Bitkisel üretim insanların temel uğraşlarından birisi olagelmiştir. Çayır-mera, tarla, bahçe ve süsü bitkileri ile orman ağaçları ana bitkisel üretim dallarıdır. İnsanların gıda, giyim, yapı malzemesi, yakacak ve estetik gereksinmelerini karşıladıkları canlı malzemelerdir.
Bitkisel üretim; insanların gereksinmeleri için seçilmiş tek tek yada toplu haldeki bitkilerin devamlılığını sağlamak ve sürekli yararlanmayı amaçlayan, kontrollü bitki gelişimi olarak tanımlanabilir.
Bitkilerin üretilip yetiştirilmeleri ve kullanımları özel bilgi, deneyim ve teknik gerektiren uğraşlar dizisidir. Bitkilerin çok değişik fiziksel ve genetik özelliklere sahip olmaları; çok değişik ortam ve çevre koşullarına gerek duymaları; üreme ve gelişmelerinin çok farklı tipte olması, üretimlerinde de çok farklı yöntem ve tekniklerin kullanılmasını zorunlu ve yerine göre değişebilir duruma getirmiştir.
Bitkilerin istenilen miktarlarda ve kolaylıkla üretilip-yetiştirilebilmesi ancak bu yöntemlerin ve uygulanacak tekniklerin bilinmesi ile olanaklıdır. Bitki üretimi; iki temel üretim tipinin farklı modifikasyonlarında uygulanan yöntem ve tekniklerin araştırılıp geliştirilmesi ve bölgesel koşullara göre adaptasyon çalışmalarının yapılması ile kitlesel nitelik kazanabilir.
EŞEYLİ ÜRETİM (Tohumla Üretim)
Gelişkin bitkiler, yaşamlarının belirli bir döneminde ya da sürekli olarak meyve ve tohum verirler. Üreme, üretme ve ıslah çalışmalarında temel üretim malzemesi olan TOHUM, bitkisel üretimin ana kaynağıdır.
Tohumla çoğaltmanın bir özelliği, yeni bireyler arasında görülen değişkenliktir. Bu özellikten kaynaklanan ve farklı çevre koşullarına uyma yeteneğine sahip bitkilerin ortaya çıkması mümkün olmaktadır. Bitki ıslahının temelinde bu özellik (melezleme) ten yararlanılır.
Oysa; üretimde, pek çok güçlük ve sorun bu olaydan kaynaklanır.
Bu nedenle tohumla üretimde, sorunların ve bitkinin özelliklerinden kaynaklanan olası sonuçların önceden bilinip çözüm getirilmelidir.
Ekilen tohumlardan çıkacak genç bitkilerin kalitesi, tohumun kalitesi ile doğru orantılıdır. Otsu bitkilerde (sebze ve bahçe çiçekleri) FİDE; odunsu bitkilerde (çalı, ağaç ve ağaççık) ise ÇÖĞÜR olarak adlandırdığımız bu genç bitkilerin nitelikleri ve bunlara uygulanacak kültürel tedbirler türlere göre farklılık gösterecektir.
Tohumla üretime geçmeden, bitki fizyolojisi, tohum ve tohumluğun özellikleri ve ekim öncesi işlemlere ilişkin açıklamaların yapılması yararlı olacaktır.
Bitkilerde tozlanmayı izleyen dönemde, döllenme olayının meydana gelmesi ile meyve tutma ve tohum oluşumu olayının geliştiğini biliyoruz. Bir bölüm bitki kendine döllemlidir. Oysa, bazılarında yabancı tozlama zorunlu bir olaydır. Özellikle iki evcikli bitkilerde, dişi ve erkek çiçekler farklı bitkiler üzerinde oluşur ve gelişirler. Döllenme ve tohum oluşumu için her iki cinsten çiçek taşıyan bitkilerden belirli bir çevre içinde bulunması zorunluluğu bulunmaktadır. Bunlara; İlex, incir, Amerikan cevizi, Antepfıstığı, akçaağaçlar, Taxus, Ailanthus, hurma, ıspanak ve kuşkonmaz örnek olarak gösterilebilirler. Döllenmeyen dişi çiçekler meyva bağlamaz ya da içi boş (tohumsuz) meyve oluşur.
