• Merhaba Ziyaretçi.
    "Hoşgeldin sonbahar "
    konulu resim yarışması başladı. İlgili konuya BURADAN ulaşabilirsiniz. Sizi de beğendiğiniz 2 resmi oylamanız için bekliyoruz...

Nijerya İç Savaşı

ZeyNoO

V.I.P
V.I.P
Nijerya İç Savaşı

Nijerya İç Savaşı, diğer adıyla Biafra Savaşı, 6 Temmuz 1967-13 Ocak 1970 tarihleri arasında süren savaş. Nijerya'nın güneydoğu illerinin Biafra Cumhuriyeti adı altında ülkede ayrılmak istemesi sebebiyle çıkmıştır.

Sınır Tanımayan Doktorlar (Fransızca: Médecins Sans Frontières) örgütü, savaşın ardından 1971 yılında savaş sırasında kuşatılmış Biafra'da çalışmış Bernard Kouchner liderliğindeki Fransız doktorlar tarafından kurulmuştur.

250px-Nigeria_sm02.gif

Savaşın Sebepleri

Savaş, Nijerya'nın farklı grupları arasındaki ciddi ekonomik, etnik ve dinsel gerginliklerden doğmuştur. Diğer bir çok Afrika ülkesi gibi Nijerya da Avrupalı güçler tarafından yapay olarak bir araya getirilmişti. 1960'da İngiltere'den bağımsızlığını kazanan Nijerya'da 300'e yakın farklı etnik grup ve kabile bulunmaktadır.

Nijerya'yı oluşturan etnik grupların en büyüğü, kuzeyde yer alan çoğunluğu müslüman Hausa halkıdır. Bu grubu güneybatıda yerleşmiş yarı hıristiyan, yarı müslüman Yoruba halkı ve çoğunluğu hıristiyan Igbo halkı takip eder. Bağımsızlığın kazanıldığı dönemde Hausa ve Igbo siyasi partileri arasında kurulan muhafazakar koalisyon Nijerya'yı 1960-1966 yılları arasında yönetmiştir.[kaynak belirtilmeli] Bu koalisyon Yoruba partilerini içermemişti. Koalisyondan en karlı çıkan taraf ise Igbolardı, yeni kurulmuş ülkedeki en iyi iş kolları ve iş pozisyonlarını ele geçirmişlerdi.

Batılı Yorubalar merkez solda yer alan reformcu parti Hareket Grubu'nu (İngilizce:Action Group) destekliyordu. Bu parti kuzeyli muhafazakar müslüman blokça hoş karşılanmamaktaydı. Batıda muhafazakar Yorubalarca yapılan bir "saray darbesi", Yorubaların muhafazakar çizgide ikinci bir siyasi parti kurmasına sebep oldu. NNDP isimli bu parti kuzeyli Hausalarla bir koalisyon kurmaya hazırdı. Yeni oluşacak politik durum, Igbo hakimiyeti altındaki doğunun gücünü tehdit etmekte ve Igbo seçkinlerini bağımsızlık sonrası kazançlarını kaybetme riskiyle karşı karşıya bırakmaktaydı.

1965 seçimlerinde; kuzeyliler ve muhafazakar batılılarca desteklenen Nijerya Ulusal Müslümanlar Birliği (Nigerian National Alliance of the Muslim) ile doğulular ve ilerici batılılar tarafından desteklenen Birleşik İlerici Hıristiyan Birliği (United Progressive Grand Alliance of the Christian) arasında mücadele yaşandı.[kaynak belirtilmeli] Abubakar Tafawa Balewa etrafında kurulmuş kuzeyli ve batılıların birliği, geniş çaplı seçim hileleri olduğu iddiaları altında ezici bir zafer kazandı.

Askeri Darbe

Seçime hile karıştırıldığı iddiaları, çoğu binbaşı ve yüzbaşı rütbelerinde olan Igbo subayları tarafından 15 Ocak 1966'da düzenlenen darbenin en önemli sebeplerindendi. Bu darbe bir Igbo ve Nijerya Ordusu'nun başı olan General Johnson Aguiyi-Ironsi'nin başkan olarak kontrolü eline almasına ve Nijerya'nın ilk askeri yöneticisi olmasına yol açtı. Darbenin kendisi ise Ironsi'nin orduyu komploculara karşı yönlendirmesi sebebiyle başarısız oldu. Ironsi daha sonra askeri yönetimi yürürlüğe soktu, buna gerekçe olarak ise demokratik kurumların başarısız olduğunu ve bu kurumları savunduğu dönemde demokrasiye geri dönmeden önce bu kurumların düzenlenmesi ve tem izlenmesi gerektiğini söyledi. Darbe başarısız olmasına rağmen, biri hariç beş darbecinin hepsinin İgbo olması ve bir İgbo olan İronsi'nin Yoruba ve Hausa'lar yerine İgbo'ları terfi ettirmesi sebebiyle en çok İgbo halkı için yararlı olduğu düşünülür.[2] 29 Temmuz 1966'da Kuzeyliler bir karşı-darbe düzenlediler. Bu darbe yarbay Murtala Mohammed tarafından yönetiliyordu. Bu darbe ile Yarbay Yakubu Gowon yönetime geçti. Darbe ve karşı-darbe etnik gerilimleri tırmandırdı ve Eylül 1966'da Müslüman kuzeyde yaşayan Hıristiyan İgbo'ların kitleler halinde katledilmesine sebep oldu.

