korkuyorum ve hemen gözlerimi açıyorum. Sen varsın, senli uzun yıllar var. Seninle upuzun yaşadığım ve yaşayacağım bir gün var. Ellerin ellerimdeyken dolaşacağımız sokaklar, koşacağımız yollar var. Belki gün gelir, aynı masaya yemek yemek için değil “evet” demek için otururuz. Uzunca geceler, başucumda ki resmine dalıyorum. Yüzünü izliyorum, duruşunu izliyorum. Kalbime dokunan o sıcak sevgini hissederek derinlere dalıyorum, varlığında mutlu kalıyorum.Her an senin varlığına dualar ediyorum.
O kadar masum bakıyorsun ki, insanın gönül odaları sevgiyle doluyor, pınarlardan aşk akıyor sanki. Kanım çekiliyor aniden, kalbim yerini değiştiriyor, ağzıma taşınıyor adeta. Sana bakmak; uzun bir şiirin dizelerinde, oturup soluklanmak gibi dinlendiriyor ve huzur veriyor.