Çiçekleri bir cinsli olan bitkilerden bir bölümünde ise, erkek ve dişi çiçekler aynı bitki üzerinde olmalarına karşın farklı yerlerde bulunur. Bunlarda rüzgar ya da böceklerle döllenme zorunluğu bulunmaktadır.
İki cinsli çiçeklerde ise dişi ve erkek organların farklı zamanlarda olgunlaşmaları ya da kendine döllemsizlik durumunda yabancı tozlama zorunluluğu ortaya çıkmaktadır. Bu durum dölleyici çeşit bulundurularak önlenebilir.
Döllenmeden sonra oluşan tohumdaki kromozomların yarısı anadan, yarısı da babadan geçmiş olur. böylece bu yeni embriyo, genetik özelliğine bağlı olarak ya anaya, ya babaya da her ikisine de benzemeyebileceği gibi bunların ortak özelliklerini de taşıyabilir. Böyle tohumların meydana getirecekleri bitkilerde çok geniş açılımın olacağı bilinmelidir. Dolayısıyla bu üretim yönteminin uygulanmasında çok dikkatli olunmalıdır.
Yabancı tozlamanın oluştuğu durumlarda tohumun saflığı korunamaz. Melez tohumların oluşumu ise aynı kalitede mal üretimine engel olur. ancak; özel olarak üretilmiş yüksek kaliteli Fı melezlerinin, bu tür karışık ve niteliksiz tohumlarla eş tutulamayacağı bilinmelidir.
Genelde odunsu bitkilerin çoğu heterozigottur. Bu nedenle yabancı tozlama sonucunda ortaya çıkacak genetik varyasyon sonsuzdur.
Çögür ya da fidelerde istenmeyen özellikler yönünden bir ayrım yapılma olanağı varsa ve yüzde olarak belirli sınırlar içinde kalıyorsa, bu tür tohumlar kitle üretimi için değerlendirilebilir.
Tohumların genetik saflığının korunabilmesi amacı ile özel olarak düzenlenmiş koruluk ya da yabancı tozlamalı elemine edebileceğimiz parsellerdeki özel üretim çalışmaları yapılmalıdır.
Tohum Orjini : Tohumun alındığı yörenin ekolojik özelliklerinin bilinmesi yanında ana bitkinin tohum özelliklerinin denenip belirli kalite ölçütlerinin bulunmasından sonra sertifikalı bitki ve tohumlar elde edilmiş olur. Kitlesel üretimde kullandığımız tohumlarda;
· Orijini belli, sertifikalı, saf ve ilaçlanmış,
· Tohumun alınma zamanı ve saklama şekli hakkında bilgi,
· benzer ekolojik bölgelerden ve tercihen aynı yöreden alınması,
· satın alınan tohumlar, ekim dönemine kadar saklamada uygun koşulların yaratılması sağlanmalı,
· ekim öncesinde, tohumun göreceği ön işlemlere ilişkin tavsiye ve direktifler yerine getirilmeli,
· tohumların çimlenmeleri ve genç bitkilerin dış koşullara uyum sağlamalarına kadar geçen dönemde gerekli özel gösterilmeli, gerekli kültürel önlemler alınmalıdır.
Tohum Kaynakları : Orman ağaçları, meyve fidanları ve sebze üretimi için gerekli kaliteli ve sertifikalı tohum gereksinimlerinin karşılanması yanında çim, çiçek, çalı ve ağaç tohumlarının toplama, üretim ve pazarlaması büyük bir potansiyel yaratmış bulunmaktadır. Bu gereksinmelerin karşılanmasında :
· Ticari Tohum Üreticiliği : Özellikle kültür varyete ve formları melezlerinin yetiştirildiği ya da özel parsel ve arboretumlarda saf olarak üretilen tohumluk malzemelerinin, nitelikleri belli malzeme olarak pazarlaması yapılır.
