• Merhaba Ziyaretçi.
    "Hoşgeldin sonbahar "
    konulu resim yarışması başladı. İlgili konuya BURADAN ulaşabilirsiniz. Sizi de beğendiğiniz 2 resmi oylamanız için bekliyoruz...

Engel Aşma, Sorun Çözme Davranışları

dderya

kOkOşŞ
V.I.P
Engel Aşma, Sorun Çözme Davranışları

Engel aşmak, sorun çözmek durumunda kalan insanlar kişilik yapılarına ve engelin, sorunun karmaşıklığına göre birbirinden farklı çözüm yollan, yöntemleri arar, değişik tepki gösterirler.

En sık görülen duygusal tepkidir. Bu tip tepkinin ortaya çıkmasında duygular, coşkular ön planda rol oynar. Zihinsel işlevler duyguların, coşkuların etkisi altında kalır. Düşünce süreci bozulur. Karşılaşılan engel, çözülecek sorun doğru dürüst anlaşılmadan, davranışın amacı belirlenmeden gelişigüzel seçilen davranış kalıplarıyla hareket edilir.

Bu tip duygusal tepkiler kızgınlık öfke durumlarında sıklıkla görülür. Örneğin alışveriş, yapmak, evi yerleştirmek, geziye gitmek, radyo dinlemek, televizyon programlarını izlemek gibi basit, güncel sorunları eşiyle konuşarak çözüm aramayan koca kendisine ters gelen bir davranışla karşılaşırsa kızıp öfkelenir. Bağırıp çağırır. Kapıyı eşinin yüzüne kapatıp evi terk eder.

Bu tepki engel aşma, sorun çözme değil kaçmadır. Böyle bir davranış biçimi yeni engeller ve sorunlar yaratır.

Kimi insan karşılaştığı engeli aşmak, sorunu çözmek için başkalarına danışır. Onların gösterdiği yolda gider, önerilerine uyar Kendi bilgisinden, deneyiminden, görgüsünden yararlanmaz Düşünüp tartışıp çözüm yolları arayıp bulmaz. Bulsa bile uygulayamaz.

Örneğin, eşine kızıp öfkelenen, kapıyı eşinin yüzüne kapatıp an çıkan koca, kızgınlığı geçtikten sonra eve dönüp eşinden özür dileyeceği yerde annesine, babasına dert yanar. Kardeşinden, yakın arkadaşından, komşulardan destek ve yardım ister. Başkalarından gelen önerilere göre hareket eder.

Kimi insan karşılaştığı engelin aşılmasını, sorunun çözülmesini zamana bırakır. Bu tip davranış kimi kez yararlı da olabilir. Geçen zaman içinde düşünülmeyen, tasarlanmayan bir çözüm yolu bulunur ya da sorun başka etkenlerle kendiliğinden çözülür.

Nasrettin Hoca’nın öyküsü bu tip sorun çözmeye iyi bir örnektir:

Timur, Konya’yı aldığında çevreye haber salmış:

«Duydum ki, Konya'da çok hünerli, marifetli ünlü ‘alimler’ varmış. Onların hünerini ben de görmek istiyorum. Gelsinler benim eşeğime okuma yazma öğretsinler. Bunu başarırlarsa kendilerine iki kese altın vereceğim. Başaramazlarsa kelleleri uçar.»

Bu duyuruya sadece Nasrettin Hoca karşılık vermiş. Timur’un huzuruna çıkmış. Eşeğe okuma yazma öğreteceğini söylemiş. Ancak bir kese altını peşin ve iki yılda süre istemiş.

Timur bu koşulları kabul etmiş. Hoca bir kese altını alıp Timur’un huzurundan çıkmış. Hemen çevresini sarıp, «Kelle gitti, Hoca!» demişler.

Hoca soğukkanlılıkla gülmüş:

«Daha iki yıl var. İki yıl İçinde ya ben ölürüm. Ya Timur ölür ya da eşek,» cevabını vermiş.

Ancak çözümü zamana bırakmak çoğu kez yeni engeller ve sorunlar yaratır.

Örnek olarak kızgınlık ve öfkeyle kapıyı eşinin yüzüne kapatıp evi terkeden koca çözümü zamana bırakırsa, eşine, evine ilgisi azalır. Sorunlara yabancılaşır.

Örneklerde görüldüğü gibi sözkonusu engel aşma, sorun çözme yolları, yöntemleri rastlantıya bağlı yetersiz davranış biçimlerine, tepkilere dayanmaktadır.

Oysa engel aşmada, sorun çözmede doğru geçerli ve gerçekçi davranış biçimine yaratıcı düşünceyle ulaşılır.

Özcan Köknel, Yaşamın Zaferi
 
Geri
Top