Mustafa Yarın Vizyonda

kelebek

-ütopik-
V.I.P

Gazeteci-yazar Can Dündar ve ekibinin ulu önder Mustafa Kemal Atatürk'ün hayatını sinema diliyle anlattığı "Mustafa" adlı belgesel film, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nda vizyona giriyor. 15 yıldır Atatürk belgeselleri yapan Can Dündar'ın ilk film deneyimi olan "Mustafa" adlı belgesel filmin, izleyiciyi özellikle de yeni nesli Atatürk'ü yeniden keşfe davet ettiği belirtiliyor.
 
İzlemeyi çok isterdim, neyse artık başka bahara kaldı şimdilik. İzleyenler yorumlarını yaparlar ben de okurum :)
 
Bugün Cumhuriyeti'nin 85. yaşını kutlarken, aklımıza hep O geliyor ve göz pınarlarının bağı çözülüyor...

Bugün Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’nin 85’inci yıldönümü kutlanıyor. Türkiye bugün Ata’sını anarken O’nun çocukluğunu, aşklarını, hüzünlerini, dostluğunu beyazperde de yaşayacak...

Farklı bir Atatürk, resmi tarihin anlatmadığı yönleriyle bir önder.. Sıradışı ve insani bakışla ilk cumhurbaşkanımız... Can Dündar, aylar süren çalışma sonucu, Mustafa filmini ortaya çıkardı. Filmin Antalya Film Festivali’nden sonra İstanbul ve Ankara’daki ilk gösetirimi hararetli tartışmalara yol açtı... Bugün Cumhuriyet’in 85’inci yıldönümünde Türkiye bu filmle buluşacak. VATAN, filmdeki önemli ayrıntıları, ilk kez gün ışığına çıkan belgeleri ve tartışma yaratan bölümleri sizler için derledi...

Çevresinde kimse kalmadı, yalnız öldü

Filmin tartışmalı bir yanı da Atatürk’ün son yıllarını “yalnız ve mutsuz” geçirdiğine ilişkin bölüm oldu. Atatürk’ün Çankaya Köşkü’nde içki sofrasında ağırladığı isimlerin birer birer azaldığı belirtiliyor. İzmir suikastinden sonra yakın arkadaşlarından koptuğu ve yalnızlaştığı öne sürülüyor. “Devrimin önce evlatlarını yediği’yorumu yapılıp Dolmabahçe Sarayı ve Savanora’da büyük dram yaşadığı kaydediliyor. Ata’nın manevi kızı Ülkü Adatepe ise buna karşı çıkarak, şöyel deiyor: ” Evet filmi çok beğendim, çekimler çok güzel. Ama Atatürk yalnız değildi. Mileti onu hiç yalnız bırakmadı. Bunu biraz tuhaf karşıladım “ diyor.

Günde bir büyük rakı, 3 paket sigara

Ata’nın Çankaya yıllarında kurduğu sofralar da filmde yer alıyor. Rakı içmeyi çok seven Cumhurbaşkanının geç saatlere kadar bir büyük rakıyı bitirdiği anlatılıyor. Nedenini soranlara Atatürk, “Gövdem bu kafayı kaldıramıyor. Çok yoğun düşüncelerle dolu. İçince rahatlıyorum” diyor. Günde 15 kahve ve 3 paket sigara içtiği de belirtiliyor.

‘Cahillerin seviyesine inmem...’

Atatürk’ün öğrencilik yıllarına ait günlüğünde gerçekleştireceği devrimlerle ilgili ipuçlar verdiği belirtiliyor. O satırlar: “Elime kudret geçerse, bir günde darbeyle sosyal hayatı değiştiririm. Neden ben bu kadar yıllık bir yükseköğrenim gördükten, uygar yaşamı, toplumu inceledikten ve özgürlüğü elde etmek için hayatımı harcadıktan sonra cahillerin seviyesine ineyim. Onları kendi seviyeme çıkarırım. Ben onlara değil onlar bana benzesin.”