· Tohum Toplama : Park, orman ya da özel bahçelerden, belirlenen bitkilerden her yıl toplanarak ihtiyaç karşılanır.
· Meyve İşleme Sanayii : Çeşitli meyve ve sebze işleme tesislerinin posa ve artıkları bu amaçla değerlendirilir ya da yöntem ve tesis olarak tohum çıkarmada yararlanılabilir
Tohum Hasadı ve Uygulanacak İşlemler : Meyvelerin olgunluk zamanları ile tohumun olgunluğu arasında bir ilişki bulunmakla birlikte, kesin bir ayrım yapma olanağı bulunmamaktadır. Bazı tohumlarda, meyve içinde kalma süresi çimlenmeyi geciktirirken, bazılarında meyvenin bitki üzerinde kalması ve hatta bitki üzerinde kış geçirmesi gerekli olmaktadır. Bazılarında ise karaağaçlarda olduğu gibi çiçeklenmeyi izleyen bir aylık dönem içerisinde tohumların alınıp ekilmesi gerekli olabilmektedir.
İşlem sırası :
· Olgunluk Zamanının Saptanması : Literatür bilgileri ve fidanlık deneyimlerinden yararlanılarak, mevsim özellikleri de dikkate alınarak saptanır. Gerektirdiğinde embriyo gelişimini belirlemek amacı ile binokülerde inceleme yapılması ya da embriyo soyularak özel ortamda çimlenme denemesi ile kesin sonuç alınabilir.
· Meyve ve Tohumların Toplanması : Olgunlaşmış ancak, çatlayıp tohumların dökülmelerine neden olacak kadar geciktirilmeden toplanmalıdır. Olgunlaşınca yarılıp çatlayan meyvelere örnek olarak, bazı baklagiller, turpgiller, kapsül şeklinde meyvesi olanlar verilebilir. Bütün meyvesi bir tek tohumdan oluşanlar (sertçekirdekliler), etli meyveliler ve üzümsü meyvelilerin hasadı işleme kolaylığı sağlamak amacı ile meyveler kurumadan yapılır.
Olgunlaşan tohumlar; yerden ya da ağaçtan toplanarak, salkımlar kesilerek, bitki tümüyle
sökülerek ya da bitki sallanarak toplanır.
· Tohumların Meyveden Ayrılması : Kurutulduğunda çatlayan, çiçek tablasına bağlantısı kopan, kapsülleri açılan ya da başak biçimindeki oluşumların gölgede kurutularak, sopa paletli ayırıcılarla harmanlanması yapılır. Etli meyvelerde ise ezme, parçalama ya da fermantasyon işlemi ile parçalanan meyve etinin meyveden ayrılmasında daha çok yıkama geçerli bir yöntem olarak kullanılır. Meyve etinden kalan parçalarla birlikte, boş ve olgunlaşmamış tohumlar da atılır. Yıkanıp temizlenen tohumlar, kurutularak paketlenir ya da katlamaya alınarak soğuk depo ya da mahsenlerde bekletilir.
· Saklama (Tohumların Muhafazası) : Tohumlar, bitkinin özelliğine bağlı olarak değişik sürelerde ve değişik koşullarda saklanırlar. Bazı tohumlar (Populus Acer, Ulmus, Cedrus, Spirea vb.) kısa ömürlüdür. Yaşama yeteneklerini birkaç gün ya da birkaç ayla sınırlıdırr. Bazı tohumların (ceviz, meşe, Acer saccarum, turunçgiller) nem oranı düşürüldüğü ya da kurutuldukları zaman çimlenme güçleri kalmaz. Bazı bitkilere ait tohumların kuru ve soğuk ortamlarda, kapalı kutu ve tenekelerde saklanmaları gerekir. Özel koşullar gerektiren tohumlar dışında kalanlarda, bağıl nemi %50 nin alındaki serin depolarda, torba ya da ağzı açık kaplarda ekim zamanına kadar korumak mümkündür. Ancak, mantari hastalıklara ve böceklere karşı tohumların ve deponun ilaçlanmasında zorunluluk bulunmaktadır.
