Türkçe Hikaye unsurları...

dilara10

Özel Üye
Özel üye
Karakterler: Selim, Semih, Nurgül

Yer: Alışveriş merkezi

Olay: Alışveriş merkezinde Selim’in sürekli aburcubur istemesi, abi Semih’in kardeşine davranışının yanlışlığını anlatması ve anneleri Nurgül Hanım’ın sorunu çözme biçimlerine verdiği tepki.

Yukarıdaki hikâye unsurlarına dikkat ederek aşağıya bir hikâye yazınız. Hikâyenize uygun bir başlık koymayı unutmayınız.
 
Çözüm
Cevap 1:

Abur Cubur Alarmı

Alışveriş merkezinin kalabalığı Selim’in heyecanlı çığlıklarıyla daha da artıyordu. Sekiz yaşındaki Selim, her gördüğü şekerleme standının, oyuncakçının ve fast food restoranının önünde durup, “Anne, lütfen! Bundan istiyorum! Abi, ne olur al!” diye yalvarıyordu. Abisi Semih, on iki yaşında olmasına rağmen kardeşinin bu ısrarcı tavırlarından bıkmış, sabrı taşmak üzereydi.

“Selim, daha demin dondurma yedin! Sürekli bir şeyler istiyorsun. Biraz durman gerek!” diye söylendi Semih, kardeşinin kolundan çekiştirerek.

Selim ise ağlamaklı bir sesle, “Ama çok güzel görünüyorlar. Ben de istiyorum!” diye diretti.

Anneleri Nurgül Hanım, iki oğlunun arasındaki gerginliği fark etti. Selim’in bu ısrarcı...
Cevap 1:

Abur Cubur Alarmı

Alışveriş merkezinin kalabalığı Selim’in heyecanlı çığlıklarıyla daha da artıyordu. Sekiz yaşındaki Selim, her gördüğü şekerleme standının, oyuncakçının ve fast food restoranının önünde durup, “Anne, lütfen! Bundan istiyorum! Abi, ne olur al!” diye yalvarıyordu. Abisi Semih, on iki yaşında olmasına rağmen kardeşinin bu ısrarcı tavırlarından bıkmış, sabrı taşmak üzereydi.

“Selim, daha demin dondurma yedin! Sürekli bir şeyler istiyorsun. Biraz durman gerek!” diye söylendi Semih, kardeşinin kolundan çekiştirerek.

Selim ise ağlamaklı bir sesle, “Ama çok güzel görünüyorlar. Ben de istiyorum!” diye diretti.

Anneleri Nurgül Hanım, iki oğlunun arasındaki gerginliği fark etti. Selim’in bu ısrarcı tavırlarının altında yatan nedeni biliyordu: Can sıkıntısı. Alışveriş merkezinde dolaşmaktan sıkılmış ve dikkatini dağıtacak bir şeyler arıyordu. Ancak Semih’in kardeşine karşı sergilediği tavrın da yanlış olduğunu düşünüyordu. Kardeşine karşı daha anlayışlı ve sabırlı olması gerekiyordu.

“Semih, Selim’e bu şekilde bağırmana gerek yok. Onunla daha sakin konuşabilirsin,” dedi Nurgül Hanım, oğluna dönerek. Sonra Selim’in yanına çömeldi ve gözlerinin içine bakarak, “Selimciğim, biliyorum canın sıkılıyor. Ama sürekli abur cubur yemek sağlığımız için iyi değil. Hem karnımız da tok. İstersen birazdan kitapçıya gidelim. Orada senin için güzel bir kitap bakalım ne dersin?” diye sordu.

Selim’in yüzü birden aydınlandı. Kitapları çok seviyordu. “Kitap mı? Gerçekten mi anne? Süper!” diye bağırdı heyecanla.

Semih, annesinin bu yaklaşımından etkilenmişti. Kardeşine karşı daha sabırlı olması gerektiğini anlamıştı. “Haklısın anne. Ben de biraz sert davrandım,” dedi pişman bir ifadeyle. Sonra kardeşine dönerek, “Özür dilerim Selim. Hadi kitaplara bakalım,” dedi.

Nurgül Hanım gülümsedi. Oğullarının arasındaki sorunu sakin bir şekilde çözebilmişti. Alışveriş merkezinin gürültüsü içinde, küçük bir anlayış ve sevgi dokunuşu, abur cubur krizini bile çözebilmişti. Kitapçıya doğru ilerlerken, Nurgül Hanım, çocuklarına sağlıklı beslenmenin ve birbirlerine karşı anlayışlı olmanın önemini anlatmaya başladı. O gün, alışveriş merkezinde sadece kitaplar değil, aynı zamanda önemli bir ders de öğrenilmişti.
 
