If Clauses

KıRMıZı

TeK BaşıNa CUMHURİYET
V.I.P
If Clauses


SIFIR KOŞUL CÜMLELERİ (ZERO CONDITIONAL SENTENCES)

– Bu koşul bildirim kalıbı, genel gerçekler, alışkanlıklar, emirler, tavsiyeler ve neden-sonuç ilişkisi belirten durumları anlatmakta kullanılırlar. Genelde her iki cümle de geniş zaman (simple present tense) kalıbıyla kurulurlar.

Örnek:
  • If you boil the water, it evaporates. (Eğer suyu kaynatırsanız, buharlaşır / Neden-Sonuç)
  • If I argue with someone, I feel terrible. (Eğer birisiyle tartışırsam, kendimi kötü hissederim / Alışkanlık)
  • If you feel bad, visit the doctor. (Eğer kendini kötü hissediyorsan, doktora git / Tavsiye)


BİRİNCİL KOŞUL CÜMLELERİ (FIRST CONDITIONAL SENTENCES)

– Birincil koşul bildiren cümlelerde, cümlelerden biri geniş zaman diğeri gelecek zaman kalıbındadır. Birinci olayın olması durumunda, gelecekte olacak şeyi belirtmek amacıyla kullanılırlar.

Örnek:
  • If it doesn’t rain, we’ll go to the picnic. (Eğer yağmur yağmazsa, pikniğe gideceğiz.)
  • If it rains, we’ll watch film. (Eğer yağmur yağarsa, film izleyeceğiz.)


İKİNCİL KOŞUL CÜMLELERİ (SECOND CONDITIONAL SENTENCES)

- İkincil koşul bildiren cümleler, tamamen imkansız veya varsayımlara dayanmakta olan durumları anlatmak için kullanılırlar. If kalıbının kullanıldığı cümle past tense, diğer cümle ise would/could/might ile birlikte kurulur.

Örnek:
  • If I had a spare ticket, I could take you to the cinema. (Eğer fazladan bir biletim olsaydı, seni sinemaya götürebilirdim. Fakat fazladan bir biletim olmadığı için seni sinemaya götüremiyorum anlamı verilmektedir, yani fazlalık bilet bulunmamaktadır.)
  • If I were you, I would exercise for the marathon. (Eğer senin yerinde olsaydım, maraton için antrenman yapardım.)


ÜÇÜNCÜL KOŞUL CÜMLELERİ (THIRD CONDITIONAL SENTENCES)


– Üçüncül koşul cümlelerini, şu ana dek hiç gerçekleşememiş durumlarda pişmanlık vb. duyguları ifade etmek için kullanırız. If kalıbının kullandıldığı cümle past perfect tense, diğer cümle de would/could + past perfect tense kalıbıyla kurulur.

Örnek:
  • If I had been watching the road, I wouldn’t had had an accident. (Eğer yola bakıyor olsaydım, kaza yapmayacaktım.)
 
Geri
Top