CİNSEL İŞLEV BOZUKLUKLARI
Kendi kendine doyum (Onanisme) (Masturbation): Gençlik çağında çok sık olması, gençlik çağından sonra karşı cinsle ilişki kurulmadan sürdürülmesi bir davranış bozukluğu olarak değerlendirilir.
Cinsel ilişki bozuklukları: Ruhsal çatışmalara bağlı cinsel yaşam bozukluklarına sık rastlanır. Bunları önem ve sıklık sırasına göre şöyle toplayabilirim:
Cinsel istekte azalma: Cinsel isteğin azalması ya da tümüyle kaybolmasıdır. Bu durumda eşlerden biri cinsel ilişkiden kaçar. Kimi kez cinsel yaklaşım iğrenme ve tiksinme doğurur.
Cinsel uyarılmada azalma:Erkekte cinsel organın sertleşmemesi, kadında dölyolu girişini kayganlaştıran salgının olmamasıdır. Bu durum cinsel ilişkiyi olanaksızlaştırır.
Kadında doyumun engellenmesi:Cinsel ilişki sırasında cinsel isteğin azalıp sönmesi, dölyolu salgısının birdenbire kesilmesi, erkeğin doyuma ulaşmasına karşın kadının doyumsuz kalmasıdır.
Erkekte doyumun engellenmesi:Uyarılan erkek organında, boşalma olmadan ve doyuma ulaşmadan sertliğin kaybolmasıdır.
Erken boşalma:Erkeklerde sık görülen işlevsel bir bozukluktur. Erkeğin cinsel organın dölyoluna girmeden ya da girdikten hemen sonra boşalması iki eşte de doyumsuzluga yol açar.
Cinsel ilişki sırasında hoş olmayan duygular: Cinse! ilişki sırasında ya da sonunda, kadın ya da erkek cinsel organlarında ya da bu organlara yakın bölgelerde ağrı, çekilme, gerilme, yanma gibi hoş olmayan duyguların ortaya çıkmasıdır.
Dölyolunda kasılma: Cinsel ilişki sırasında kadınlarda dölyolu girişinde bulunan kasların birdenbire kasılması ve cinsel ilişkinin engellenmesidir.
Tipik olmayan cinsel bozukluklar: Bu sayılanların dışında kalan ve cinsel ilişkiyi engelleyen tüm bozuklukların toplandığı gruptur ve cinsel yaşamı olumsuz yönde etkileyen işlevsel nedenler söz konusudur.
Özcan Köknel'in Ruh Sağlığı kitabından