Dans'a Dair

ZeyNoO

V.I.P
V.I.P
Amerikalı dans tutkunları baleden break–dance'a, hora‘dan hip-hop'a değişen figürlerle kıtayı bir ucundan diğerine adımlıyor.

Ana rahminde atılan ilk tekmeden, son "Yıldönümü Valsi"ne... Bedenimizin ritmine ve çevremizdeki seslere uyum gösteriyor ve her zaman dans ediyoruz. İnsanlar sözcükleri yazıya dökmeden önce dans dilini konuşuyordu... Aslında sadece bedenimizi kullanmıyor, dansa yüreğimizi de katıyoruz. Antropolog Judith Lynne Hanna, "Dans, bedenin ifade tarzı," diyor. Onunla sevgi ve nefretimizi, neşe ve kederimizi dışa vuruyoruz.
Ruhlara, tanrılara ve doğaya yakarıyor; flört ediyor, baştan çıkarıyor, kur yapıyor; doğumları, ölümleri ve bu ikisi arasında yaşadığımız her şeyi dansla kutluyoruz. Ve dans, bazı dinlerde yasaklanacak kadar büyük bir ahlâksızlık olarak algılanırken, bazılarında da sahiplenilecek bir kutsallığa bürünüyor...
Dans dünya genelinde olduğu gibi, ABD'nin dört bir yanında da çiçek açıyor, tüm sınırları zorluyor... Florida''dan Alaska'ya, bir ufuktan diğerine ve bir denizden ötekine, büyük kentlerdeki balo salonlarında ve kasaba barlarında, Büyük Ovalar'daki çiftçi derneklerinde, yeraltındaki kivalarda, kilise bodrumlarında, varoşlardaki gece kulüplerinde ve liselerin toplantı salonlarında dans ediliyor. Hem de ne danslar... Beguine, polka, vals, fox–trot, tarantella, jitterbug, samba, salsa, rumba, mambo, tango, bomba, cha cha, merenge, mazurka, konga, cakewalk, çarliston, two–step, jerk, swim, watusi, twist, frug, monkey, electric slide, harlem shake, shim sham shimmy, cabbage patch, fandango, garba, gourd dance, corn dance, hora, hopak...
Büyük bir heves ve coşkuyla dans ediyoruz. Kederliyken, acımızı hafifletmek için, bazen de kendimizi tedavi etme çabasıyla dans ediyoruz. Davenport'ta (Iowa, ABD) bir dans stüdyosu işleten Lester Hillier, “Unutamadığım bir çift var,” diyor. Adam, emekli çiftçi; eşi, düz ayakkabılar ve çiçekli elbiseler giyen bir ev kadını. "Oğullarından biri öldürülmüştü," diye anımsıyor Hillier. "Bir aşk üçgenine karışmış ve bir kulüpte uğradığı silahlı saldırıda vurulmuştu. Perişan olan anne-baba, olaydan önce, yaşanan bu acının bir ertesi günü için bir dans dersi ayarlamıştı. Ve her şeye rağmen dersi kaçırmamaya karar verdiler."
Rumba, fox–trot, swingin canlı, neşeli hareketleri üzerinde çalıştılar. Dans dersinin sonlarına doğru çift son bir dans ricasında bulundu. Vals yapmak istiyorlardı. Dans sona erdiğinde kadın başını eşinin göğsüne yaslamış, adam kadını kollarının arasına almıştı. Birbirlerine tutunup, hareketsiz kalakaldılar. Adam usulca şöyle dedi: "Evden çıkmasak halimiz ne olurdu?"

Dans, güm güm atan bir kalbin ritmi gibi yaşamın kendisi aslında. Aynı zamanda da kalp atışlarının arasındaki o boşluk. Koreograf Alwin Nikolais'in dediği gibi, burasıyla orası arasında, başladığınız an ile bitirdiğiniz an arasında yaşanan şey.
Dans insana özgü. Dans kutsal bir eylem...
 
Hiç Kimsenin Yağmurun Bile...
Lester Hillier bir dans stüdyosu işletmenin eğitimini aldığı elektrik mühendisliğiyle karşılaştırıldığında, insanlarla iletişime daha açık olduğunu düşünerek 1968'de Davenport'ta (Iowa) bir Arthur Murray şubesi açmış. O zamandan beri 130.000 saati aşkın bir süre ders vermiş ve dans etmiş; dans pistinde yüz binlerce kilometrelik yol kat etmiş. "Erkek kolunu kadının beline doladığında şunu söylemiş olur: Seni koruyacağım.' Kadının söylediği ise şudur: 'Tamam, kendimi sana bırakıyorum.' İşte dansın esası budur: Güven."
 
