• Merhaba Ziyaretçi.
    "Hoşgeldin sonbahar "
    konulu resim yarışması başladı. İlgili konuya BURADAN ulaşabilirsiniz. Sizi de beğendiğiniz 2 resmi oylamanız için bekliyoruz...

Kardan Kalpler Vadisi'nin Yılbaşı Macerası

yesim434

Hırçın Karadeniz Kızı Biricik Yeşim
AdminE
Bu Ayın Lideri
Karların bembeyaz bir örtü gibi her yeri kapladığı, minik parıltıların havada dans ettiği bir diyar vardı. Bu diyara Kardan Kalpler Vadisi derlerdi. Vadinin ortasında, yedi renkli buzdan yapılmış bir şato yükselirdi. Şatonun tepesinde, yıldızlara göz kırpan kocaman bir yılbaşı ağacı, dallarını ışıl ışıl süslemelerle bezerdi.

Vadi sakinleri, sevimli ayıcıklar, neşeli sincaplar, yanakları kıpkırmızı tavşanlar ve daha niceleri, yılbaşını dört gözle beklerlerdi. Özellikle de kızak kayma günü, onların en sevdiği gündü. Bu yıl, kızak kayma macerası için bambaşka bir hazırlık yapılmıştı.

Hikayemizin kahramanı, minik bir kızak olan Kıpırcık, o güne kadar hiç bu kadar heyecanlanmamıştı. Kıpırcık, diğer kızakların aksine rengarenk bir kalbi ve pırıl pırıl tekerlekleri olan, özel bir kızaktı. Onu bu kadar heyecanlandıran şey ise, o gün Kardan Kalpler Vadisi'nin en yüksek tepesinden kayacak olmalarıydı!

Yılbaşı sabahı, tüm vadi halkı, renkli atkıları, ponponlu şapkaları ve sıcacık eldivenleriyle buzdan şatonun önünde toplandı. Şatonun kapıları ardına kadar açıldı ve sevimli geyikler, uzun bir ip çekerek, kızakları tepeye çıkarmaya başladılar. Kıpırcık, heyecanla sırasını beklerken kalbi küt küt atıyordu.

Tepenin zirvesine ulaştıklarında, nefesleri kesildi. Vadi, aşağıda minicik bir oyuncak kasabası gibi görünüyordu. Her yerden kahkahalar yükseliyor, minik kalpler heyecanla çarpıyordu. En önde, cesur kızak Kancabaş duruyordu. Kancabaş, her zaman en hızlı kayan kızaktı. Kıpırcık biraz tedirgindi ama içinde bir umut ışığı da yanıyordu.

"Hazır mıyız?" diye bağırdı Kardan Adam Şef, elindeki bayrağı sallayarak.

"Hazırız!" diye hep bir ağızdan cevap verdi vadi halkı.

Bayrak indi ve kızaklar hızla aşağı doğru kaymaya başladılar. Kancabaş rüzgar gibiydi, önde gidiyor ve etrafına kar tozu saçıyordu. Kıpırcık da bütün gücüyle kayıyordu. Kalbi, her seferinde daha hızlı atıyor, tekerlekleri heyecanla dönüyordu.

Kayarken, diğer kızaklar birbirleriyle yarışırcasına hızlanıyordu. Ama Kıpırcık, birden başka bir şey fark etti. Kaydıkları yolda, ufak bir kar topağı yuvarlanıyor ve büyüyerek kocaman bir çığa dönüşüyordu.

"Çığ! Dikkat edin!" diye bağırdı Kıpırcık, olanca sesiyle.

Herkes telaşla durdu. Çığ, hızla aşağıya doğru yuvarlanıyordu. Vadi sakinleri korkuyla birbirlerine baktı. Ne yapacaklarını bilemiyorlardı. Kıpırcık, kalbi hızla atmasına rağmen, bir plan yaptı.

"Ben o çığı durdurabilirim!" dedi.

"Nasıl?" diye sordu, şaşkınlıkla herkes.

Kıpırcık, bütün gücünü toplayıp hızlandı ve çığın önüne geçerek, kalbinin gücüyle çığa doğru eğildi. Kalbinden çıkan sevgi enerjisi, çığı yavaşlatmaya başladı. Kıpırcık daha da hızlandı ve kalbinden çıkan enerji, çığı tamamen durdurmayı başardı!

Vadi sakinleri, Kıpırcık'a minnettar gözlerle bakıyordu. Onu alkışlarla kutladılar. O gün, Kardan Kalpler Vadisi'nin en yüksek tepesinde kayan en hızlı kızak Kancabaş değil, cesur kalbiyle çığı durduran Kıpırcık olmuştu.

O günden sonra, Kıpırcık'ın kalbi daha da parladı. Herkes onun cesaretini ve iyiliğini konuşuyordu. Yılbaşı gecesi, vadi sakinleri şöminenin etrafında toplandı ve Kıpırcık'ın kahramanlık hikayesini dinlediler. O günden sonra, her yıl yılbaşı geldiğinde, Kıpırcık'ın adı sevgiyle anılır oldu.

