Hangi Yönün İnsanısınız?

k@LpSiz_K@fKéF

Forum Onuru
Bu test fiziksel olarak nereli olduğunuzla ilgilenmiyor. Daha çok sizi bir yönle özdeşleştiriyor. Ruhunuzun güneşe karşı nasıl bir konum aldığını tespit etmeye çalışıyor. Elbette her birimiz bir yerlerde doğduk, kim bilir bambaşka yerlerde büyüdük ve yaşamaya devam ediyoruz. Ama kimi zaman aldığımız eğitim, kimi zaman kendimize örnek aldığımız insan, okumayı tercih ettiğimiz kitaplar derken değiştik. Bu test de şimdi, şu anda nereye ait olduğunuzu bulmaya çalışıyor… Dikkat: Testimiz bilimsel değer taşımaz, yönünüzü bize değil kutup yıldızına bakarak bulmaya çalışın…

 
Doğu
Güneşin doğuşunu en erken siz görüyor, ışığını etrafınıza yansıtıyorsunuz. Hangi ortama girseniz bir ebeveyn gibi davranmaya başlıyorsunuz, üstelik diğerlerinin sizden büyük mü küçük mü olduklarına da bakmıyorsunuz. Olgunluğunuzun yaşınızla ilgisi yok, bin yılların birikimini genetiğinizde taşıyormuş gibisiniz. Dışarıdan bakanlar sizin gelenekçi ve eski kafalı olduğunuzu söylüyor olabilirler. Oysa siz bilgiyi hep sağlam kaynaklardan alıyor ve ayaklarınızın üzerinde durarak hayata geçiriyorsunuz. Hırslı değil ama intikamcısınız. Size insanlar ya büyük bir tutku ve saygıyla bağlanıyorlar ya da korkup uzağınızda duruyorlar. Sözün kısası gün ışığı kadar kadim bir kişiliğiniz var, kolayca da değişebileceğe benzemiyorsunuz


Aynen.....
 
BATI

Batı maceraya, bilinmeze yolculuk demek. Bildiğiniz şeyler sizi sıkıyor, hep yeni, hep başka bir şeyler yapmak istiyorsunuz. Ama bu sizi geleneklerin tuzağından da kurtaramıyor. Yeniyle eski arasındaki savaş bizatihi bedeninizde, zihninizde yaşanıyor. Yoruluyor, yıpranıyor ama hep sizin için en iyi olanı buluyorsunuz. Hiçbir şeyi kolay elde etmiyor, bu yüzden kolayca da vazgeçmiyorsunuz. Söz konusu kendi hisleriniz olduğunda başkalarını dinlemiyor, önemsemiyorsunuz. Bildiğinizden kolay şaşmıyor, sizinle aynı yöntemleri paylaşmayanları kendinizden uzak tutuyorsunuz. Lideri olmadığınız bir ortama girmiyorsunuz bile… Sizden korkanların ya da eleştirenlerin asıl arzusu ise sizin yerinizde olmak…
 
Kuzey
Kurallarını bildiğiniz bir dünyada yaşamak istiyorsunuz. Asosyal sayılmazsınız ama size yaklaşabilecek insanları uzun sınavlardan geçirdikten sonra seçmek istiyorsunuz. Bunun nedeni korkularınız değil. Bilakis, iş savaşma noktasında geldiğinde öylesine şövalyeliklere soyunuyorsunuz ki tüm dünya dilini ısırıyor. Oysa siz kendinizi yormak, zihninizi kirletmek istemiyorsunuz. Çekingenlikmiş gibi duran şey aslında bir tür özel hayat savunması. Her şeyi tam ve mükemmel yapıyorsunuz. Mesela kalbiniz âşık olacak kadar ısındığında alevleriniz tüm dünyayı ısıtıyor, nefret içinizi üşüttüğünde ise aynı dünya buz kesiliyor. Dilinizi anlayabilmek zaman alsa da, sizinle olmanın büyüsü varlığınızı sevdikleriniz için bir maceraya dönüştürüyor.


Mesela kalbiniz âşık olacak kadar ısındığında alevleriniz tüm dünyayı ısıtıyor, nefret içinizi üşüttüğünde ise aynı dünya buz kesiliyor. bu ksım çok hoşuma gitti;)
 
Doğu
Güneşin doğuşunu en erken siz görüyor, ışığını etrafınıza yansıtıyorsunuz. Hangi ortama girseniz bir ebeveyn gibi davranmaya başlıyorsunuz, üstelik diğerlerinin sizden büyük mü küçük mü olduklarına da bakmıyorsunuz. Olgunluğunuzun yaşınızla ilgisi yok, bin yılların birikimini genetiğinizde taşıyormuş gibisiniz. Dışarıdan bakanlar sizin gelenekçi ve eski kafalı olduğunuzu söylüyor olabilirler. Oysa siz bilgiyi hep sağlam kaynaklardan alıyor ve ayaklarınızın üzerinde durarak hayata geçiriyorsunuz. Hırslı değil ama intikamcısınız. Size insanlar ya büyük bir tutku ve saygıyla bağlanıyorlar ya da korkup uzağınızda duruyorlar. Sözün kısası gün ışığı kadar kadim bir kişiliğiniz var, kolayca da değişebileceğe benzemiyorsunuz
Bana bundan sonra Doğuda diyebilirsiniz...Cuuuukk Oturdu...:v:v:v;P;P
 