Stella Formunu Nasıl Koruyor?

Austin Chronicle tarafından "En Heyecan Verici Garson", ayrıca Texas'taki iki güzellik yarışmasında Şirinlik Güzeli ve Neşe Güzeli seçilen Stella Boes, Austin'deki "Atlıkarınca Salonu"ndaki postalarında ele geçirdiği her fırsatta dans ediyor. Bu kulüpte 18 yıldır masalara hizmet veriyor, ama "beşik"ten beri dans ediyor. "Dans beni formda tutan, bana mutluluk veren, insanların yüzünde gülücükler açan bir şey." Orkestranın çaldığı müziğe bağlı olarak, müşteriler onun jitterbug, vals, mariachi, Ukrayna dansı ya da two-step hareketleri sergilerken izleyebiliyor. "Dans ettiğimde başka bir dünyaya giderim. Eğer dans pistinde ölürsem, hiç gam yemem; çünkü en mutlu haldeyken göçmüş olacağım."
 
Doğu Batıya Taşınıyor

Lily Cai Çin Dans Kumpanyası sanatçıları, "Si Ji" ("Dört Mevsim") parçasını icra eden viyolonsel eşliğinde dans ederken, vücutlarının birer uzantısı gibi kullandıkları çarşaflarla zarif ve büyüleyici görüntüler yaratıyor. Doğanın gizemini sergileyen bu dans sırasında çarşaflar her mevsimin rengini ve uyandırdığı duyguları yansıtıyor -soğuk mavi kış, sıcak kırmızı yaz, altın sarısı sonbahar ve uçuk yeşil ilkbahar. Sanat yönetmeni Cai, "Dansımız daha çok Çin kaligrafisi gibi," diyor. "Benim hayalim Amerikan dansına Çinli bir kişilik vermek."
 
Dans Dürtüsü

Bir dansçı yaratmak istiyorsanız, dikkati esas alın, buna disiplini katın ve bol miktarda yetenekle güzelce karıştırın. Ailey Okulu'nun müdürü Denise Jefferson, "Disiplin ve dikkat en başta gelir," diyor. "Eğer bunlar yoksa, yeteneği geliştiremezsiniz." Okulun Fordham Üniversitesi'yle birlikte yürüttüğü güzel sanatlar lisans programına kayıtlı Lynorris Evans (ön planda) gibi öğrenciler, diğer derslerin yanı sıra haftada 14-17 dans dersi alıyor. Çok sıkı bir yarışma söz konusu: Program başvuran 300 kişiden ancak 35'ine giriş hakkı tanınıyor. Jefferson dansçılığın doğuştan geldiğini, sonradan edinilmediğini belirtiyor. "Dansçılar içten gelen bir dürtüyle bu işi yaparlar. Dans etmeden duramazlar."
 
Meditatif Dans

Meditatif dans bilince açılan bir köprü. Amacımız öncelikle kendi doğamızı keşfetmek, kendi potansiyelimize ulaşmak.

Şehir hayatında bize en yakın doğa parçası kendi vücudumuz. Meditatif dansta vücudumuzu nasıl kullanmamız, ona nasıl davranmamız gerektiği Yoga, Klasik Bale, Modern dans ve diğer tekniklerle sunuluyor. Böylece varlığını bile bilmediğimiz kasları kullanmayı öğreniyoruz. Yanlış baskılar veya sakatlanmaya yol açabilecek kullanımlardan uzaklaşıyoruz. Şehir hayatının doğal sonuçları olarak bizi bekleyen iç ve dış hastalıkları engellemek için doğal yöntemlerimiz olduğunu öğreniyoruz. Güçlenen sırtımızla düzgün duruşu yakalıyor, taban düşüklüğünden, menisküse, kireçlenmelere, fıtıklara, disk kaymalarına karşı önlemimizi alıyoruz.

Endüstri devriminden itibaren hiç olmadığı kadar artan kalp, damar hastalıkları, sinir, tansiyon, şeker ve kansere karşı bir zırh kuşanıyoruz. İç organlarımızı hissetmeye başlıyor, onlara yardım ediyor ve üzerlerindeki baskıyı kaldırıyoruz. Nefes teknikleriyle gerçek ve doyumsuz bir nefese ulaşıyor, bu nefesle fiziksel ve ruhsal sağlığımızı korumayı, hücrelerimizi ve düşüncelerimizi yenilemeyi öğreniyoruz.