Kıpırcık, yılbaşı ağacının altında, kalbinden geçen tüm sevgiyi vadi sakinleriyle paylaştı ve o günden sonra, Kardan Kalpler Vadisi'nde yılbaşı kutlamaları daha da coşkulu geçti. Çünkü herkes biliyordu ki, en büyük maceralar, cesaret ve sevgiyle kazanılır. Ve o yılbaşında, Kıpırcık sayesinde vadi sakinleri, karların altında bile kalplerinin ne kadar sıcak olduğunu bir kez daha anlamışlardı.
 

Kıpırcık'ın Yılbaşı Kızak Macerası


O yılbaşından sonra, Kıpırcık Kardan Kalpler Vadisi'nde bir kahraman olarak anılıyordu. Cesareti ve kalbinin sıcaklığı, herkesin yüzünü güldürüyordu. Ancak, yeni yılın yaklaşmasıyla birlikte, vadide tuhaf bir sessizlik hüküm sürmeye başlamıştı. Yılbaşı ağacının tepesinde parıldayan yıldız, o yıl kaybolmuştu!

Vadi sakinleri, yıldızın kaybolmasına çok üzülmüştü. Çünkü yıldız, onların yılbaşı neşesinin ve umudunun sembolüydü. Şatonun etrafında toplanıp, yıldızı nasıl bulacaklarını düşünüyorlardı. Kıpırcık, onların üzüntüsünü görünce kalbi sızladı ve harekete geçmeye karar verdi.

"Yıldızı bulacağız! Ben onu bulmaya gideceğim!" dedi Kıpırcık, kararlı bir sesle.

Diğer kızaklar ve vadi sakinleri, Kıpırcık'a destek verdi. Hep birlikte, kayıp yıldızın izini sürmek için yola çıktılar. Geyikler, kızakları çekerken, sincaplar ağaçların üzerinde, tavşanlar karların içinde iz arıyorlardı.

İlk durakları, Buzlu Göl'ün kenarı oldu. Gölün buz tutmuş yüzeyinde, tuhaf izler vardı. Ayıcık Boris, "Bu izler, yıldızın kaydığı geceki rüzgarın izleri olabilir," dedi. Kıpırcık, izleri takip ederek, gölün karşısındaki Kar Tüneli'ne ulaştı.

Kar Tüneli, karanlık ve gizemliydi. İçeride, soğuk rüzgarlar esiyor, garip sesler duyuluyordu. Ama Kıpırcık, yılbaşı yıldızını bulma kararlılığıyla, korkusuzca tünele girdi. Diğer kızaklar da onu takip etti. Tünelin içinde ilerlerken, küçük parıltılar gördüler. Parıltılar, onları tünelin sonunda, gizli bir mağaraya götürdü.

Mağaranın içinde, yedi renkli kristaller parlıyordu. Mağaranın ortasında ise, küçük bir kuşun kanatlarında, kayıp yılbaşı yıldızı duruyordu. Kuş, yaralıydı ve kanadı kırılmıştı.

Kıpırcık, hemen kuşun yanına gitti. Kalbinden çıkan sevgi enerjisiyle, kuşun yaralı kanadını iyileştirmeye çalıştı. Diğer kızaklar da yardım etti. Birlikte, kuşu sarıp sarmaladılar ve ona sıcaklık verdiler. Kuş, iyileşmeye başlayınca, kanatlarını çırptı ve yıldız havaya yükseldi.

Yıldız, gökyüzüne doğru yükselirken, tüm mağarayı aydınlattı. Yıldız, sanki geri geldiği için mutluymuş gibi parıldıyordu. Vadi sakinleri, yıldızı tekrar gördüklerine çok sevindiler.

Kuş, kanatlarını çırparak yıldızın etrafında döndü. Kıpırcık, kuşa teşekkür etti ve kuş, gökyüzüne doğru uçup gitti. Kıpırcık ve arkadaşları, yıldızla birlikte, geri döndüler.

Yılbaşı ağacının tepesine yerleştirilen yıldız, her zamankinden daha parlak bir şekilde parlıyordu. Vadi sakinleri, Kıpırcık'ı omuzlarına alıp kutladılar. Kıpırcık, o yıl, sadece bir kahraman olarak değil, aynı zamanda bir yıldız kurtarıcısı olarak da anıldı.

Yılbaşı gecesi, herkes şöminenin etrafında toplandı. Kıpırcık, yaşadıkları macerayı anlattı. Herkes, onun cesaretine ve sevgisine hayran kaldı. Kardan Kalpler Vadisi'nin yılbaşı kutlamaları, o yıl, yıldızın geri dönüşüyle birlikte daha da neşeli geçti.

Kıpırcık, yeni yılın umutlarını ve sevgisini, kalbinde hissediyordu. Çünkü biliyordu ki, yılbaşı sadece hediyelerle değil, birbirimize duyduğumuz sevgi ve iyilikle de kutlanırdı. Ve o yıl, Kıpırcık sayesinde herkes, kalplerindeki yıldızın ne kadar parlak olduğunu bir kez daha hatırlamıştı. O günden sonra, Kıpırcık, her yılbaşı, yıldızları korumaya ve vadi sakinlerine umut dağıtmaya devam etti.
 
Geri
Top