Artık Hiç Ağlamıyorum
Gözlerim kurumuş, kalbim sertleşmiş. Artık gözyaşlarım bile beni terk etti. Duygularım bir fırtınadan sonra sessizliğe bürünen deniz gibi, dalgasız ve durgun. Bu sessizlik ürkütücü, bu durgunluk boğucu.Bir zamanlar her şeye ağlardım. Mutluyken, üzgünken, öfkeliyken, hatta bazen sebepsiz yere. Gözyaşlarım birer kelime gibiydi, ifade edemediğim duygularımı tercüme ediyorlardı.
Ama artık ağlayamıyorum. Acı beni uyuşturdu, keder beni köreltti. Artık ne kadar üzülürsem üzüleyim, gözlerim kuru kalıyor. Sanki gözyaşlarımın kaynağı kurumuş, kalbimdeki okyanus buharlaşmış gibi.
Bu durum beni yalnızlaştırıyor. Duygularımı paylaşamadığım için kendimi bir adada mahsur kalmış gibi hissediyorum. Etrafımdaki insanlar ağlarken ben sadece izliyorum, onların acısını hissediyorum ama gözyaşlarına ortak olamıyorum.
Bazen bu duygusuzluktan korkuyorum. Acaba kalbim taşlaşmaya mı başladı? Acaba insanlığımı mı kaybediyorum? Bu sorular zihnimde yankılanıyor, beni daha da yalnızlaştırıyor.
Ama umudumu da kaybetmedim. Bir gün tekrar ağlayabileceğime inanıyorum. Bir gün gözyaşlarımın yeniden akacağı, duygularımın özgürce fışkıracağı bir gün gelecek.
O güne kadar, sessizliğimde ve durgunluğumda yaşamaya devam edeceğim. Belki bir gün, gözyaşlarım olmadan da duygularımı ifade etmeyi öğreneceğim. Belki bir gün, bu sessizliği de güzel bir melodiye dönüştürebileceğim.
Artık hiç ağlamıyorum, ama hala hissediyorum. Hala yaşıyorum. Ve bir gün, gözyaşlarımın yeniden akacağı o günü bekliyorum.