Koşutçuluk (Paralelizm)
Ruhsal olaylarla bedensel olayların birbirlerini etkilemeden karşıladıklarını ileri süren ruhbilim görüşü. Paralelizm, koşutçuluk anlamında kullanıldığı gibi, koşutluk (paralellik) anlamında da kullanılır. Koşutluk kuramı, ruhbilimde, her ruh olayının bir beden olayını ya doğrudan ya da ters yönden karşıladığını ileri sürer, ne var ki bu iki olay, birbirlerini etkilemeden birbirlerini karşılarlar. Kant'a göre ruh ve beden ontolojik bakımdan birbirlerinin aynıdır.
Spinoza'ya göre düşüncelerin düzeni ve bağlantısı, nesnelerin düzeni ve bağlantısıyla koşuttur. Max Scheler'e göre de insan psikofizik bir varlıktır. Örneğin bir yemeği yediğimizi düşlesek o yemeği gerçekten yiyormuşuz gibi ağzımız sulanır. Ölüm, bir heyecan şokundan olabildiği gibi, bir tabanca kurşunundan da olabilir. Cinsel duygular, bir resme bakmakla da, bir ilaç yutmakla da güçlenir.
En yüksek ruhsal fonksiyonlar bile bedensel fonksiyonlarla koşutturlar ve fizyolojik bir paralelizmden kurtulamazlar. Her bedensel olayı bir ruhsal olay ve her ruhsal olayı da bir bedensel olay karşılar. Bu koşutluk, sadece insanlarda değil, bütün canlılarda gerçekleşir. Koşutçuluk, idealist bir öğretidir ve idealizmdin yanılgılarını taşır. Pavlov deneyleriyle çürütülmüştür
Ruhsal olaylarla bedensel olayların birbirlerini etkilemeden karşıladıklarını ileri süren ruhbilim görüşü. Paralelizm, koşutçuluk anlamında kullanıldığı gibi, koşutluk (paralellik) anlamında da kullanılır. Koşutluk kuramı, ruhbilimde, her ruh olayının bir beden olayını ya doğrudan ya da ters yönden karşıladığını ileri sürer, ne var ki bu iki olay, birbirlerini etkilemeden birbirlerini karşılarlar. Kant'a göre ruh ve beden ontolojik bakımdan birbirlerinin aynıdır.
Spinoza'ya göre düşüncelerin düzeni ve bağlantısı, nesnelerin düzeni ve bağlantısıyla koşuttur. Max Scheler'e göre de insan psikofizik bir varlıktır. Örneğin bir yemeği yediğimizi düşlesek o yemeği gerçekten yiyormuşuz gibi ağzımız sulanır. Ölüm, bir heyecan şokundan olabildiği gibi, bir tabanca kurşunundan da olabilir. Cinsel duygular, bir resme bakmakla da, bir ilaç yutmakla da güçlenir.
En yüksek ruhsal fonksiyonlar bile bedensel fonksiyonlarla koşutturlar ve fizyolojik bir paralelizmden kurtulamazlar. Her bedensel olayı bir ruhsal olay ve her ruhsal olayı da bir bedensel olay karşılar. Bu koşutluk, sadece insanlarda değil, bütün canlılarda gerçekleşir. Koşutçuluk, idealist bir öğretidir ve idealizmdin yanılgılarını taşır. Pavlov deneyleriyle çürütülmüştür