Meditatif dans temelini bir his ve hareket konsantrasyonu olan Mevlevilerin dansından alıyor. Hareket konsantrasyonunu, bilinçli egzersizlerle birleştiriyor.

Kasma ve gevşetme yaşam demektir. Vücudumuzu germeyi batı teknikleri Klasik Bale ve Modern Dansla, gevşetmeyi ise yoga ve diğer doğu teknikleriyle öğreniyoruz. Böylelikle hem güç kazanıyor, hem de bu gücü kontrol etmeyi öğreniyoruz. Kazandıklarımızı paylaşarak artırıyoruz.

Meditatif dansla insan düşüncesinin ve vücudunun nasıl işlediğini, mükemmelliğini, karışıklığını ve düzenini bilinçli hareketlerimizle kavramaya başlıyoruz. Öncelikle dik duruşu kazanıyor ve sonra bu duruşla ve bilinçle harekete geçiyoruz. Bilincimizi durağanlıkta ve yavaşlıkta buluyor ve sonra hıza ve harekete yöneliyoruz.

Meditatif dans doğadan ve onun parçası olan vücudumuzdan hislerimiz aracılığıyla bilgi kazanmamızı ve bu bilgileri geliştirmemizi sağlıyor. Doğa ile iletişimimiz ise bizi sağlıklı, bütüne yönelik ve doğru düşünmeye yöneltiyor. Böylelikle takıntılarımızdan, saplantılarımızdan uzaklaşırken, huzur ve güven gibi saf duygularla bütünleşiyoruz. Meditatif dansı spor ya da jimnastik gibi algılamamak gerekiyor. Çünkü yalnızca meditatif dansta, bedenimiz araç olarak değil amaç olarak öne çıkıyor. İlerleme için gerekli olan gücü rekabet ve hırs ile değil, uyum, bilinç, anlayış ve duygu ile kazanabileceğimizi öğretiyor.

Meditatif dans, bilim dünyasının maddeci tavrına yine bilimin bulgularıyla yanıt veriyor, ve gözle görülmeyen enerjilerin gücünü hissedip keşfetmemizi sağlıyor. Beyin ve kalp gibi organların nasıl çalıştığını inceliyor, onları geliştirmemizi ve alanlarını keşfetmemizi sağlıyor. Bizi kuşatan dünya ile iletişimimizi kolaylaştıracak ve renklendirecek bilgi ve becerilerle kuşanırken, hey şeyi anlamlandıracak bir anlayışa ulaşıyoruz.

İnsanın varlığına ve bedenine nasıl yaklaştığını, tarih boyunca insanlıkla tekrar öğreniyoruz. Doğa ile iletişimimizde bize en köklü ve derin bağı hissettiren yoga ve meditasyonla doğamızı ve bir varlık olarak kendimizi keşfediyoruz. İnsanların kendi aralarında kurduğu sistemi, insan olma gururunu ve tarihini, klasik bale kalıpları ve modern dans ile öğreniyoruz.

Meditatif dans, insanlığın uzun ömürlü çelişkisi madde ve ruh ikiliğini sentezle çözümlüyor ve parçayı bütünle buluşturuyor. Bu ikiliğin çevremize ve düşünme biçimimize akıl ve duygu, doğu ve batı, erkek ve kadın, sol beyin ve sağ beyin olarak yansımalarını incelerken, ne maddenin, sol beynimizin zincirleme çalışma biçimini öne çıkarıyor, ne de ruhsal gelişim için aklı yadsımayı öneriyor.

Meditatif dans gerçeğe kurduğu köprüden, bu ikiliğin insanı oluşturan iki temel güç olduğunu görüp, her ikisini de geliştirip, uzlaştırmaya çalışıyor. Batı teknikleriyle koordinasyon yeteneklerimizi, doğu teknikleriyle ise konsantrasyon yeteneklerimizi artırıyor. Altyapıya ise kendi tarihimizden bir bakışı koyuyor; ve bu bakış gerçeği özünden yakalamış Tasavvuf felsefesine uzanıyor..Günlük hayatımızı, uzun süreli bakışımızı, andaki mutluluğumuzla birleştiren meditatif dans, bedenin, düşüncenin ve enerjinin limitlerini araştırıyor.

