NEREDE ESKİ SÖZLENMELER
Anlatırlar ki bundan çok süreler önce, geçmiş yüzyıllarda, kızlarla oğlanlar şimdiki gibi arkadaşlık yapamazlarmış böyle kolayca. Nişanlanmak sözlenmek için çokça çabalamaları gerekirmiş.
Bir oğlan bir kıza göz koyar da onunla sözlenmek isterse, dağa çıkıp en iyi cins odun toplar, onların en kuru en yanıcı en tombul en nemsiz olanlarını seçer, bir katır yükü yükleyip kente iner, odunları kızın kapısına bırakırmış. Odunlar orada sabahtan akşama dek kalırmış. Kız odunları eve taşırsa, bu evet demek olurmuş. Böylece nişanlanmış sayılırlarmış. Şifresi buymuş.
Yok kız odunları almazsa, oğlan tüm yükü kaldırıp evden eve taşır, onu isteyen bir kız bulana dek sürdürürmüş bu çabayı.
Sonra nişanlılık gerçekleştiğinde oğlan bir sabanla bir boyunduruk yaparmış. Bu da onun becerikli olduğunu göstermek içinmiş.
Kız da oğlana bir pantolonla bir gömlek diker, böylece kadınlık görevlerini bildiğini belli edermiş. Oysa bugün evlenecek kızlar fasulye pişirmesini bile bilmiyorlar.
Anlatırlar ki bundan çok süreler önce, geçmiş yüzyıllarda, kızlarla oğlanlar şimdiki gibi arkadaşlık yapamazlarmış böyle kolayca. Nişanlanmak sözlenmek için çokça çabalamaları gerekirmiş.
Bir oğlan bir kıza göz koyar da onunla sözlenmek isterse, dağa çıkıp en iyi cins odun toplar, onların en kuru en yanıcı en tombul en nemsiz olanlarını seçer, bir katır yükü yükleyip kente iner, odunları kızın kapısına bırakırmış. Odunlar orada sabahtan akşama dek kalırmış. Kız odunları eve taşırsa, bu evet demek olurmuş. Böylece nişanlanmış sayılırlarmış. Şifresi buymuş.
Yok kız odunları almazsa, oğlan tüm yükü kaldırıp evden eve taşır, onu isteyen bir kız bulana dek sürdürürmüş bu çabayı.
Sonra nişanlılık gerçekleştiğinde oğlan bir sabanla bir boyunduruk yaparmış. Bu da onun becerikli olduğunu göstermek içinmiş.
Kız da oğlana bir pantolonla bir gömlek diker, böylece kadınlık görevlerini bildiğini belli edermiş. Oysa bugün evlenecek kızlar fasulye pişirmesini bile bilmiyorlar.
