Bazen sadece beklersin birşeylerin olması için.
yorgunsundur herşeye, ağlamaya bile, gülmeye bile.
dökemezsin içini kimselere. ne de kendine.
hayallerim vardı bir zamanlar... şimdi hayal kurmak bir hayal olmuş orası ayrı.
içimde kocaman bi sevgi var gibi. biri olsa da ona versem gibi. neden illa bir başka kişi? içimde bu denli sevgi varken neden mutsuzluk... anneme, babama, kardeşime neden gösteremiyorum fazlaca ilgi? kendimi neden sevemiyorum olduğundan daha da fazla? yetemiyo muyum kendime? neden önemli olması için bir başkasını bulmam gerekiyor tüm sevgimi ona vermek için?
ama ben deniyorum olmuyor... yaradılıştan bu başka bi kılıf uymuyor... değişmek istiyorum yerimde sayıyorum. biri geliyor birileri gidiyor. çok mutlu oluyorum daha çok ağlıyorum.
içim şişiyor çoğu zaman. mutlu olduğum şeyler mutlu edemiyor.
zaman bazen o denli akıp gidiyor ki korkuyorum.
anlayamıyorum neden bu korku neden bu kaçış? kimden bu kaçış?
kendim gibi birini istiyorum bazen... aslında kendimden bıkıyorum belkide. hep aynı terane. seneler geçse de üzüldüğüm şeylerin saçmalığı aynı. ne bir fazla ne bir eksik. pardon daha da fazla bu saçmalık.
içimden geldiği gibi yaşıyo olsam da yaşayamıyorumdur belki?
tam şu anda denesem belki...
komik değil mi sencede? deniyorsun ama başaramıyorsun. tam başaramamak da denemez aslında. deniyorsun yolun tıkanıyor. öyle bi tıkanma ki? şaşırıyorsun. denk mi düşmüş, şanssızlık mı olmuş. yoksa olması gereken mi olmuş? neden düşünüyorum?
keşke aptal olsaydım.
evet anne ben aptal oldum! demek istiyorum.
bu yazımı yayınlamak zorunda olmasam bile yazarken kasılıyorum. kendime mi itiraf edemiyorum yoksa bu denli mi kasıyorum?
ne zaman bitecek merak ediyorum. etmek de istemiyorum.
bırakıp gidesim var. ama gitmek de istemiyorum...
yorgunsundur herşeye, ağlamaya bile, gülmeye bile.
dökemezsin içini kimselere. ne de kendine.
hayallerim vardı bir zamanlar... şimdi hayal kurmak bir hayal olmuş orası ayrı.
içimde kocaman bi sevgi var gibi. biri olsa da ona versem gibi. neden illa bir başka kişi? içimde bu denli sevgi varken neden mutsuzluk... anneme, babama, kardeşime neden gösteremiyorum fazlaca ilgi? kendimi neden sevemiyorum olduğundan daha da fazla? yetemiyo muyum kendime? neden önemli olması için bir başkasını bulmam gerekiyor tüm sevgimi ona vermek için?
ama ben deniyorum olmuyor... yaradılıştan bu başka bi kılıf uymuyor... değişmek istiyorum yerimde sayıyorum. biri geliyor birileri gidiyor. çok mutlu oluyorum daha çok ağlıyorum.
içim şişiyor çoğu zaman. mutlu olduğum şeyler mutlu edemiyor.
zaman bazen o denli akıp gidiyor ki korkuyorum.
anlayamıyorum neden bu korku neden bu kaçış? kimden bu kaçış?
kendim gibi birini istiyorum bazen... aslında kendimden bıkıyorum belkide. hep aynı terane. seneler geçse de üzüldüğüm şeylerin saçmalığı aynı. ne bir fazla ne bir eksik. pardon daha da fazla bu saçmalık.
içimden geldiği gibi yaşıyo olsam da yaşayamıyorumdur belki?
tam şu anda denesem belki...
komik değil mi sencede? deniyorsun ama başaramıyorsun. tam başaramamak da denemez aslında. deniyorsun yolun tıkanıyor. öyle bi tıkanma ki? şaşırıyorsun. denk mi düşmüş, şanssızlık mı olmuş. yoksa olması gereken mi olmuş? neden düşünüyorum?
keşke aptal olsaydım.
evet anne ben aptal oldum! demek istiyorum.
bu yazımı yayınlamak zorunda olmasam bile yazarken kasılıyorum. kendime mi itiraf edemiyorum yoksa bu denli mi kasıyorum?
ne zaman bitecek merak ediyorum. etmek de istemiyorum.
bırakıp gidesim var. ama gitmek de istemiyorum...