Meditatif dans bir çocuk bakışı için çocukluğunuza, zindelik için gençliğinize, kökleriniz için tarihinize, saflık için benliğinize ulaşabileceğiniz bir köprü. Sağlığınız için yapabileceğiniz en bilinçli ve etkili çalışma. Gerçekte olduğunuz yeri bütünlüğüyle görmenizi sağlıyor ve geleceğe şekil vermek isteyenleri buluşturuyor.

Meditatif dans sistemin olumsuz etkileriyle baş etmeniz ve şehir hayatında sağlığı yakalamanız için tek çare. Postmodernizmin sıkıntısını kaybolan vücut bilincine bağlıyor, duygular için mantık sistemlerinde yer açıyor ve çatışma yerine uyum koymayı amaçlıyor.

Her şeyin değişmekte olduğu ve değişmeye devam edeceği dünyamızda yerini görmek isteyenlere ve onun dönüşüne eşlik edenlere duyurulur....
 
Medİtatİf DansIn Yararları

· Bedenimizi tanımak ve bilinçli olarak kullanabilmek, bize hem eşsiz bir güç ve algılama yeteneği kazandıracak, hem de beynimizin vücudumuzla koordinasyonunu sağlayarak günlük hayatımızda bilinçli, doğru ve sağlıklı hareket etmemizi sağlayacaktır.

· Her hareketimiz bir ritimdir. Hareketlerimizin doğal ritimlerini yakalamak bizde dışarıdan görünür bir uyum yaratacaktır.

· Hareketlerimizin içimizden gelen akışını hissettiğimiz zaman, dokunduğumuz her şeyin varlığını duyumsayacağız ve bu bize mutluluk verecek. Gündelik hayatta yapmak zorunda olduğumuz her şeyde; yürürken, otururken, çalışırken, yaşadığımız dünyayı daha farklı algılayacak ve onu daha çok seveceğiz.

· Meditatif Dansın daimi hedefi DURUŞLA ilgilidir. Duruşunuzu düzeltmek uzun süreli bir amaçtır. Bu teknikle kullandığınız her kasın onlarcasına sahip olacak; bazı kaslarınıza gereğinden fazla yüklenip sakatlanma olasılığınızı tamamen ortadan kaldıracaksınız. Meditatif Dans, vücudun akışkanlığını kullanarak sizi vücutla ilgili kısıtlı tutumunuzdan kurtararak, kendiliğinden hissi veren bir geniş kullanma ağında potansiyel gücünüzü kullanma yeteneği verecektir. Bu size hayatınızın sonuna kadar kullanabileceğiniz yepyeni güçler hediye edecektir.

· Meditatif dans, insanların günlük hayatında eksik tuttuğu Sezgisel akıl ve doğal yaşam gibi tarihsel birleşenlerini, varlığının geçmişte oluşan sihirli mutluluk ve yeteneklerini, beynimizin altında, rahatça ulaşabileceğimiz yerlerde bulmanın anahtarlarını sunar. Bunların yokluğu,yirmili yaşlardan itibaren büyüme ve sürekli yenilenme becerilerinin üstünü kapatır. Bedenin isyanı ağrılar, ve sürekli tutulan yanlış alışkanlıklarla kendini gösterir. Devamını öngöremeyen beden, kendini kalıplaşmış hareketlere hapseder; bu da bazı kas ve hareketlerimizle beraber bazı duygularımızı da kaybetmemize neden olur.

· Omuriliğin açılması ve dengesi kişisel esneklik ve yaratıcılıklarınızın dışavurumunda size destek olacaktır. Meditatif Dans, omuriliğin akordeonel yapısının bozulmasıyla onu hareketsizlikten kireçlenmeye götüren süreci durduracak ve ona çok eski ve yeni yeteneklerini sunacaktır. Bilinçli hareketleriniz, geçmişte ruhunuzda oluşmuş ve varlığını üstünüzde tutan tüm duygularınıza yeni bir yön ve size sonsuz bir güven verecektir.
 
Meditatif Dansın Vücudunuza Kazandıracakları

· vücut bilgisi

· duruş&çizgi

· denge

· esneklik

· uzama

· akıl-vücut koordinasyonu

· rahatlama

· performans ve güç

· konsantrasyon
 
NELER ÖĞRENECEĞİZ?

