Herkülün birinci görevinde öldürdüğü, postuna demir, bronz ya da taş işlemeyen Nemea aslanıdır. Bir meteor şeklinde Aydan Dünyaya indiğine ve Korint bölgesine dehşet saçtığı anlatılmıştır. Bu aslan o kadar iyi biliniyordur ki Herkül, onun iki girişi olan inini bulmakta zorlanmaz. Aslanın kalbine attığı ok postundan sekip yere düşse de hayvanı korkutur ve inine kaçırtır. Bir girişi taşlarla kapattıktan sonra diğerinden içeri girerek bu sefer topuzunu aslanın kafasına indirir. Topuz kırılsa da aslan sadece vuruşun şiddetinden sersemlemiştir. Silahlarıyla hayvanı öldüremeyeceğini anlayan Herkül onu boğar ve derisini yüzerek zırh olarak kullanır.
Aslan eski çağlarda gücün sembolüydü. M.Ö. 3000li yıllara ait heykellerde, eski sembol olan boğanın yerine aslanın kullanılmaya başladığı görülmektedir. Krallar, yanlarında şaha kalkmış bir aslanla betimlenmeye başlamışlardır.
Mısırlılar, yaradılıştan sonra Güneşin ilk kez Leo takımyıldızında yer alan Denebolanın hemen yanından doğduğuna inanıyorlardı. Yaz gündönümü ve Nilin taşma zamanlarında görülmeye başladığı için de gökyüzündeki kutsal şekillerden bir tanesiydi.
Kildaniler de yaz gündönümünde güneşin gökyüzünün bu bölümünde bulunması dolayısıyla Leoyu Güneş ile ilişkilendirmişlerdi.
Regulus yıldızının cennetin bekçiliğini yaptığına inanılıyordu.