Ilıman ülkelerde çaydan sonra en çok tüketilen alkolsüz içki olan kahve bir tropikal bölge ürünüdür. Kuzeydoğu afrika kökenli olan ve bu çevrede yabani olarak da yetişen kahve ağacı , yanlız meyvelerinden yararlanılan 5 7 m boyunda bir ağaçtır.
Kahve ağacının pek çok türü vardır ; ama başlıca iki türü tarım bitkisi olarak yetiştirilir : arabika ( coffea arabica) ve robusta ( C. canephora ) . İlkinin üretim alanı Güney ve Orta Amerika ve bir ölçüde Afrikadır ( Kenya ve Kamerun ). İkinci tür daha fazla yağmur ve daha yüksek sıcaklık ister ve hem Asyada hem Afrikada yetiştirilir. Yanlız bu iki tür , yani , arabika ve rabusta dünya kahve üretiminin yüzde 90′ını sağlar. Kafeini daha çok ve pazarı daha geniş olan rabusta, gittikçe artan bir taleple karşılaştığı halde , arabika ( yüzde 0,8 1,6 kafein ) hala en çok tüketilen kahvedir. Diğer kahve türlerinin ( C. liberica , C. abeokutae , C. exelsa ) tüketimdeki yeri çok mütevazidir.
Kahvenin tanınması ve Dünyaya yayılması
Afrikada uzun zamandan beri bilinen ve önceden yiyecek olarak kullanılan kahve , XV. yyın ilk yarısından bu yana, içecek halinde tüketilir oldu. XVI. yyin başlarında , Doğu Akdeniz Bölgesinde ve İranda yaygınlaştı.
Yüzyıllar boyunca Arabistan Yarımadası kahve üretim tekelini elinde tutacaktır. XVI. yy da , Yemen gene başlıca üreticidir. Müslüman aleminde kahvehaneler bu devirde çoğalmıştır. Kahvenin yayılmasının başlıca nedenleride vardır ; Yemenli sufiler dinsel ayin sırasında uyanık kalmak için kahve içiyorlardı.
XVII. yyda , Avrupalılar , Doğu yolculukları sırasında bu içkiyle tanıştılar. Önce seçkin aydınların içkisi olan kahve , zamanla salonlara ve saraylara girdi. Araplarda olduğu gibi kahve içilmesi , Avrupada da kahvehanelerin açılmasına yol açtı : belki , 1645′te Venedikte , sonra 1686′da Pariste.
Ta ki 1616′da , Amsterdam Botanik Bahçesinde , önemli gözlem konusu olarak bir kahve ağacı bulunuyordu . XVII. yyın sonlarına doğru Hollandalılar , kahve ağacını ilk defa Asyadaki topraklarına götürüp diktiler. Hollanda Doğu Hindistan Kumpanyası kahve üretimini Caca da ve Seylanda geliştirdi, sonra Hollanda Guyamasında ( bugunkü Srinam ) başlattı. Ama kahvenin geleceği Asyada belirlenmedi: Avrupalıların giderek daha çok tükettikleri tropikal ürünleri ucuza üretmek isteyen Hollandalılar , Fransızlar ve İngilizler , Karaiplerde küçük kahve tarımı işletmeleri kurdular ve böylece , zenci köle ticaretini teşvik ettiler. 1723 te , Guyana dan getirilen fidanlarla Brezilyada kahve yetiştirilmeye başlandı. Aynı yıl İngilizler kahveyi Jamaikaya , İspanyollar Filipinlere soktular. Paris Botanik Bahçesi Amsterdamdan bir kahve fidanı edindi; Fransızlar bunu çoğalttıktan sonra kahve tarımını Antillere soktular. Bir süre sonra , Küba , komşu Santa Domingodan kahve tohumu edinerek üretime başladı ve XVII. yyda , Brezilya , Guyana ve Jamaikanın önüne geçerek Amerikanın birinci üreticisi oldu. Kahvenin üretiminde ve pazarlanmasında yeni bir evrenin açılması için , Latin Amerika ülkelerinin bağımsızlıllarını kazanmasını beklemek gerekti.