· Fiziksel, duygusal ve sinirsel gerilimi azaltabilme yeteneği

· Hareketle rahatlama bilgisi

· Zihinsel odaklanma ve tüm vücut konsantrasyonunu geliştirme

· Vücudunuzu dinleme

· Nefesinizi tüm hareketlerinizin bilinçli ve tamamlayıcı bir parçası haline getirme

· Zihninizi rahatlatmak ve sezgilerinizi açmak

· Yeni tekniklerle vücut açmak

· İnsanlarla ve doğayla kurduğumuz denge ve uyumu diğer insanlarla kuracağımız ilişkilerde, oluşturduğumuz yaratıcı kombinasyonlarda sunmak



Meditatif dans doğu ve batı teknikleri senteziyle; vücut farkındalığı, nefes ustalığı, rahat ve akıcı hareket için tasarlanmıştır.
Sıfır noktasından başlayarak bedenin potansiyel gücünü ortaya çıkarır. Modern hayatın ve şehir yaşamının beden ve zihin üzerinde bıraktığı olumsuz etkilerden insanı kurtarırken, sağlık, bütünlük hissi, akıcılık, güç ve kondisyon verir.

Meditatif dans, paralel gelişimi hedefler.

Konsantrasyon yeteneklerini belirgin bir şekilde artırır.
Zihin gücü ve motivasyon kabiliyetini somut ifadelerle yükseltir. Bütünsel gelişim için, katılımcıları, beden, zihin ve ruh ile barışık, grup enerjisiyle aktif, yaratım gücüyle zengin, sanatsal evren ile tatminli kılmayı hedefler.

Meditatif dans, anı kendimizin kılmak için geçmişi biriktirir.
İlkçağ ve ortaçağda oluşmuş teknik ve öğretilerle ~ Helen tekniği, Yoga, sufi dönüşleri, şamanik çemberler ~ yeni ve yakınçağda oluşan metot ve disiplinleri ~ Klasik bale, Modern teknikler, Alexander, Pilates, Risk, Contact ~ bir araya getirir. Beden ve zihin gücünü artırır, sınırları ve limitleri sorgular...

Meditatif dans, ilhamını topraklarımızın karışımından alır.
Meditatif dans, özümüzün dansıdır. Kollarını özgürce doğuya ve batıya açar. Derinliğini tasavvuf felsefesinin açıklığından, yüksek tahayyülünden ve eşitlik prensibinden alır. Hızını ve çevikliğini batıya, durağanlıktaki huzurunu doğuya borçludur. Tutarlı ve bütünsel gelişimi hedefler. Zamanı tersine çevirerek algıyı ve bedeni, her daim genç, diri, meraklı ve açık tutar. Bütünlük, kendi içindeki birleşenlerine, diğerlerine ve evrene dönüktür. Tüm basamakların ilkeleri farklı, fakat uyumludur. Doğruluğunun ispatı, eşsiz harmonisidir.

Yaşamı, kaostan çıkararak fraktal organizasyona dönüştürür.

Meditatif dansın doğal gelişimiyle ifade yetenekleri gelişir.
Düşünceler, harekete dönüşür. Potansiyel, kullanılabilir hale gelir. Uyuyan kaslar, hayat bulur. Ölü kütleler canlanır. Endişeler dizginlenir. Beden çizgileri uzamaya ve düzelmeye başlar. Sırt, dikliğini bulur. Sembolik ifadesi hafıza olan sırt, meditatif dansın temel noktasıdır. Her yeni gelişim sonunda sırtta yeni bir diklik, benlikte yeni bir güven hissi ve ifadede cesaret oluşur. Sadece omurgada bulunan altı yüzü aşkın kas, bir seneye yayılan sürede canlanır ve güçlenir.

Hafızamızda ve geçmişimizde saklı, bilinçaltında her zaman canlı pişmanlık, tutarsızlık ve suçlululuk hislerinden kaynaklanan korkular, yerini sonsuz bir güvene, sorumluluk hissine ve olgunluğa bırakır. Böylece kendi geçmişimizi bir kambur gibi taşımaktan vazgeçer, onun doğruluk ve saflıklarını ayırt ederek, vicdanımızı yok saymak yerine, onunla anlaşmaya başlarız.

Ve hafızamızın üstünde, esnek bir çizgiye sahip oluruz. Tüm özelliklerimize ifade canlılığı ve birleşenlerimize uyum getiririz.

 
Geri
Top