GENÇ VE MESLEK SEÇİMİ
İnsanlar hayatının ilk 15–20 yılında çocukluk ve gençlik dönemini yaşarlar. Bu dönemin son 3 – 5 yılında sıkça zihinleri meşgul eden konu, hayatını hangi mesleğin sahibi olarak geçireceğidir.
Bize göre çok az sayıda insan meslekleri yeterince tanıyor. Yine çok az sayıda üniversite adayı yeteneklerini tam anlamıyla keşfetmiş durumda. Bir mesleğe karar verirken;
1. Kendinizi tanımalısınız
2. Meslekleri tanımalısınız
3. Üniversiteleri tanımalısınız
KENDİNİZİ TANIMALISINIZ :
Öğrenciler daha ortaokulda iken kendi kendileri keşfedebilmeliler. Resim, müzik, güzel sanatlar, hitabet gibi konularda kabiliyeti olan bir öğrenci bu kabiliyetleri kısmen veya tamamen değerlendirebileceği meslekleri öncelikle aklından geçirebilmeli. Kendinizi tanıma konusunda şu iki soruya cevap arayalım.
a) Meslek ilginizi biliyor musunuz?
b) Kabiliyetinizi belirleyebildiniz mi?
Aileniz, rehber öğretmeniniz, çevreniz bu soruların cevabını bulmada sizin en önemli yardımcılarınız olacaktır.
MESLEK KABİLİYETİNİZ :
Kendiniz için uygun bulduğunuz meslek hakkında ne kadar kabiliyetlisiniz? Sınav tarihine kadar bu mesleği kazandıracak yeterli puana ulaşabilecek misiniz? Puanınız yeterli diyelim. Kazandığınız bölümde 4 – 5 yıl okuduğunuzda, o mesleği en iyi öğrenen kişilerden biri olacaksınız belki, ama kapasiteniz kendinizi aşırı zorlamadan bu bölümü bitirmeye elverişli mi?
Bazen çabaları kazanmaya yetmediği için hayal kırıklığına uğrar, bazen de güç bela okulu kazanır, fakat üniversite yıllarında büyük zorluklarla karşılaşır. Bu karamsar tabloları önünüze sermekteki asıl amacımız, muhtemel olumsuzlukları belirterek aklınıza getirmediğiniz tehlikelerden sizleri korumaktır. Peki mühendislik branşlarına kabiliyetiniz olup olmadığını nasıl anlayacaksınız? Aynı şekilde Tıp, Hukuk, Siyasal bölümlerine, öğretmenliğe ne kadar kabiliyetlisiniz?;
Mühendislik fakültelerini aklınızdan geçiriyorsanız; herhalde sınıfınızın en iyi 5 – 6 öğrencisinden birisiniz. Özellikle matematik ve fizikte çok başarılısınız. Üç boyutlu düşünebilme ve hayal gücünüz de çok iyi olsa gerek. Değilse okurken de, mezun olduktan sonra da zorlanabilirsiniz.
Tıp ve Tıbbi bilimlerle ilgili yatkınlığınıza ölçü olarak ise biyoloji, kimya ve Türkçe derslerindeki başarınızı düşünebilirsiniz. Hukuk ve Siyasal bilimler bölümleri için mantık, muhakeme, Türkçe’yi kullanma gücü, ikna yeteneği gerekir. İdareciliği hedefleyen öğrencilerin zeki, geçimli, lider yapılı, düzgün yazılı ve ifade gücüne sahip kimseler olması uygun olur. Öğretmen adaylarının; idealist, sabırlı, fedakar, ikna gücü iyi kimseler olması gerekir.
Lise son sınıftaki öğrencilerin Öğrenci Seçme ve Yetiştirme sınavlarına (ÖSYS) girmesi bir bakıma ilerde çalışacağı iş alan(lar)ını ve mesleğini belirtmek anlamına gelmektedir. O halde meslek seçimi öncesindeki bir adayın öğrenmesi gereken bilgi ve tutumlar şu şekilde özetleyebiliriz.
Mesleki tercihler ilk ve orta öğretim boyunca verilecek kararlara ve yapılacak tercihlere yakından bağlıdır. O halde mesleki tercih, lise son sınıftan çok önce temel öğretim son kademesinde (sekiz yıllık ilk ve orta okulun sonunda) gireceğiniz orta öğretim kurumunun yapısına bağlı olarak değişecektir.
Lisedeki alanınız ve aldığınız seçmeli dersler de mesleki tercihlerinize yön verecektir. Sosyal bilimler alanında öğrenim gören bir öğrencinin hiç bir kısıtlama olmamasına rağmen Fen ve Matematik puanı ile öğrenci alan yüksek öğretim programlarını istemesi onun başarı şansını düşürecektir.
