İlk 10 ilden gelen 2003-2004 öğretim yılı öğrenci sayısı verilerine göre, kızların okullaşmasında Siirt %19.49, Van %11.08 ve Muş % 6.34'lük bir artış sağlamıştır.
Haydi Kızlar Okula Kampanyasının bir yıllık uygulanması sonucunda: 2002-2003 öğretim yılına oranla 2003-2004 öğretim yılında 40.000 kız öğrenci fazladan kayıt olmuştur. Artış oranları %2 ile %20 arasında değişmektedir 29.
Tablo V'de Haydi Kızlar Okula Kampanyası'nın 2003 yılından itibaren okullaştırdığı kız öğrenci sayıları yer almaktadır.

2006 yılına kadar ki tüm kampanya çalışmaları süresince Türkiye genelinde 273.447 kız çocuğunun okullulaştırılmadığı tespit edilmiş, illerde yapılan çalışmalar sonucunda bunların 222.800 kız çocuğu (%81'i) okullulaştırılmıştır. Ancak tespit edilen 50.647 (%19luk kısım) kız çocuğunun eğitim sistemine kazandırılma çabaları sürdürülmektedir31 .
Geçmiş yıllara ait veriler incelendiğinde okullardaki cinsiyet oranlarında kız öğrenciler ile erkek öğrenciler arasında büyük farklar olduğu görülecektir.
Eğitimde Fırsat Eşitliğini Sağlamak Amacıyla Türkiye'de Yapılan Yasal Düzenlemeler
İlköğretimde fırsat eşitliğini sağlayabilmek için daha doğrusu eşitsizliği en aza indirgeyebilmek için bazı çalışmalar yapılmaktadır. Maddi durumu iyi olmayan öğrencilerin yeme içme ve barınma ihtiyaçlarının tamamının karşılanabilmesi için Yatılı Bölge İlköğretim Okulu (YİBO) ve Pansiyonlu İlköğretim Okulu (PİO) uygulaması yapılmaktadır.
YİBO ve PİO'lar; 222 sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu'na göre hazırlanan Bölge İlkokulları Yönetmeliğinin birinci maddesindeki çeşitli sebeplerle henüz bir ilkokul açılmamış olup, birbirine yakın birkaç köyün bulunduğu yerlerde veya evleri ve ev grupları dağınık olan köylerde gündüzlü, yatılı, pansiyonlu bölge okulları açılır hükmü gereğince planlanarak açılmaktadır. Kırsal kesimde okulu bulunmayan köy ve köy altı yerleşim birimlerinde bulunan ilköğretim çağ nüfusu ile yoksul ailelerin çocuklarının ilköğretim hizmetlerine kavuşturulmasını sağlamak amacıyla yatılı ve pansiyonlu ilköğretim okulları açılmıştır. 20052006 eğitim-öğretim yılında 300 YİBO ve 284 PİO' da toplam 164.027 yatılı öğrenciye hizmet verilmiştir. YİBO ve PİO'da öğrenim gören öğrencilerin her türlü giderleri devlet tarafından karşılanmaktadır32 .
Fırsat eşitsizliğini en aza indirgemek için yapılan diğer bir çalışma ise okulu bulunmayan nüfusu az ve dağınık yerleşim birimlerinde bulunan ilköğretim çağındaki çocuklar ile birleştirilmiş sınıf uygulaması yapan okullarda bulunan öğrencilerin daha kaliteli eğitim-öğretim imkânına kavuşturulması, eğitimde fırsat ve imkân eşitliğinin sağlanması amacıyla Bakanlıkça Taşımalı İlköğretim Uygulaması başlatılmıştır. 19891990 öğretim yılında Kırklareli ilinde 3, Kocaeli ilinde 2 merkez okulda deneme mahiyetinde yapılan taşımalı ilköğretim uygulaması ile istenilen başarının elde edilmesi sonucunda uygulamanın yaygınlaştırılmasına karar verilmiştir. 20052006 öğretim yılında 80 il'den, 26.419 okuldan 679.589 öğrenci, 6.131 merkez okula taşınmıştır. 20052006 Eylül-Aralık döneminde taşımalı ilköğretim giderlerinde kullanılmak üzere 80 il'e 125.118.746 YTL ödenek tahsis edilmiş olup bir öğrencinin günlük maliyeti 2.38 YTL olmuştur. Taşımalı İlköğretim hizmetlerinde kullanılmak üzere 35.112 araç tahsis edilmiştir. Taşımalı eğitimde öğrencilerin ulaşım ve yeme içme giderleri devlet tarafından karşılanmaktadır. Öğrencilerin yemekleri merkezi bir yemekhaneden veya bakanlığa bağlı bir kurumdan (öğretmen evi, uygulama oteli gibi) temin edilerek okullara ulaştırılmaktadır. Gelen yemekler yemekhane personeli ve nöbetçi öğretmenlerin de yardımıyla öğrencilere sunulmaktadır33.
