Fatihin İstanbula aşık olma sebeplerinden belki de en önemlisidir; Ayasofya. 1453ün Mayısında Osmanlı hakimiyetine geçtiğinde ilk Cuma Namazı kılındığında, 1000 yılı devirmiş Sevilla Katedrali yapılana kadar dünyanın en büyük katedraliydi. Bunun yanında 1500 yıl ibadet için kullanılmış ender yapılardan biridir. Ayasofyayı anlamak oldukça kolaydır. Bu başyapıt hem Ortodoks cemiyetinin en önemli yapısı, hem de Müslüman aleminin en önemli mabetlerinden biridir.
Fatihin onu ele geçirmesiyle tüm dünya da ibadethane anlayışı değişmiştir. 1453 sonrası tüm Osmanlı Camiileri hatta günümüzde ki tüm camiler Ayasofya gibidir. Kubbelerinden iç mimarisine kadar Anadolu ve Rumeli camileri bin yıl Hristiyan alemine hizmet etmiş bir katedrale benzer. Bugün İstanbul Tarihi Yarım Adadaki tüm ihtişamlı camilere baktığınızda kubbeleriyle beraber yine Ayasofyalar görürsünüz. Bunun yanında Ayasofyayı kaybetmeye dayanamayan Hristiyan alemi, asla ve asla hiçbir katedralini Ayasofya gibi yapmamıştır. 1453 işte bu yüzden önemlidir. II. Mehmet işte bu yüzden Fatihtir. Tüm dünya mimarisi Fatihle böyle değişmiştir ve değişmeye böyle devam edecektir.
Fatihin onu ele geçirmesiyle tüm dünya da ibadethane anlayışı değişmiştir. 1453 sonrası tüm Osmanlı Camiileri hatta günümüzde ki tüm camiler Ayasofya gibidir. Kubbelerinden iç mimarisine kadar Anadolu ve Rumeli camileri bin yıl Hristiyan alemine hizmet etmiş bir katedrale benzer. Bugün İstanbul Tarihi Yarım Adadaki tüm ihtişamlı camilere baktığınızda kubbeleriyle beraber yine Ayasofyalar görürsünüz. Bunun yanında Ayasofyayı kaybetmeye dayanamayan Hristiyan alemi, asla ve asla hiçbir katedralini Ayasofya gibi yapmamıştır. 1453 işte bu yüzden önemlidir. II. Mehmet işte bu yüzden Fatihtir. Tüm dünya mimarisi Fatihle böyle değişmiştir ve değişmeye böyle devam edecektir.