Isı ve nemi kontrollü, havalandırılabilen depolar en uygundur.
· Embriyo Gelişimi ve Çimlenme Olayı : Tohumun embriyosu, bitki üzerinde olgunlaşmasından başlayarak, muhafaza ve ekime kadar zehirli bir durgunluk ile çimlenme yeteneğini kazanmış olması durumu dışında embriyo gelişimine ve çimlenebilmesi için gerekli koşulların sağlanmasına (ekime) kadar dışarıdan izlenebilecek bir tepki göstermez. Embriyonun gelişmesi için gerekli dinlenme periyodunun tamamlanmış olmasına rağmen tohumun çimlenmemesi, embriyonun gelişmesini engelleyen bazı etkenlerin bulunması sonucudur. Çimlenmenin olmaması; nem, uygun sıcaklık, oksijen ve istenilen diğer çevre koşullarından bir ya da birkaçının yokluğu yüzünden de olabilir. Bu durum tohumun dışındaki koşulların neden olduğu "Dinlenme" olarak ifade edilir. Tüm çevre koşulları uygun olsa bile, bazı hallerde iç koşullar çimlenmeye engel olabilir. Bu durum;
· Embriyo içerisindeki mevcut koşullardaan (Embriyo dinlenmesi),
· Embriyoyu dıştan kuşatan bazı tohum kısımlarından (Tohum kabuğu),
· Tohum ve meyvenin bazı kısımlarındaki kimyasal faaliyetlerin sebep olduğu durdurma (İnhibatör dinlenmesi) sonucunda olabilir. Bu durumda olan tohum (dinlenme halindeki), çevre koşulları uygun olsa bile iç faktörlerin etkisi ile çimlenme olayı meydana gelmemektedir. Çimlenme olayının engellenmemsinde;
· Su alımına engel olan tohum kabukları, (Cercis, Euonimus, Viburnum)
· Embriyo gelişmesine mekanik olarak direnç gösteren tohum kabukları,
· Embriyoya gazların giriş çıkışını kısıtlayan tohum kabukları,
· Gelişmesini tamamlamamış embriyolar,
· İnhibatörler (Gelişmeyi engelleyici maddeler) gibi koşullar etkilidir.
Bitkisel üretim; insanların gereksinmeleri için seçilmiş tek tek yada toplu haldeki bitkilerin devamlılığını sağlamak ve sürekli yararlanmayı amaçlayan, kontrollü bitki gelişimi olarak tanımlanabilir.
Bitkilerin üretilip yetiştirilmeleri ve kullanımları özel bilgi, deneyim ve teknik gerektiren uğraşlar dizisidir. Bitkilerin çok değişik fiziksel ve genetik özelliklere sahip olmaları; çok değişik ortam ve çevre koşullarına gerek duymaları; üreme ve gelişmelerinin çok farklı tipte olması, üretimlerinde de çok farklı yöntem ve tekniklerin kullanılmasını zorunlu ve yerine göre değişebilir duruma getirmiştir.
Bitkilerin istenilen miktarlarda ve kolaylıkla üretilip-yetiştirilebilmesi ancak bu yöntemlerin ve uygulanacak tekniklerin bilinmesi ile olanaklıdır. Bitki üretimi; iki temel üretim tipinin farklı modifikasyonlarında uygulanan yöntem ve tekniklerin araştırılıp geliştirilmesi ve bölgesel koşullara göre adaptasyon çalışmalarının yapılması ile kitlesel nitelik kazanabilir.
EŞEYLİ ÜRETİM (Tohumla Üretim)
Gelişkin bitkiler, yaşamlarının belirli bir döneminde ya da sürekli olarak meyve ve tohum verirler. Üreme, üretme ve ıslah çalışmalarında temel üretim malzemesi olan TOHUM, bitkisel üretimin ana kaynağıdır.
Tohumla çoğaltmanın bir özelliği, yeni bireyler arasında görülen değişkenliktir. Bu özellikten kaynaklanan ve farklı çevre koşullarına uyma yeteneğine sahip bitkilerin ortaya çıkması mümkün olmaktadır. Bitki ıslahının temelinde bu özellik (melezleme) ten yararlanılır.