Eğitimde fırsat eşitsizliğini en aza indirgemek için yapılan bir diğer uygulama ise özel eğitim kurumlarıdır. Özel eğitim okulları; Anayasamızın34 , 1739 sayılı Millî Eğitim Temel Kanunu'nun35, 222 sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu'nun ve 573 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin hükümleri doğrultusunda açılan kurumlardır36. Zorunlu ilköğretim çağında oldukları halde zihin, beden, ruh ve sosyal bakımdan engeli olan çocukların eğitimi, onların işe ve mesleğe hazırlanmaları bu okullarda sağlanır. Özel eğitim gerektiren bireylerin Türk Millî Eğitim Sistemini düzenleyen genel esaslar doğrultusunda eğitimleri sağlanarak, bir iş ve meslek sahibi olarak toplumla bütünleşmeleri ve kaynaşmalarının sağlanması hedeflenmektedir. Özel eğitim okul ve kurumlarında eğitim; Türk millî eğitim sistemindeki kademelendirmeye göre yapılandırılmıştır. Ancak, diğer okullardan farklı olarak, ilköğretim öncesinde hazırlık sınıfı bulunmaktadır. 01.07.2005 tarihli ve 5378 sayılı Özürlüler ve Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 35. maddesi ile 3797 sayılı Millî Eğitim Bakanlığının Teşkilât ve Görevleri Hakkında Kanuna eklenen Ek Madde-3'te yer alan; Görme, ortopedik, işitme, dil-konuşma, ses bozukluğu, zihinsel ve ruhsal özürlü çocuklardan özel eğitim değerlendirme kurulları tarafından, özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerine devam etmeleri uygun görülenlerin eğitim giderlerinin, her yıl bütçe uygulama talimatında belirlenen miktarı Millî Eğitim Bakanlığı bütçesine konulacak ödenekten karşılanır hükmü gereğince Bakanlık
bütçesine ödenekler konulmuştur37.
Eğitimde fırsat eşitsizliğini en aza indirgemeyi amaçlayan bir diğer uygulama da burs olanağı sağlamaktır. Öğrencilere genellikle devlet tarafından bazen de bazı özel kuruluşlar tarafından burs imkânı sağlanmaktadır. Bursluluk hizmetlerinden ilköğretim kurumlarının 6, 7 ve 8. sınıfları ile genel ve meslekî teknik orta öğretim kurumları yararlanmaktadır. Bursların dağılımında; 2882 Sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanunu kapsamına giren çocuklara % 15, oturdukları yerde ilköğretim okulu bulunmayanlara %10, öğretmen çocuklarına % 25 ve diğer öğrencilere de % 50'lik dilim ayrılmaktadır38 .
1739 sayılı Millî Eğitim Temel Kanunu'nun 5'inci maddesi hükmü doğrultusunda Bakanlıkça; İlköğretim Öğrencilerine Ücretsiz Ders Kitabı Temini Projesi başlatılmıştır39. 20032004 Eğitim -öğretim yılında başlayan uygulamayla ilköğretim öğrencilerine ders kitapları, fakir zengin ayrımı yapılmaksızın bütün öğrencilere ücretsiz olarak dağıtılmıştır. Ücretsiz ders kitabı dağıtımı uygulamasına 20062007 eğitim -öğretim yılında orta öğretim kurumlarında da başlanmıştır.