Mesleki tercihinizi yapmadan önce kendinizi tanıyınız. Kendinizi tanıyabilmeniz için ise, şu soruları irdeleyiniz.
Beden ve boy durumum nasıl? Bazı meslekler belirli bir boy ve ağırlıkla sahip kişiler talep ederler.
Beş duyu organının işlerliği meslek seçiminden önemlidir.
Kişisel özellikleriniz ile yapacağınız meslekler arasında yakın ilişkiler vardır. Duygusal ve sosyal olgunluğunuz, kendinize güven dereceniz, girişkenlik ve ataklık meslek seçiminde göz önünde bulundurmanız gerekenlerden yanlızca bir kısmıdır.
İlgilerinizde meslek seçiminde önemlidir. Neleri yapmaktan ve neleri yapmamaktan hoşlanıyorsunuz? Serbest zamanlarınızda nelerle uğraşıyorsunuz.? Bunlar size seçeceğiniz meslek konusunda ip uçları verir.
Okul başarınız, öğrenim hayatınız boyunca başarılı olduğunuz ve başarılı olamadığınız dersler hangileri? Onlarla seçmeyi düşündüğünüz meslek(ler) arasında ilişki kurabilir mi?
Güzel sanatların herhangi bir koluna karşı özel yeteneğiniz var mı? Kavrama gücünüz hangi alanda daha baskın?
Aileniz sizden beklentileri ve ekonomik gücü nasıldır? Uzun süreli eğitim isteyen bir mesleğe yönelebilirmisiniz?
Bu soruları cevapladıktan sonra mesleklerle ilgili araştırmanızı yapınız.
GENCİN MESLEK SEÇİMİNDE ANNE – BABAYA ÖĞÜTLER
Lise yılları özellikle son sınıflar, gencini geleceğine ilişkin yeni kararlar almasını ve bu kararları uygulamaya koymasını gerektiren yıllardır. Lise öğrencileri ile yapılan araştırmalar lise son sınıf öğrencilerinin en çok "gelecek, meslek ve tahsil" konusunda kaygıya düştüklerini göstermektedir. Bu halde bu yıllar genç için kritik yıllardır ve aile yani anne-baba ve gençle ilgili diğer yetişkin bireyler gence yardımcı olmalıdırlar.
Anne-babanın üniversite sınavına hazırlanan gence karşı izlemesi gereken tutumları şu şekilde özetleyebiliriz.
Çocuğunuzun kendi istekleri ve yetenekleri doğrultusunda seçim yapmasına izin veriniz. Meslek seçimi konusunda yol gösterilebilir, fikrinizi söyleyebilirsiniz ama son kararı siz değil, çocuğunuz versin.
Bazı durumlarda anne-baba kendi gerçekleştiremedikleri ideallerini çocuklarının gerçekleştirmesini isterler. “Ben olamadım, o olsun" anlayışı ile genç zorlanır, baskı altında tutulur. Çocuğunuzun istek ve ideallerinin sizinkinden farklı olabileceğini unutmayınız.
Bazı meslekler özel yetenek gerektirir. Güzel sanatlar alanına giren meslekler gibi. Bazı anne-babalar çocuğun yeteneklerine bakmadan onu zorlar. Çocuğunuzun yeteneklerine ve isteklerine uygun olmayan bir mesleği seçmesi onu mutsuz ve başarısız yapar.
Çocuğunuzu kendinden daha başarılı olanlarla kıyaslamak onu üzer. Unutmayın insanlar yetenekleri yönünden eşit değildir. Nasıl boyları, kiloları, saç ve göz renkleri aynı değilse başarıları da aynı olmayabilir. Çocuğunuzun durumunu başkaları ile değil, daha önceki kendi durumu ile kıyaslayınız.
Ailede eşler arasındaki çatışmalar veya ergenlik çağındaki gençle yapılan tartışmalar gencin başarısını azaltacağından bu konuda titz davranınız.
Ders çalışma konusunda yapılacak aşırı baskılar çocuğunuzun ders çalışma ve başarma isteğini düşüreceğinden bu konuda aşırı baskı yapmayınız. Çalışmasını kolaylaştıracak şekilde davranınız.
Çocuğunuzun sınava sakin ve endişeden uzak hazırlanmasına çalışınız.
Lise derslerinin yükünün yanında, üniversite sınavına da hazırlanması çocuğunuzun yükünü arttırmaktadır. Çocuğunuzun rahatlayabilmesi için ders dışı faaliyetlere zaman ayırmasına müsaade ediniz.
“H E D E F S İ Z G E M İ Y E H İ Ç B İ R R Ü Z G A R Y A R D I M E D E M E Z.”
