Hayatta her şeyin su gibi akıp gittiği zamanlar vardır. Hayat güzeldir diye düşündüğümüz ve yaşama kapılıp gittiğimiz anlar. Böyle zamanlarda ne yaşadığımız üzerinde düşünmeyiz çünkü hayatımızdan ve kendimizden memnunuzdur. Böyle zamanlarda sabahları yataktan kolayca kalkar ve güne başlayabiliriz.
Diğer yandan, hayat bazen bize kötü zamanlar da sunar. Ekstra çaba gerektiren ve en küçük işleri bile tamamlamamızı güçleştiren en karanlık dönemlerdir bunlar.
Bu anların sebebi, bir yakınımızın ölümü, ayrılık, çalışma hayatındaki sorunlar, ekonomik baskılar ya da çocuklarımızla ilgili sorunlar olabilir.
Yaşadığımız şeyin nedeni veya ciddiyeti önemli değildir. Sorunun bizim için ne kadar ciddi olduğunu yargılama becerisine sahip değildir kimse. Hayatta küçük dönüşlerin bize daha sert darbeler vurduğu zamanlar vardır ve bunlara saygı göstermeyi öğrenmeliyiz.
Ama kişinin kendi sorunlarıyla nasıl yüzleştiği önemlidir. Sorunlarla baş etmenin en iyi yolu ise yataktan çıkıp güne başlamaktır.
Diğer yandan, hayat bazen bize kötü zamanlar da sunar. Ekstra çaba gerektiren ve en küçük işleri bile tamamlamamızı güçleştiren en karanlık dönemlerdir bunlar.
Bu anların sebebi, bir yakınımızın ölümü, ayrılık, çalışma hayatındaki sorunlar, ekonomik baskılar ya da çocuklarımızla ilgili sorunlar olabilir.
Yaşadığımız şeyin nedeni veya ciddiyeti önemli değildir. Sorunun bizim için ne kadar ciddi olduğunu yargılama becerisine sahip değildir kimse. Hayatta küçük dönüşlerin bize daha sert darbeler vurduğu zamanlar vardır ve bunlara saygı göstermeyi öğrenmeliyiz.
Ama kişinin kendi sorunlarıyla nasıl yüzleştiği önemlidir. Sorunlarla baş etmenin en iyi yolu ise yataktan çıkıp güne başlamaktır.