Aşçılık son zamanların yükselen mesleklerinden biri. Kadın erkek bir çok insan özel kurslara binlerce lira döküp işi kapmaya çalışıyor. Önemlice bir kısmının isteği profesyonel aşçı olmaktan çok, etkileyici bir özellik edinmek. Ne de olsa kadının da erkeğin de kalbine giden yol, mideden geçiyor. Ama kimisinin de buna doğal bir yeteneği var. Birazcık itina ve cilayla içimizdeki aşçıyı uyandırmak bedava yollardan da mümkün. Merak ediyor musunuz içinizdeki aşçının nasıl biri olduğunu. Teste buyur ediyor, bilimsel bir lezzetimiz olmadığını tekrarlıyoruz.
Geleneksel
Zor yemeklerin insanısınız. Girdiğiniz zaman mutfağa saatlerce çıkmayabilirsiniz. Bir başka özelliğiniz de araştırmacılığınız. Yenilikleri değil, en eski olanı, bir yemeğin orijinal olarak nasıl yapıldığını bilmek, tarihsel tadını keşfetmek istiyorsunuz. Ölçüler, malzemeler sizin için dogmalar gibi. Onlara dokunmak, lezzetleri birbirine karıştırmak istemiyorsunuz. Bir yemeği siz yaptığınızda gerçek lezzetinin ne olduğunu anlıyor insan. Yaratıcılığı daha çok servis aşamasında gösteriyorsunuz. Bu anlamıyla ansiklopedistleri andırdığınız kaçınılmaz. Size elinize sağlık derken, şanslı misafirlerinize afiyet diliyoruz
-
Gelenekler bu konuda önemli tabiki ama içinde ne olduğunu bilmediğim bir şeyi asla yemem.
Yemeklerin her türlü şeyini araştırmayı soruşturmayıda severim.
Deneysel
Sizin için mutfak bir tür kimya laboratuarı gibi. Her türlü malzemenin birbiriyle ne tür etkileşimler gösterebileceğini merak ediyor, sadece tatmakla kalmıyor, başkalarına da denetiyorsunuz. Bir yemeği üst üste iki kez yapmak canınızı sıkıyor. Her seferinde yeni bir şey yapmak, başka bir lezzet eklemek istiyorsunuz. Dünyanın bütün mutfaklarından haberdar olma eğilimindesiniz. Tek şanssızlığınız ağız tadının muhafazakarlığı. Maalesef arada bir mutfağınızda denetimden çıkmış lezzet patlamaları olabiliyor. Kimi zaman bu patlamalar insanları uçururken, kimi zaman yemeğinizin yalnızca “ilginç bir lezzet” tanımlamasına sıkışmasına neden oluyor. Mutfakta bir miktar daha tutucu olmak çabalarınızın saadete dönüşmesini sağlayabilir.
Geleneksel
Zor yemeklerin insanısınız. Girdiğiniz zaman mutfağa saatlerce çıkmayabilirsiniz. Bir başka özelliğiniz de araştırmacılığınız. Yenilikleri değil, en eski olanı, bir yemeğin orijinal olarak nasıl yapıldığını bilmek, tarihsel tadını keşfetmek istiyorsunuz. Ölçüler, malzemeler sizin için dogmalar gibi. Onlara dokunmak, lezzetleri birbirine karıştırmak istemiyorsunuz. Bir yemeği siz yaptığınızda gerçek lezzetinin ne olduğunu anlıyor insan. Yaratıcılığı daha çok servis aşamasında gösteriyorsunuz. Bu anlamıyla ansiklopedistleri andırdığınız kaçınılmaz. Size elinize sağlık derken, şanslı misafirlerinize afiyet diliyoruz
Geleneksel
Zor yemeklerin insanısınız. Girdiğiniz zaman mutfağa saatlerce çıkmayabilirsiniz. Bir başka özelliğiniz de araştırmacılığınız. Yenilikleri değil, en eski olanı, bir yemeğin orijinal olarak nasıl yapıldığını bilmek, tarihsel tadını keşfetmek istiyorsunuz. Ölçüler, malzemeler sizin için dogmalar gibi. Onlara dokunmak, lezzetleri birbirine karıştırmak istemiyorsunuz. Bir yemeği siz yaptığınızda gerçek lezzetinin ne olduğunu anlıyor insan. Yaratıcılığı daha çok servis aşamasında gösteriyorsunuz. Bu anlamıyla ansiklopedistleri andırdığınız kaçınılmaz. Size elinize sağlık derken, şanslı misafirlerinize afiyet diliyoruz
Sizin için mutfak bir tür kimya laboratuarı gibi. Her türlü malzemenin birbiriyle ne tür etkileşimler gösterebileceğini merak ediyor, sadece tatmakla kalmıyor, başkalarına da denetiyorsunuz. Bir yemeği üst üste iki kez yapmak canınızı sıkıyor. Her seferinde yeni bir şey yapmak, başka bir lezzet eklemek istiyorsunuz. Dünyanın bütün mutfaklarından haberdar olma eğilimindesiniz. Tek şanssızlığınız ağız tadının muhafazakarlığı. Maalesef arada bir mutfağınızda denetimden çıkmış lezzet patlamaları olabiliyor. Kimi zaman bu patlamalar insanları uçururken, kimi zaman yemeğinizin yalnızca ilginç bir lezzet tanımlamasına sıkışmasına neden oluyor. Mutfakta bir miktar daha tutucu olmak çabalarınızın saadete dönüşmesini sağlayabilir.