Alıntıdırdrci.com
İnsanlar hayatının ilk 15–20 yılında çocukluk ve gençlik dönemini yaşarlar. Bu dönemin son 3 – 5 yılında sıkça zihinleri meşgul eden konu, hayatını hangi mesleğin sahibi olarak geçireceğidir.
Bize göre çok az sayıda insan meslekleri yeterince tanıyor. Yine çok az sayıda üniversite adayı yeteneklerini tam anlamıyla keşfetmiş durumda. Bir mesleğe karar verirken;
1. Kendinizi tanımalısınız
2. Meslekleri tanımalısınız
3. Üniversiteleri tanımalısınız
KENDİNİZİ TANIMALISINIZ :
Öğrenciler daha ortaokulda iken kendi kendileri keşfedebilmeliler. Resim, müzik, güzel sanatlar, hitabet gibi konularda kabiliyeti olan bir öğrenci bu kabiliyetleri kısmen veya tamamen değerlendirebileceği meslekleri öncelikle aklından geçirebilmeli. Kendinizi tanıma konusunda şu iki soruya cevap arayalım.
a) Meslek ilginizi biliyor musunuz?
b) Kabiliyetinizi belirleyebildiniz mi?
Aileniz, rehber öğretmeniniz, çevreniz bu soruların cevabını bulmada sizin en önemli yardımcılarınız olacaktır.
MESLEK KABİLİYETİNİZ :
Kendiniz için uygun bulduğunuz meslek hakkında ne kadar kabiliyetlisiniz? Sınav tarihine kadar bu mesleği kazandıracak yeterli puana ulaşabilecek misiniz? Puanınız yeterli diyelim. Kazandığınız bölümde 4 – 5 yıl okuduğunuzda, o mesleği en iyi öğrenen kişilerden biri olacaksınız belki, ama kapasiteniz kendinizi aşırı zorlamadan bu bölümü bitirmeye elverişli mi?
Bazen çabaları kazanmaya yetmediği için hayal kırıklığına uğrar, bazen de güç bela okulu kazanır, fakat üniversite yıllarında büyük zorluklarla karşılaşır. Bu karamsar tabloları önünüze sermekteki asıl amacımız, muhtemel olumsuzlukları belirterek aklınıza getirmediğiniz tehlikelerden sizleri korumaktır. Peki mühendislik branşlarına kabiliyetiniz olup olmadığını nasıl anlayacaksınız? Aynı şekilde Tıp, Hukuk, Siyasal bölümlerine, öğretmenliğe ne kadar kabiliyetlisiniz?;
Mühendislik fakültelerini aklınızdan geçiriyorsanız; herhalde sınıfınızın en iyi 5 – 6 öğrencisinden birisiniz. Özellikle matematik ve fizikte çok başarılısınız. Üç boyutlu düşünebilme ve hayal gücünüz de çok iyi olsa gerek. Değilse okurken de, mezun olduktan sonra da zorlanabilirsiniz.
Tıp ve Tıbbi bilimlerle ilgili yatkınlığınıza ölçü olarak ise biyoloji, kimya ve Türkçe derslerindeki başarınızı düşünebilirsiniz. Hukuk ve Siyasal bilimler bölümleri için mantık, muhakeme, Türkçe’yi kullanma gücü, ikna yeteneği gerekir. İdareciliği hedefleyen öğrencilerin zeki, geçimli, lider yapılı, düzgün yazılı ve ifade gücüne sahip kimseler olması uygun olur. Öğretmen adaylarının; idealist, sabırlı, fedakar, ikna gücü iyi kimseler olması gerekir.
Lise son sınıftaki öğrencilerin Öğrenci Seçme ve Yetiştirme sınavlarına (ÖSYS) girmesi bir bakıma ilerde çalışacağı iş alan(lar)ını ve mesleğini belirtmek anlamına gelmektedir. O halde meslek seçimi öncesindeki bir adayın öğrenmesi gereken bilgi ve tutumlar şu şekilde özetleyebiliriz.
Mesleki tercihler ilk ve orta öğretim boyunca verilecek kararlara ve yapılacak tercihlere yakından bağlıdır. O halde mesleki tercih, lise son sınıftan çok önce temel öğretim son kademesinde (sekiz yıllık ilk ve orta okulun sonunda) gireceğiniz orta öğretim kurumunun yapısına bağlı olarak değişecektir.
Lisedeki alanınız ve aldığınız seçmeli dersler de mesleki tercihlerinize yön verecektir. Sosyal bilimler alanında öğrenim gören bir öğrencinin hiç bir kısıtlama olmamasına rağmen Fen ve Matematik puanı ile öğrenci alan yüksek öğretim programlarını istemesi onun başarı şansını düşürecektir.