Oysa; üretimde, pek çok güçlük ve sorun bu olaydan kaynaklanır.
Bu nedenle tohumla üretimde, sorunların ve bitkinin özelliklerinden kaynaklanan olası sonuçların önceden bilinip çözüm getirilmelidir.
Ekilen tohumlardan çıkacak genç bitkilerin kalitesi, tohumun kalitesi ile doğru orantılıdır. Otsu bitkilerde (sebze ve bahçe çiçekleri) FİDE; odunsu bitkilerde (çalı, ağaç ve ağaççık) ise ÇÖĞÜR olarak adlandırdığımız bu genç bitkilerin nitelikleri ve bunlara uygulanacak kültürel tedbirler türlere göre farklılık gösterecektir.
Tohumla üretime geçmeden, bitki fizyolojisi, tohum ve tohumluğun özellikleri ve ekim öncesi işlemlere ilişkin açıklamaların yapılması yararlı olacaktır.
Bitkilerde tozlanmayı izleyen dönemde, döllenme olayının meydana gelmesi ile meyve tutma ve tohum oluşumu olayının geliştiğini biliyoruz. Bir bölüm bitki kendine döllemlidir. Oysa, bazılarında yabancı tozlama zorunlu bir olaydır. Özellikle iki evcikli bitkilerde, dişi ve erkek çiçekler farklı bitkiler üzerinde oluşur ve gelişirler. Döllenme ve tohum oluşumu için her iki cinsten çiçek taşıyan bitkilerden belirli bir çevre içinde bulunması zorunluluğu bulunmaktadır. Bunlara; İlex, incir, Amerikan cevizi, Antepfıstığı, akçaağaçlar, Taxus, Ailanthus, hurma, ıspanak ve kuşkonmaz örnek olarak gösterilebilirler. Döllenmeyen dişi çiçekler meyva bağlamaz ya da içi boş (tohumsuz) meyve oluşur.
Çiçekleri bir cinsli olan bitkilerden bir bölümünde ise, erkek ve dişi çiçekler aynı bitki üzerinde olmalarına karşın farklı yerlerde bulunur. Bunlarda rüzgar ya da böceklerle döllenme zorunluğu bulunmaktadır.
İki cinsli çiçeklerde ise dişi ve erkek organların farklı zamanlarda olgunlaşmaları ya da kendine döllemsizlik durumunda yabancı tozlama zorunluluğu ortaya çıkmaktadır. Bu durum dölleyici çeşit bulundurularak önlenebilir.
Döllenmeden sonra oluşan tohumdaki kromozomların yarısı anadan, yarısı da babadan geçmiş olur. böylece bu yeni embriyo, genetik özelliğine bağlı olarak ya anaya, ya babaya da her ikisine de benzemeyebileceği gibi bunların ortak özelliklerini de taşıyabilir. Böyle tohumların meydana getirecekleri bitkilerde çok geniş açılımın olacağı bilinmelidir. Dolayısıyla bu üretim yönteminin uygulanmasında çok dikkatli olunmalıdır.
Yabancı tozlamanın oluştuğu durumlarda tohumun saflığı korunamaz. Melez tohumların oluşumu ise aynı kalitede mal üretimine engel olur. ancak; özel olarak üretilmiş yüksek kaliteli Fı melezlerinin, bu tür karışık ve niteliksiz tohumlarla eş tutulamayacağı bilinmelidir.
Genelde odunsu bitkilerin çoğu heterozigottur. Bu nedenle yabancı tozlama sonucunda ortaya çıkacak genetik varyasyon sonsuzdur.
Çögür ya da fidelerde istenmeyen özellikler yönünden bir ayrım yapılma olanağı varsa ve yüzde olarak belirli sınırlar içinde kalıyorsa, bu tür tohumlar kitle üretimi için değerlendirilebilir.
Tohumların genetik saflığının korunabilmesi amacı ile özel olarak düzenlenmiş koruluk ya da yabancı tozlamalı elemine edebileceğimiz parsellerdeki özel üretim çalışmaları yapılmalıdır.