Bunların yanı sıra fırsat eşitsizliğini en aza indirgemeye yönelik bazı projeler için uluslararası kuruluşlarla çeşitli antlaşmalar yapılarak maddi kaynak da sağlanmaktadır. Avrupa Birliği Akdeniz Programı (MEDA) kapsamında hazırlanan 8 Şubat 2000 tarihinde imzalanan ve 11 Eylül 2002 tarihinde 5 yıl süreyle uygulamaya konulan hibe projenin amacı, yoksulluğu azaltma perspektifinde eğitim seviyesini artırarak, en dezavantajlı kırsal, şehirsel ve gecekondu bölgelerinde nüfusun yaşam koşullarını iyileştirmektir. Böylece hâlen zorunlu temel eğitimin dışında kalan çocuklar, gençler ve yetişkinlerin temel eğitim kapsamına alınmasını desteklemek eğitimin kalitesinin artırılıp, eğitime erişimi iyileştirerek, özellikle kız çocukları ve kadınlar için yaygın ve örgün eğitimin ortalama seviyesini yükseltmektir. Projenin uygulamaları için Milli Eğitim Bakanlığı'nda oluşturulan Proje Yürütme Ekibinin yanı sıra ilgili birimlerde proje koordinasyon ekipleri ve 24 il millî eğitim müdürlüğünce il proje yürütme ekipleri oluşturulmuştur40.
Her ne kadar proje ve uygulamalarla eğitimde fırsat eşitsizliği en aza indirgenmeye çalışılsa ve çok önemli başarılar sağlansa da eşitsizliği ortadan tamamen kaldırabilmek mümkün görünmemektedir. Özellikle ekonomik nedenlerden kaynaklanan eşitsizliği ortadan kaldırma olanağı yok gibi. İlköğretim ve orta öğretimlerde okula destek, sınavlara hazırlık ve hayata hazırlık mahiyetinde çeşitli kurslar düzenlenmektedir. Ancak bu kurslara genellikle maddi durumu iyi olan öğrenciler katılabilmektedir. Bir kısım öğrenci ise ekonomik, kültürel ve coğrafi koşullar nedeniyle bu imkânlardan yeteri kadar yararlanamamaktadırlar. Bu da; özellikle sınavlarda bu olanaklardan yararlanan öğrencilerin yarışa bir adım önde başlamasına neden olmaktadır. Dolayısıyla da eşitlik ilkesine aykırı bir durum söz konusudur.
Eğitim eşitsizliğini en aza indirgemek için yapılan tüm çalışmalara rağmen, başta bölgesel yanlış inanışlar ve gelenekler olmak üzere, çeşitli maddi ve manevi eksiklikler sonucu uzun yıllardır eğitimde cinsiyet ayrımı yapılmaktadır ve kız öğrenciler velileri tarafından okula gönderilmemektedir. Bu eşitsizlik bütün ülke genelinde göze çarpmaktadır. Son yıllarda bu sorunu çözebilmek için çeşitli çalışmalar yapılmıştır. Bunların en göze çarpanı ise 2003 yılında başlatılan Haydi Kızlar Okula kampanyasıdır. Bu kampanya sayesinde kızını okula göndermek istemeyen birçok aile ikna edilmiş ve kızlarda okullaşma oranı hızla artmıştır.
Beş Yıllık Kalkınma Planlarında Eğitim-Öğretimle İlgili Hedefler
Okulların eğitim-öğretim seviyelerini eşit hale getirme çalışması, fırsat eşitliği sağlanması hedefi, ilk defa birinci beş yıllık kalkınma planında daha sonra da diğer bütün beş yıllık kalkınma planlarında yer almıştır41. Birinci beş yıllık kalkınma planında yer alan öğretmen başına düşen öğrenci sayısının azaltılması ve burs sistemi oluşturulması hedeflenmiştir. Bu sisteme göre durumları ne olursa olsun yeteneği olanların bütün imkânlardan yararlanması hedeflenmiştir.
Bu hedefi gerçekleştirmek için diğer beş yıllık kalkınma planlarında çeşitli tedbirler alınmıştır. Bu tedbirler kapsamında öncelikle ikili eğitim uygulamasına geçilmiş, sonrasında eğitimin niteliğinde azalma görüldüğü için kaldırılması hedeflenmiştir. Sekizinci beş yıllık kalkınma planında da hala ikili öğretim uygulaması ve kalabalık sınıflar, kırsal alanlarda ise birleştirilmiş sınıf uygulaması eğitimin kalitesini olumsuz yönde etkilemeye devam etmektedir. açıklaması bulunmaktadır.
