Öylesine işte.. İçimden geldi, şuanki düşüncelerimi kafamın içindekileri ortalığa döküp palaşmak.... O kadar yorgun ve yılgınım ki dalgaların kıyıya sürüklediği çakıl taşları gibi.... Ama bir o kadar da yaşama sarılan yaşamanın değerini bilen bir yanım var.. İnkar edemem, benim ki öylesine bir sitem belki geçici... Belki de naz ne bileyim yada kendimi şımartmak istedim..Yada vesaire vesaire.... Kış ayının çok soğuk olduğu şu günlerde kendine büzüşmüş ellerini ceplerinden bile çıkaramayan, o kadar sıkı sarılmış yüzler varki sokaklarda belkide yorgunluğum o yüzden.. Demek sadece ben değilim yılgın olan belkide.. SANIRIM KIŞ YORGUNLUĞU.. Ha müjde vereyim bahar yakın ha.... Ne mutlu baharları görebilenlere yaşayabilenlere.....Benim yorgunluğum geçici, ama ya kalıcı yorgunluklar, yılgınlıklar, yalnızlıklar... Ya onlara ne demeli, hı ne olacak nasıl olacakta geçecek, çaresizce beklerken baharı...... Bilemedim işte belkide şımarıklık benimkisi belkide düşüncesizlik.... Ama kendimden o kadar eminimki, ben sokağın sesiyim, ben bende olmayan yorgunluğun, yorgun olandan kendime pay çıkaran bir sesiyim... Sıkıntıları sıkıntı eden, sevinçleri paylaşan.... İşte yine böyle bir günün ardından istedimki içimden geleni yazayım..... Sen ve şen kalın .. EMİ...... Eyvallah.... EMPATİ KURMAK GEREK BAZI BAZI..... ALDIĞIMIZ NEFESE ŞÜKRETMEK GİBİ.......