Tohum Orjini : Tohumun alındığı yörenin ekolojik özelliklerinin bilinmesi yanında ana bitkinin tohum özelliklerinin denenip belirli kalite ölçütlerinin bulunmasından sonra sertifikalı bitki ve tohumlar elde edilmiş olur. Kitlesel üretimde kullandığımız tohumlarda;
· Orijini belli, sertifikalı, saf ve ilaçlanmış,
· Tohumun alınma zamanı ve saklama şekli hakkında bilgi,
· benzer ekolojik bölgelerden ve tercihen aynı yöreden alınması,
· satın alınan tohumlar, ekim dönemine kadar saklamada uygun koşulların yaratılması sağlanmalı,
· ekim öncesinde, tohumun göreceği ön işlemlere ilişkin tavsiye ve direktifler yerine getirilmeli,
· tohumların çimlenmeleri ve genç bitkilerin dış koşullara uyum sağlamalarına kadar geçen dönemde gerekli özel gösterilmeli, gerekli kültürel önlemler alınmalıdır.
Tohum Kaynakları : Orman ağaçları, meyve fidanları ve sebze üretimi için gerekli kaliteli ve sertifikalı tohum gereksinimlerinin karşılanması yanında çim, çiçek, çalı ve ağaç tohumlarının toplama, üretim ve pazarlaması büyük bir potansiyel yaratmış bulunmaktadır. Bu gereksinmelerin karşılanmasında :
· Ticari Tohum Üreticiliği : Özellikle kültür varyete ve formları melezlerinin yetiştirildiği ya da özel parsel ve arboretumlarda saf olarak üretilen tohumluk malzemelerinin, nitelikleri belli malzeme olarak pazarlaması yapılır.
· Tohum Toplama : Park, orman ya da özel bahçelerden, belirlenen bitkilerden her yıl toplanarak ihtiyaç karşılanır.
· Meyve İşleme Sanayii : Çeşitli meyve ve sebze işleme tesislerinin posa ve artıkları bu amaçla değerlendirilir ya da yöntem ve tesis olarak tohum çıkarmada yararlanılabilir
Tohum Hasadı ve Uygulanacak İşlemler : Meyvelerin olgunluk zamanları ile tohumun olgunluğu arasında bir ilişki bulunmakla birlikte, kesin bir ayrım yapma olanağı bulunmamaktadır. Bazı tohumlarda, meyve içinde kalma süresi çimlenmeyi geciktirirken, bazılarında meyvenin bitki üzerinde kalması ve hatta bitki üzerinde kış geçirmesi gerekli olmaktadır. Bazılarında ise karaağaçlarda olduğu gibi çiçeklenmeyi izleyen bir aylık dönem içerisinde tohumların alınıp ekilmesi gerekli olabilmektedir.
İşlem sırası :
· Olgunluk Zamanının Saptanması : Literatür bilgileri ve fidanlık deneyimlerinden yararlanılarak, mevsim özellikleri de dikkate alınarak saptanır. Gerektirdiğinde embriyo gelişimini belirlemek amacı ile binokülerde inceleme yapılması ya da embriyo soyularak özel ortamda çimlenme denemesi ile kesin sonuç alınabilir.
· Meyve ve Tohumların Toplanması : Olgunlaşmış ancak, çatlayıp tohumların dökülmelerine neden olacak kadar geciktirilmeden toplanmalıdır. Olgunlaşınca yarılıp çatlayan meyvelere örnek olarak, bazı baklagiller, turpgiller, kapsül şeklinde meyvesi olanlar verilebilir. Bütün meyvesi bir tek tohumdan oluşanlar (sertçekirdekliler), etli meyveliler ve üzümsü meyvelilerin hasadı işleme kolaylığı sağlamak amacı ile meyveler kurumadan yapılır.
Olgunlaşan tohumlar; yerden ya da ağaçtan toplanarak, salkımlar kesilerek, bitki tümüyle
sökülerek ya da bitki sallanarak toplanır.