İkinci beş yıllık kalkınma planında yatılı bölge okulları kurulmasına devam edilmesi ve ortaokul kademesinde eğitim verilmeye başlanılması hedeflenmiş ve gerçekleştirilmiştir. Birinci beş yıllık kalkınma planında burs sistemi oluşturulması hedefi altıncı beş yıllık kalkınma planına kadar tam olarak uygulanamamıştır. Altıncı beş yıllık kalkınma planında eleme sistemi ile üstün yetenekli fakir öğrencilere burs verilmesi kararı alınmış ve uygulamaya geçirilmiştir. Yedinci ve sekizinci beş yıllık kalkınma planlarında burs verilme uygulaması, harç kredisi uygulaması ile desteklenmiş ve geliştirmeye devam edilmiştir. Bunun yanı sıra parasız eğitimin gerçekten ihtiyacı olanlara sağlanması için birinci beş yıllık kalkınma planında özel okulların desteklenmesine yönelme olmuştur ve ikinci beş yıllık kalkınma planında bu görüş desteklenmiş ancak bu okullar için bir izleme düzeni kurulması hedeflenmiştir.
Beşinci beş yıllık kalkınma planında özel eğitim gerektiren üstün yetenekli veya zihinsel özürlülerin eğitimi için alt yapı geliştirilmesine imkân sağlanması hedeflenmiştir. Fakat sekizinci beş yıllık kalkınma planına kadar geçen dönemde yeterli alt yapının gerçekleştirilmediği gözlenmiştir.
Yedinci beş yıllık kalkınma planında özel okulların sayısının arttırılması ve bu okullarda kaynaştırma eğitimine geçilmesinin geliştirilmesi hedeflenmiş fakat tam olarak gerçekleştirilememiştir. Sekizinci beş yıllık kalkınma planına kadar özel okullara destek verilmesi hedefi devam etmiştir.
Üçüncü beş yıllık kalkınma planında zorunlu temel eğitimin süresi sekiz yıla çıkartılması hedeflenmiştir. Bu hedef ancak yedinci beş yıllık kalkınma planında gerçekleştirilebilmiştir. Sekizinci beş yıllık kalkınma planında ise temel eğitim süresinin on iki yıla çıkarılması hedeflenmiştir.
Altıncı beş yıllık kalkınma planında ortaöğretimde uygulanan ders geçme ve kredili sisteme geçiş hedeflenmiş ve bu hedef gerçekleşmiştir. Yedinci beş yıllık kalkınma planında ders geçme ve kredili sistemin yeniden düzenlenmesi hedeflenmiştir, 1991-1992 yılında ortaöğretimde uygulanan ders geçme ve kredili sisteme 1995 -1996 yılında son verilmiş sınıf geçme sistemine dönülmüştür.
Altıncı beş yıllık kalkınma planında ortaöğretim kurumlarının kendi içinde ve yaygın eğitimle yatay ve dikey geçişlere imkân tanıyacak bir yapıya kavuşturulması için gerekli düzenlemelerin yapılması hedeflenmiştir. Yedinci beş yıllık kalkınma planında aynı hedefe yer verilmiş, buna ek olarak eğitimini tamamlayarak hayata atılan veya okuldan ayrılmış herkese, hayatlarının her döneminde, kendi dallarında bilgi ve becerilerini geliştirme imkânı sağlamak hedeflenmiştir.
Sonuç ve Öneriler
Bu araştırmada eşitlik kavramı üzerinde durulmuş ve eşitlik türleri açıklanmıştır. Bunlara koşut olarak eğitimde fırsat ve olanak eşitliği ele alınmıştır. Eğitimde fırsat ve olanak eşitliği ile ilgili olarak ilköğretim okullarındaki eğitim olanaklarından kimlerin ne kadar ve hangi düzeyde yararlandığı nicel ve oransal olarak ortaya konulmuş ve buna koşut olarak fırsat eşitlikleri açıklanmaya çalışılmıştır. Yapılan bu çalışmadan elde edilen sonuçlar şu şekilde sıralanabilir:
1. İlköğretimde net okullaşma yaklaşık %90'dır.
2. Hem kız nüfusun hem de erkek nüfusun okullaşma oranları 1995-1996 eğitim öğretim yılında en düşük seviyededir.
3. 1994-1997 yılları arasında erkek nüfusun okullaşma oranı kız nüfusun oranına göre yaklaşık %50 daha fazladır.
4. Haydi Kızlar Okula, Eğitime %100 Destek gibi kampanyaları ile okullaşma oranı artış göstermiştir.
5. Okul başına düşen öğrenci sayısının Türkiye ortalamasının 305 olduğu görülmektedir.
6. Okul başına düşen öğrenci sayısı en fazla olan il 1125 öğrenci ile İstanbul'dur.
7. Okul Başına düşen öğrenci sayısı en az olan il 92 öğrenciyle Ardahan'dır.
8. Öğretmen başına düşen öğrenci sayısının Türkiye ortalamasının 26 olduğu görülmektedir.
