• Merhaba Ziyaretçi.
    "Hoşgeldin sonbahar "
    konulu resim yarışması başladı. İlgili konuya BURADAN ulaşabilirsiniz. Sizi de beğendiğiniz 2 resmi oylamanız için bekliyoruz...

İbrahim ve Maceraları

yesim434

Hırçın Karadeniz Kızı Biricik Yeşim
AdminE
Ihlamur ağacının en alt dalında, diğer yapraklardan biraz daha tombul ve biraz daha yeşil olan İbrahim adında bir yaprak vardı. İbrahim, diğer yapraklar gibi güneşlenmeyi ve rüzgarda dans etmeyi severdi ama aynı zamanda çok meraklıydı. Diğer yapraklar “Rüzgar bizi nereye götürürse oraya gideriz.” derken, İbrahim “Peki ya rüzgar bizi bir kediye götürürse? Ya da bir deveye?” diye düşünür, ve bu düşünceler onu gülmekten kırardı.

Bir gün, şiddetli bir rüzgar esti. Diğer yapraklar telaşla sağa sola savrulurken, İbrahim kahkaha atarak rüzgarın kucağına bırakıverdi kendini. Rüzgar onu bahçenin öbür ucuna, kocaman bir lahana tarlasının tam ortasına fırlattı. İbrahim, daha önce hiç bu kadar büyük bir lahana görmemişti. Dev lahanalar, tıpkı yeşil bir dağ sırasına benziyordu.

Bir lahananın tepesinde, minik, tüylü bir tavşan oturmuş, lahanayı kemiriyordu. Tavşan İbrahim’i görünce, “Hey, sen ne biçim bir şeymişsin öyle?” diye sordu.

İbrahim, “Ben Ihlamur Yaprağı İbrahim’im!” diye bağırdı. “Rüzgar beni buraya getirdi. Görüyor musun bu lahanaları? Devasalar!”

Tavşan, “Lahanalar güzel ama biraz sıkıcı,” dedi. “Gel, benimle saklanmaca oynayalım. En iyi saklanma yerini bulursan, sana bir havuç ikram edeceğim.”

İbrahim, saklanmacayı çok sevdiği için hemen kabul etti. Lahanaların arasına gizlenmeye çalıştılar. İbrahim, incecik yaprağı sayesinde lahanaların arasına mükemmel bir şekilde saklanabilirken, tavşan biraz zorlanıyordu. Bir ara, İbrahim tavşanın saklandığı lahananın arkasına gizlendi. Tavşan onu bulamayınca, İbrahim kahkahadan yerlere yuvarlandı.

“Haha, buldun mu beni?” diye bağırdı.

Tavşan, İbrahim'in kahkahalarını duyunca, gülmeye başladı. “Sen çok komik bir yapraksın!” dedi.

O gün, İbrahim ve tavşan birlikte birçok oyun oynadılar. Akşam olunca, rüzgar İbrahim’i yeniden Ihlamur ağacına doğru taşıdı.

Ertesi gün, İbrahim'in hikayesi tüm ihlamur yaprakları arasında yayılmıştı. Onu "Kahkaha Yaprağı İbrahim" olarak anmaya başlamışlardı. Artık rüzgarın onu nereye götüreceğini merak etmekten çok, hangi yeni maceralara atılacağını ve kimlerle tanışacağını düşünüyordu.

Günler günleri, haftalar haftaları kovaladı. İbrahim, bir kelebekle dans etti, bir karıncaya yol gösterdi, bir yağmur damlası ile sohbet etti. Her macerası yeni bir hikaye, her karşılaşması yeni bir kahkaha demekti. İbrahim, küçük olmasına rağmen dünyayı keşfetmenin ve herkese neşe saçmanın en güzel yolunun gülmek olduğunu anlamıştı. Ve o, Ihlamur ağacının en komik yaprağı olarak sonsuza dek hatırlandı.
 
Geri
Top