Türk Tarih Kurumu Eski Başkanı Yusuf Halaçoğlu: Atatürk hiçbir zaman yalnız değildi

Atatürk’ün bir takım insani açılardan, askeri ve bilinen yönlerinin dışında sunulması doğru bir şey. Ancak Can Dündar, hangi kaynaklara ulaşarak onun yalnız olduğuna dair bir kanaat sergiledi bilmiyorum. Atatürk, yalnız değildi. Etrafındaki çoğu kişiyle gayet yakındı. Bazı endişeleri vardı. Mesela orman çiftlikleriyle ilgili birtakım çekişmeleri vardı. Dolmabahçe’de son zamanlarında yalnız olmasıyla ilgili olarak şunu söyleyebiliriz Ankara yönetim merkezi, kendisi ise İstanbul’da. Sürekli başında insanlar doktorlar var. O tarihte yoğun bakım sistemi yoktu. Yanına kimse alınmaz ki! Hastalığı, uzun sürmüş değil ki. Ankara’nın tümüyle İstanbul’a dönmesi mi bekleniyordu. Böyle şey mümkün olabilir mi? Talimatlarını verdikten sonra mesele bitiyordu.
 
Atatürk'ün hayatını anlatan Mustafa adlı filme ilk tepki Ata'nn manevi kızı Ülkü'den...

Can Dündar'ın yorumladığı Mustafa'ya, Ata'nın manevi kızı Ülkü Adatepe'den itiraz geldi. Adatepe, "Filmin başı iyi ancak sonrasında Ata iş yapmayan, üzgün, yalnız rakı içen biri olarak gösterilmiş" dedi.

Atatürk'ün askeri, siyasal ve insani yönlerini anlatan Can Dündar'ın yazıp yönettiği ve müziklerini Goran Bregovic’in bestelediği 'Mustafa' filminin galası önceki gün Dolmabahçe Sarayı'nda yapıldı. Film bugün yani Cumhuriyet'in 85'inci yılında 193 kopya ile vizyona giriyor. Siyaset, iş ve sanat dünyasını bir araya getiren gala büyük ilgi gördü. Davette Ata'nın manevi kızı Ülkü Adatepe'nin sözleri damgasını vurdu. Filmi izledikten sonra Adatepe şöyle konuştu:

"Bu belgesel hazırlanırken benimle hiç fikir alışverişi yapılmadı. Filmin başı güzel olmuş. Ancak ikinci yarısında hoş olmayan yerler var. Atatürk, çok fazla boş, hiçbir şey yapmıyor, çok üzgün olarak anlatılmış. Atatürk çok üzgün değildi. O çok mutluydu. İnkılaplarını yapıyordu, yazılar yazıyordu, kitaplar okuyordu. Her akşam bir büyük rakıyı içiyor diye anlatılmış. Yok böyle şey. Ayrıca öyle gösterildiği gibi de yalnız ölmedi." Filmin yapımcısı Can Dündar ise, filmin özünün röportajlara dayalı olmadığını, tamamıyla yazılı belgelere dayalı bir film yapmaya çalıştıklarını belirtti. Dündar, tanıklıklara dayalı bir film yapması durumunda Ülkü Adatepe'nin de kapısını çalacağını dile getirdi.
 
bence dikkatle izlenmeli ve iyi yorumlanmalı.Yapılan yorumlara göre çok hassas dönemde olduğumuz bir konu hakkında Atamızın özerklik görüşüne yer verilmiş.Henüz izlemedim ama dinlediklerime göre zamanlamanın doğru olmadığı kanaatindeyim.Dilerim yanlış yorumlanmıştır.Aksi takdirde birileri Atamızı kendi yanında göstererek seslerini yükselteceklerdir.Şöyle bir işten de olumsuzluk olmadan çıkabilsek.Herşeyin hayırlısı...
 
Arkadaşlar izleyen var mı filmi.Gerçek yorumlara ihtiyacım var.Yapılan değerlendirmelerden sonra öğrencilerimi filme götürme fikrimden vaz geçtim.Ne dersiniz.Ben izleyeceğim ama çocuklar için ne yapmalıyım?
 
Benim de hevesim kaçtı ama acaba olay neden bu boyuta ulaştı? neden bu şekilde ele alındı diye de merak etmiyor değilim.Kendim izleyip değerlendirmeliyim.İzleyenler görüşlerini belirtirse çok iyi olur
 
ben izledim çok güzeldi. harika ötesi bir film.saygım ve hayranlığım bir kat daha arttı herkesin kendinden bulacağı çok sahneler var. tanrı değil bir insandı ama küçük yanlışlar olduğu söyleniyor ama her fim de seslendirenin sesinden kaynaklanan bir taraflılık vardır % 100 tarafsız olamaz hiç bir eser. Atatrükü aciz değil tam bir insan olarak gösteriyor. bence çok cesur ve zeki ileriyi gören birisiymiş.
 
Geri
Top