9. Öğretmen başına düşen öğrenci sayısı en fazla olan il 47 öğrenci ile Şırnak'tır.
10. Öğretmen Başına düşen öğrenci sayısı en az olan il 15 öğrenciyle Tunceli'dir.
11. Derslik başına düşen öğrenci sayısının Türkiye ortalamasının 34 olduğu görülmektedir.
12. Derslik başına düşen öğrenci sayısı en fazla olan il 62 öğrenci ile Şanlıurfa'dır.
13. Derslik Başına düşen öğrenci sayısı en az olan il 16 öğrenciyle Tunceli'dir.
14. Haydi kızlar okula kampanyası ile 2003-2006 yılları arasında yapılan çalışmalar süresince Türkiye genelinde 273.447 kız çocuğunun okullaşmadığı tespit edilmiş, illerde yapılan çalışmalar sonucunda bunların 222.800 kız çocuğu (%81'i) okullulaştırılmıştır.
Yukarıda belirtilen sonuçlara göre bu araştırmada aşağıda belirtilen öneriler sunulabilir
İlköğretimde net okullaşma oranını %100'lere çıkarmak için mevcut kampanyalara devam edilmesi ve bu kampanyalara başka kampanyalarla destek verilmelidir. Hatta çocuğunu okula göndermek istemeyen velileri ikna edebilmek için maddi destek, vergi indirimi, askerlik süresinde indirim, askerlik iznini artırma, elektrik faturasında indirim gibi teşviklerde bulunulabilir.
Erkek nüfusun okullaşma oranı ile kız nüfusun okullaşma oranı arasında büyük fark vardır. Bu farkını azaltılması hatta mümkünse ortadan kaldırılabilmesi için velileri ikna çalışmalarına başlanması önerilir. Velileri ikna edebilmek için de psikolojik destek sağlanması ve maddi imkânlar sunulması faydalı olabilir.
Haydi kızlar okula kampanyası ile 2003-2006 yılları arasında yapılan çalışmalar süresince Türkiye genelinde 273.447 kız çocuğunun okullaşmadığı tespit edilmiş, illerde yapılan çalışmalar sonucunda bunların 222.800 kız çocuğu (%81'i) okullulaştırılmıştır. Haydi Kızlar Okula, Eğitime %100 Destek gibi kampanyaların başladığı 1997-1998 eğitim öğretim yılı ile 2006-2007 eğitim öğretim yılı arasında ortaöğretim kurumlarında okullaşma oranı %50 civarında artış göstermiştir. Bu tür kampanyaları destekleyip, yeni kampanyalar düzenleyerek bu oranı daha yukarılara çıkarmak yararlı olacaktır.
Okul başına düşen öğrenci sayısının Türkiye ortalamasının 305 olduğu ve derslik başına düşen öğrenci sayısının Türkiye ortalamasının 34 olduğu görülmektedir. Yeni derslikler ve okullar yaparak ve personel, araç gereç gibi eksikleri tamamlayarak bu sayıyı azaltmak ve özellikle geri kalmış bölgelerde aile planlamasına önem vermek gerekmektedir.
Öğretmen başına düşen öğrenci sayısının Türkiye ortalamasının 26 olduğu görülmektedir. Bu oranı daha aşağılara çekebilmek için yeni öğretmen atamasının yapılması uygun olacaktır.
Sonraki araştırmacılara eğitimde eşitlik-eşitsizlik boyutundan ziyade, eğitimde yoksunluk boyutunu araştırmaları önerilmektedir.
Kaynakça
Akkan, H.,(2000). Öğretmen Ve Yönetici Görüşlerine Göre İlköğretim Birinci Kademe Okullarının Eğitimde Fırsat Eşitliği Açısından İncelenmesi, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Abant İzzet Baysal Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Bolu.
Akşin, S.,(2001). Bir Toplumu Dönüştürmek, Mülkiye, Cilt XXV, Sayı 231, Afşaroğlu Matbaası: Ankara.
Akyüz, E.,(2001). Çocuk Hakları Sözleşmesinin Temel İlkeleri Işığında Çocuğun Eğitim Hakkı, Milli Eğitim Dergisi, Sayı 151, (Temmuz-Ağustos-Eylül) https://Yayim.Meb.Gov.Tr]).