Çözüm
Cevap 2:

Abur Cubur İsteği​

Cumartesi öğleden sonra, Nurgül Hanım çocukları Selim ve Semih ile alışveriş merkezine gitmişti. Market alışverişini bitirdikten sonra, küçük Selim her gördüğü şeker ve cips reyonunun önünde durup annesinden bir şeyler almak istiyordu.

"Anne, şu çikolatadan alabilir miyiz? Bak ne kadar güzel görünüyor!" diye sürekli ısrar ediyordu Selim.

Abisi Semih, kardeşinin bu davranışından rahatsız olmuştu. "Selim, yapma böyle! Annemizi zor durumda bırakıyorsun. Hem bu kadar abur cubur sağlığın için iyi değil," diye çıkıştı.

Selim dudaklarını büzerek ağlamaya başladı. Semih'in sert çıkışı işleri daha da zorlaştırmıştı. Nurgül Hanım duruma müdahale etme zamanının geldiğini anladı.

"Çocuklar," dedi sakin bir sesle, "Semih, kardeşinin isteklerini anlayışla karşılaman gerekiyor. Bağırarak sorunları çözemeyiz. Selim, sen de sağlıklı beslenmen gerektiğini biliyorsun. Hafta sonu bir parça çikolata yemende sakınca yok, ama sürekli abur cubur istemek doğru değil."

Nurgül Hanım'ın bu yaklaşımı etkili olmuştu. Selim sakinleşmiş, Semih de kardeşine karşı daha anlayışlı davranması gerektiğini anlamıştı. Alışverişlerini tamamlayıp, üçü birlikte mutlu bir şekilde eve döndüler.
 
Cevap 3:

Sağlıklı Tercihler​

Bir cumartesi günü, Selim, abisi Semih ve anneleri Nurgül Hanım, alışveriş merkezine gitmişlerdi. Selim, henüz 8 yaşında, enerjisi bol ve abur cubura düşkün bir çocuktu. Alışveriş merkezine girer girmez gözleri hemen şekerleme dükkanına takıldı.

"Anne, bak! Çikolatalar, cipsler, şekerler! Alır mısın bana, lütfen?" diye atıldı Selim, heyecanla.

Nurgül Hanım, oğlunun bu isteğine karşılık gülümseyerek, "Önce ihtiyaçlarımızı alalım, sonra bir şeyler düşünürüz," dedi. Ancak Selim, alışveriş boyunca sürekli abur cubur ısrarını sürdürdü.

Semih, 14 yaşında, biraz daha büyük ve bilinçli bir gençti. Kardeşinin bu tutumundan rahatsız olmuştu. "Selim, bu kadar abur cubur yemen doğru değil. Bunlar sağlığına zarar verir," diye uyardı onu.

Selim, abisinin sözlerini pek ciddiye almadı. "Ama çok lezzetliler! Bir kereden bir şey olmaz," diye karşı çıktı.

Nurgül Hanım, iki oğlunun arasındaki bu diyaloğu dikkatle dinledi. Semih'in Selim'e doğru yaklaşımını takdir etti ve araya girdi: "Semih haklı, Selim. Abur cuburlar lezzetli olabilir, ama sağlıklı beslenmek çok daha önemli. Bunun yerine meyve veya kuruyemiş gibi sağlıklı atıştırmalıklar tercih edebiliriz."

Selim, annesinin sözlerini düşündü. "Peki, ama ben hala biraz çikolata istiyorum," diye mırıldandı.

Semih, bu kez daha anlayışlı bir tavırla, "Tamam, bir küçük çikolata alalım, ama söz ver, bugün başka abur cubur istemeyeceksin," dedi.

Selim, abisinin teklifini kabul etti ve söz verdi. Nurgül Hanım, iki oğlunun da bu çözümden memnun olduğunu görünce içi rahatladı. Alışverişlerini tamamladıktan sonra, küçük bir çikolata alıp eve doğru yola koyuldular.

Eve döndüklerinde, Nurgül Hanım, Semih'e dönerek, "Bugün kardeşine karşı gösterdiğin olgun davranış için teşekkür ederim. Senin gibi bir abiye sahip olduğu için Selim çok şanslı," dedi.
 
Geri
Top