Mesleki tercihinizi yapmadan önce kendinizi tanıyınız. Kendinizi tanıyabilmeniz için ise, şu soruları irdeleyiniz.
Beden ve boy durumum nasıl? Bazı meslekler belirli bir boy ve ağırlıkla sahip kişiler talep ederler.
Beş duyu organının işlerliği meslek seçiminden önemlidir.
Kişisel özellikleriniz ile yapacağınız meslekler arasında yakın ilişkiler vardır. Duygusal ve sosyal olgunluğunuz, kendinize güven dereceniz, girişkenlik ve ataklık meslek seçiminde göz önünde bulundurmanız gerekenlerden yanlızca bir kısmıdır.
İlgilerinizde meslek seçiminde önemlidir. Neleri yapmaktan ve neleri yapmamaktan hoşlanıyorsunuz? Serbest zamanlarınızda nelerle uğraşıyorsunuz.? Bunlar size seçeceğiniz meslek konusunda ip uçları verir.
Okul başarınız, öğrenim hayatınız boyunca başarılı olduğunuz ve başarılı olamadığınız dersler hangileri? Onlarla seçmeyi düşündüğünüz meslek(ler) arasında ilişki kurabilir mi?
Güzel sanatların herhangi bir koluna karşı özel yeteneğiniz var mı? Kavrama gücünüz hangi alanda daha baskın?
Aileniz sizden beklentileri ve ekonomik gücü nasıldır? Uzun süreli eğitim isteyen bir mesleğe yönelebilirmisiniz?
Bu soruları cevapladıktan sonra mesleklerle ilgili araştırmanızı yapınız.
GENCİN MESLEK SEÇİMİNDE ANNE – BABAYA ÖĞÜTLER
Lise yılları özellikle son sınıflar, gencini geleceğine ilişkin yeni kararlar almasını ve bu kararları uygulamaya koymasını gerektiren yıllardır. Lise öğrencileri ile yapılan araştırmalar lise son sınıf öğrencilerinin en çok "gelecek, meslek ve tahsil" konusunda kaygıya düştüklerini göstermektedir. Bu halde bu yıllar genç için kritik yıllardır ve aile yani anne-baba ve gençle ilgili diğer yetişkin bireyler gence yardımcı olmalıdırlar.
Anne-babanın üniversite sınavına hazırlanan gence karşı izlemesi gereken tutumları şu şekilde özetleyebiliriz.
Çocuğunuzun kendi istekleri ve yetenekleri doğrultusunda seçim yapmasına izin veriniz. Meslek seçimi konusunda yol gösterilebilir, fikrinizi söyleyebilirsiniz ama son kararı siz değil, çocuğunuz versin.
Bazı durumlarda anne-baba kendi gerçekleştiremedikleri ideallerini çocuklarının gerçekleştirmesini isterler. “Ben olamadım, o olsun" anlayışı ile genç zorlanır, baskı altında tutulur. Çocuğunuzun istek ve ideallerinin sizinkinden farklı olabileceğini unutmayınız.
Bazı meslekler özel yetenek gerektirir. Güzel sanatlar alanına giren meslekler gibi. Bazı anne-babalar çocuğun yeteneklerine bakmadan onu zorlar. Çocuğunuzun yeteneklerine ve isteklerine uygun olmayan bir mesleği seçmesi onu mutsuz ve başarısız yapar.
Çocuğunuzu kendinden daha başarılı olanlarla kıyaslamak onu üzer. Unutmayın insanlar yetenekleri yönünden eşit değildir. Nasıl boyları, kiloları, saç ve göz renkleri aynı değilse başarıları da aynı olmayabilir. Çocuğunuzun durumunu başkaları ile değil, daha önceki kendi durumu ile kıyaslayınız.
Ailede eşler arasındaki çatışmalar veya ergenlik çağındaki gençle yapılan tartışmalar gencin başarısını azaltacağından bu konuda titz davranınız.
Ders çalışma konusunda yapılacak aşırı baskılar çocuğunuzun ders çalışma ve başarma isteğini düşüreceğinden bu konuda aşırı baskı yapmayınız. Çalışmasını kolaylaştıracak şekilde davranınız.
Çocuğunuzun sınava sakin ve endişeden uzak hazırlanmasına çalışınız.
Lise derslerinin yükünün yanında, üniversite sınavına da hazırlanması çocuğunuzun yükünü arttırmaktadır. Çocuğunuzun rahatlayabilmesi için ders dışı faaliyetlere zaman ayırmasına müsaade ediniz.
“H E D E F S İ Z G E M İ Y E H İ Ç B İ R R Ü Z G A R Y A R D I M E D E M E Z.”
Alıntıdırdrci.com