Nijer nehri deltasında, ülkenin güneydoğu ile güney bölgelerinde yer alan dar nehirler ve bataklıklarla kaplı alanda yüksek miktarda petrol bulunuğunun anlaşılması ile güneydoğu bölgelerinde bu petrol bölgesini kontrol altına alıp kendine yeterli ve daha zengin hale gelme fikri yükselişe geçti. Ancak doğuluların güçünün ellerinden alınması, birçok kişinin kuzey ve batıdakilerin petrol gelirlerini kendi bölgeleri için kullanacağı düşüncesine itti. Petrolün keşfinden önce Nijerya'nın zenginliğini sağlayan güneyde üretilen tarım ürünleri ve kuzeydeki mineral madenciliğiydi. Kuzey, 1965'e dek düşük seviyede de olsa Nijerya'dan ayrılma ve kendi gelirini bölge halkına sunmayı talep ediyordu. Bu talepler, güneydoğuda bulunan petrolün Nijerya'nın ana gelir kaynağı olacağının farkedilmesiyle dinmiş gibi göründü. Bu durum, İgbo'ların kuzeylilerin petrol ile kendi bölgelerine gelir sağlayacağı korkualrını pekiştirdi.

Ayrılma

30 Mayıs 1967'de İgbo hakimiyetindeki güneydoğunun askeri valisi Albay Odumegwu Ojukwu, kuzeylilerin katliamları ve seçim hilelerini belirterek güney parlamentosunun, Nijerya'nın güneydoğu kesiminin Biafra Cumhuriyeti adı altında ülkeden ayrılarak bağımsızlığını ilan ettiğini duyurdu. Avrupa ve dünyada büyük sempati görmesine rağmen, Biafra Cumhuriyeti sadece dört ülke tarafından tanındı.

Aburi, Gana'daki Aburi Girişimi de dahil olmak üzere yapılan bir çok barış girişimi sonuçsuz kaldı ve sıcak savaş gelişti. Ojukwu, Aburi Girişimi'nde federasyon yerine Nijerya'ya bağlı bir konfederasyon oluşturma üzerine anlaşma sağlamayı başardı, ancak daha sonra danışmanları bu anlaşmanın Gowon tarafından feshedildiğini bildirdiler. Bu durum Gowon ve Askeri Yönetim'in anlaşmalarına uymamaları olarak kabul edildi. Bu sırada danışmanları, Gowon'un Aburi'nin taleplerine politik olarak uygun son noktaya dek cevap verdiğini ve Aburi'nin fikirlerine uygun hareket ettiğinin farkındaydılar.

İç Savaş

Nijerya hükümeti,ayrılıkçı bölgeyi geri almak için askeri harekat başlattı. Savaş, 6 Temmuz 1967'de Nijerya Federal askerlerinin iki kolon halinde Biafra'ya doğru ilerlemesiyle başladı. Sağ kolon Nsukka kasabasına doğru ilerleyerek 14 Temmuz'da kasabayı ele geçirdi. Bu sırada sol kolon 12 Temmuz'da Garkem'i ele geçirmişti. Biafralılar ise 9 Temmuz'da kendi karşı hücumlarını başlatarak batıya ilerlemiş, Nijer nehrini geçerek Ortabatı Nijerya eyaletine ulaşmışlardı. Buradan sonra Biafra kuvvetleri Benin City'den geçerek 21 Ağustos'da eyalet sınırında, başkent Lagos'a sadece 215 km mesafede yer alan Ore'ye ulaşmışlardı. 22 Eylül'de Nijerya kuvvetlerinin Benin City'yi geri almasına rağmen, Biafralılar ana hedefleri olan en fazla sayıda Nijerya Federal askerini bölgeye bağlı tutmayı başarmışlardı. Bu bölgedeki çatışmalarda Biafralıları geri püskürtmek ve toprakları geri almak için Nijerya 2. Piyade Bölüğü'nden dört tabur çatışmıştır. Bu taburlar üç kez geri püskürtülmüş, Ekim ayında Nijer Nehri'ni geçmeye çalışırken de binlerce asker kaybetmişlerdir.
Nijerya kuvvetlerinin yeniden organize olmasının zaman almasına rağmen, Biafra kuvvetlerinin tekrar saldırmaya olan gönülsüzlüğü savaşın kaderini değiştirmiştir. Saldırıya geçmeyen; deniz, kara ve hava ablukası altında olan Biafra avantajını kaybetmiş, bu dönemde güç dengesi Nijeryalıların lehine değişmiştir.

İsveçli ekzantrik Kont Carl Gustaf von Rosen; savaş sırasında çeşitli MiniCOINs uçuşları yönetmiştir. Rosen'in Biafra Hava Kuvvetleri beş uçağa sahipti, üç İsveçli ve iki Biafralıdan oluşmaktaydı.

Niejryalılar, bir süre boyunca Biafra'yı kuşatarak savaşı yavaşlatmışlardır. Nijeryalılar Binbaşı Isaac Adaka Boro yönetimindeki amfibik çıkartma harekatı sonucu Nijer Deltası'nda yer alan Bonny, Okrika ve Port Harcourt 26 Temmuz'da ele geçirdiler. Ardından 18 Ekim'de Nijerya 3. Deniz Piyade Komando Bölüğü Calabar limanını ele geçirdi. Kuzeyde Biafra kuvvetleri ana bölgeleri olan İgbo bölgesine geri püskürtülmüş, Biafra'nın başkenti Enugu şehri 4 Ekim'de Nijerya 1. Piyade Bölüğü'ne bağlı kuvvetlerce ele geçirilmişti. Biafralılar temel İgbo bölgelerinde direnmeye devam etmişlerdi, ancak burada sonunda Nijerya kuvetleri tarafından kuşatıldılar.
 
Geri
Top