Doğu

Güneşin doğuşunu en erken siz görüyor, ışığını etrafınıza yansıtıyorsunuz. Hangi ortama girseniz bir ebeveyn gibi davranmaya başlıyorsunuz, üstelik diğerlerinin sizden büyük mü küçük mü olduklarına da bakmıyorsunuz. Olgunluğunuzun yaşınızla ilgisi yok, bin yılların birikimini genetiğinizde taşıyormuş gibisiniz. Dışarıdan bakanlar sizin gelenekçi ve eski kafalı olduğunuzu söylüyor olabilirler. Oysa siz bilgiyi hep sağlam kaynaklardan alıyor ve ayaklarınızın üzerinde durarak hayata geçiriyorsunuz. Hırslı değil ama intikamcısınız. Size insanlar ya büyük bir tutku ve saygıyla bağlanıyorlar ya da korkup uzağınızda duruyorlar. Sözün kısası gün ışığı kadar kadim bir kişiliğiniz var, kolayca da değişebileceğe benzemiyorsunuz…

ne kadar doğru bilinmez..
 
Doğu
Güneşin doğuşunu en erken siz görüyor, ışığını etrafınıza yansıtıyorsunuz. Hangi ortama girseniz bir ebeveyn gibi davranmaya başlıyorsunuz, üstelik diğerlerinin sizden büyük mü küçük mü olduklarına da bakmıyorsunuz. Olgunluğunuzun yaşınızla ilgisi yok, bin yılların birikimini genetiğinizde taşıyormuş gibisiniz. Dışarıdan bakanlar sizin gelenekçi ve eski kafalı olduğunuzu söylüyor olabilirler. Oysa siz bilgiyi hep sağlam kaynaklardan alıyor ve ayaklarınızın üzerinde durarak hayata geçiriyorsunuz. Hırslı değil ama intikamcısınız. Size insanlar ya büyük bir tutku ve saygıyla bağlanıyorlar ya da korkup uzağınızda duruyorlar. Sözün kısası gün ışığı kadar kadim bir kişiliğiniz var, kolayca da değişebileceğe benzemiyorsunuz…
 
Kuzey
Kurallarını bildiğiniz bir dünyada yaşamak istiyorsunuz. Asosyal sayılmazsınız ama size yaklaşabilecek insanları uzun sınavlardan geçirdikten sonra seçmek istiyorsunuz. Bunun nedeni korkularınız değil. Bilakis, iş savaşma noktasında geldiğinde öylesine şövalyeliklere soyunuyorsunuz ki tüm dünya dilini ısırıyor. Oysa siz kendinizi yormak, zihninizi kirletmek istemiyorsunuz. Çekingenlikmiş gibi duran şey aslında bir tür özel hayat savunması. Her şeyi tam ve mükemmel yapıyorsunuz. Mesela kalbiniz âşık olacak kadar ısındığında alevleriniz tüm dünyayı ısıtıyor, nefret içinizi üşüttüğünde ise aynı dünya buz kesiliyor. Dilinizi anlayabilmek zaman alsa da, sizinle olmanın büyüsü varlığınızı sevdikleriniz için bir maceraya dönüştürüyor.

Daha dün akşam nette öylesine aradığım kelime, bu kadar olur yani :P
 
Kuzey
Kurallarını bildiğiniz bir dünyada yaşamak istiyorsunuz. Asosyal sayılmazsınız ama size yaklaşabilecek insanları uzun sınavlardan geçirdikten sonra seçmek istiyorsunuz. Bunun nedeni korkularınız değil. Bilakis, iş savaşma noktasında geldiğinde öylesine şövalyeliklere soyunuyorsunuz ki tüm dünya dilini ısırıyor. Oysa siz kendinizi yormak, zihninizi kirletmek istemiyorsunuz. Çekingenlikmiş gibi duran şey aslında bir tür özel hayat savunması. Her şeyi tam ve mükemmel yapıyorsunuz. Mesela kalbiniz âşık olacak kadar ısındığında alevleriniz tüm dünyayı ısıtıyor, nefret içinizi üşüttüğünde ise aynı dünya buz kesiliyor. Dilinizi anlayabilmek zaman alsa da, sizinle olmanın büyüsü varlığınızı sevdikleriniz için bir maceraya dönüştürüyor.
 
Güney
Sımsıcaksınız. Yerinizde duramıyor, sürekli hareket halinde olmak istiyorsunuz. Ama dünya o kadar büyük değil. Acaba başka gezegenleri mi deneseniz? Ama bulunduğunuz yer de o kadar güzel ki? Başka dünyalar biraz daha bekleyebilir. Kolay karar verebilen bir insan olduğunuz söylenemez. Çünkü aynı anda her şeye sahip olmak istiyorsunuz. Mesela terlemeden koşmanın bir yolunun neden bulunamadığına aklınız şaşıyor. Sizinle eğlenmek, yarenlik, dostluk etmek gibisi yok. Sizinle birlikte çalışmak biraz yorucu olabilir. Ama o kadar şanslı ve esnek bir insansınız ki her koşulda yaşayabilirsiniz. Kendinize zor, başkalarına kolaysınız. Sırlarınızı kolay paylaşmadığınız için kederli anlarınızda yalnız, öfkeli zamanlarda alev gibisiniz. Güney gibisiniz işte, sıcak ama uzak, hareketli ama tembel, şeffaf ama esrarengiz…


ya herkesten farklıyım işte:D:D:P:P
 
Geri
Top