• Merhaba Ziyaretçi.
    "Bahar geldi hoşgeldi 🌼🍃"
    konulu fotoğraf yarışması başladı. İlgili konuya BURADAN ulaşabilirsiniz. Sizleri de objektifinize takılan bir bahar resmiyle yarışmada görmek isteriz...

Konuya cevap yaz

SIMPLE PRESENT TENSE


I like iskender a lot.(İSkenderi çok severim)


Hasan speaks english every day. (Hasan her gün ingilizce konuşur.)


I get up early every day. (Her gün erken kalkarım.)


She commutes from muğla to the univercity. (O her gün muğladan üniversteye gidip gelir.)


I hate leak meal. (Pırasa yemeğinden nefret ederim.)


She goes to the cinema once a week. ( O hafta da bir kez sinemaya gider.)


Which drinks do you prefer? (Hangi içeceği tercih edersin?)


They don’t watch tv Every day. (Onlar her gün televizyon izlemezler.)


She wants to drink cola. (O kola içmek ister.)


John reads newspaper every morning. ( John her sabah gazete okur.)


I don’t read newspaper. (Ben gazete okumam.)


What do you want to drink? (Ne içmek istersin? )


Do you remember the first time we met? (İlk buluşmamızı hatırlıyor musun?)


I look up the meanings of the words in a dictionary. (Ben kelimelerin anlamlarını sözlükten arar bulurum.)


I look after a child every year. (Her yıl bir çocuğun bakımını üstlenirim.)


I drink three cups of tea every day. (Her gün 3 bardak çay içerim.)


I like long haul flight. (Ben uzun uçak yolculuğunu severim.)


He drinks milk every morning. O her sabah süt içer.

Mary writes two letters every week. Mary her hafta 2 mektup yazar.


Jack reads a book every night. Jack her gece kitap okur.


My father watches TV every night. Babam her aksam TV seyreder.


David listens to the radio every day. David her gün radyo dinler.


Beşten, üç çıkarsa kaç kalır?
Geri
Top