Ey nefsi
hasbi olan can
Ne vakit sinende ki
burukluğu hissetsem içim titrer
Masumiyet
ne kadar yakışıyor sana,
adeta cezbetmek için fırsat kolluyor
En sönük
ve lal olmuş hislerimi
kapçılayıp, gözlerimden
sessizce kadreleri bıraktırıyor
Yetim ve
garip aramaya ne hacet
Yüreği vurgun yiyen o kadar
çok ki etrafımda, içim yanıyor
İbretle
temaşa etmem yetmiyor, sual
etmek istesemde hal mütereddit kalıyor
İşte
o zaman acabalar
izanımda yine artıyor, bir lahza
olsun deva için kalbim can atıyor
Ne vakit
teşebbüs etmek istesem
Bir nebze olsun çekingenliğin
yıldıran esaretinden kurtulsam
Bir selamla
başlasam ve içini burkan, sabırda
daim kılan, umutlarını kıranı bulsam
Yarım
asrı geçkin sefilliğimle
ilaç olmak için vesileler arasam
ve mahzunluğunu unuttursam
Ne hikmetse
sende çekiniyorsun
Nazarlarını gizliyorsun,ah u zar
ettiren hicranına sımsıkı kapanıyorsun
Sanki deva
olamıyacağımı sessizce zerkedip,
bin hüzün içinde nefeslenmeye başlıyorsun
İnsanız,
samimiyet ikliminde konuşmalıyız,
sadakati kata bırakmamalıyız,
kuşku ve zandan kaçınmalıyız
Kim ne yapar
ve davranırsa hesabidir
Mizan evvelemirin haşyetinden
kal eden en ibretli sebeptir
Şirazesi kaybolan
can nasıl bir mütmainlik içindedir,
taklit elbette değersiz ve mesnetsizdir
Tafsili olmak
için muhakeme gerekli,
eminlik adına akıl ve irade
vicdanın kitabından beslenmeli
Milliyetinden
bihaber nefes sefildir
Mazisini
öreten değer süret-i nedendir,
redd-i miras ne kadar kerihtir
Ruhun
lisanını öğrenmelisin
ve kalbinin nazargah olduğunu
bilmelisin, yeise düşmezsin
Hakkı
her zaman gözeten
ve nefsinin hesabını yapan
bir ihsan içinde vuslatı gaye edinmelisin
Kitabından
korkan ve tazim için saklayan
Meramını merak etmeden, ruh ve
yürek adına çaka satan kim varsa dikkat et
Maraz
nefsi hazdır, kalp
lekeden çekinen ummandır,
vicdanın her bakımdan duru olmalıdır
Yar derken
hevese bürünme,
aşkı zikrederken nefsine imrenme,
ne derler için heba olmak için serilme
Mustafa CİLASUN