· Tohumların Meyveden Ayrılması : Kurutulduğunda çatlayan, çiçek tablasına bağlantısı kopan, kapsülleri açılan ya da başak biçimindeki oluşumların gölgede kurutularak, sopa paletli ayırıcılarla harmanlanması yapılır. Etli meyvelerde ise ezme, parçalama ya da fermantasyon işlemi ile parçalanan meyve etinin meyveden ayrılmasında daha çok yıkama geçerli bir yöntem olarak kullanılır. Meyve etinden kalan parçalarla birlikte, boş ve olgunlaşmamış tohumlar da atılır. Yıkanıp temizlenen tohumlar, kurutularak paketlenir ya da katlamaya alınarak soğuk depo ya da mahsenlerde bekletilir.
· Saklama (Tohumların Muhafazası) : Tohumlar, bitkinin özelliğine bağlı olarak değişik sürelerde ve değişik koşullarda saklanırlar. Bazı tohumlar (Populus Acer, Ulmus, Cedrus, Spirea vb.) kısa ömürlüdür. Yaşama yeteneklerini birkaç gün ya da birkaç ayla sınırlıdırr. Bazı tohumların (ceviz, meşe, Acer saccarum, turunçgiller) nem oranı düşürüldüğü ya da kurutuldukları zaman çimlenme güçleri kalmaz. Bazı bitkilere ait tohumların kuru ve soğuk ortamlarda, kapalı kutu ve tenekelerde saklanmaları gerekir. Özel koşullar gerektiren tohumlar dışında kalanlarda, bağıl nemi %50 nin alındaki serin depolarda, torba ya da ağzı açık kaplarda ekim zamanına kadar korumak mümkündür. Ancak, mantari hastalıklara ve böceklere karşı tohumların ve deponun ilaçlanmasında zorunluluk bulunmaktadır.
Isı ve nemi kontrollü, havalandırılabilen depolar en uygundur.
· Embriyo Gelişimi ve Çimlenme Olayı : Tohumun embriyosu, bitki üzerinde olgunlaşmasından başlayarak, muhafaza ve ekime kadar zehirli bir durgunluk ile çimlenme yeteneğini kazanmış olması durumu dışında embriyo gelişimine ve çimlenebilmesi için gerekli koşulların sağlanmasına (ekime) kadar dışarıdan izlenebilecek bir tepki göstermez. Embriyonun gelişmesi için gerekli dinlenme periyodunun tamamlanmış olmasına rağmen tohumun çimlenmemesi, embriyonun gelişmesini engelleyen bazı etkenlerin bulunması sonucudur. Çimlenmenin olmaması; nem, uygun sıcaklık, oksijen ve istenilen diğer çevre koşullarından bir ya da birkaçının yokluğu yüzünden de olabilir. Bu durum tohumun dışındaki koşulların neden olduğu "Dinlenme" olarak ifade edilir. Tüm çevre koşulları uygun olsa bile, bazı hallerde iç koşullar çimlenmeye engel olabilir. Bu durum;
· Embriyo içerisindeki mevcut koşullardaan (Embriyo dinlenmesi),
· Embriyoyu dıştan kuşatan bazı tohum kısımlarından (Tohum kabuğu),
· Tohum ve meyvenin bazı kısımlarındaki kimyasal faaliyetlerin sebep olduğu durdurma (İnhibatör dinlenmesi) sonucunda olabilir. Bu durumda olan tohum (dinlenme halindeki), çevre koşulları uygun olsa bile iç faktörlerin etkisi ile çimlenme olayı meydana gelmemektedir. Çimlenme olayının engellenmemsinde;
· Su alımına engel olan tohum kabukları, (Cercis, Euonimus, Viburnum)
· Embriyo gelişmesine mekanik olarak direnç gösteren tohum kabukları,
· Embriyoya gazların giriş çıkışını kısıtlayan tohum kabukları,
· Gelişmesini tamamlamamış embriyolar,
· İnhibatörler (Gelişmeyi engelleyici maddeler) gibi koşullar etkilidir.