Mehmet Nuri Conker - (d. 1882, Selanik,ö. 11 Ocak 1937, Ankara
Doğum tarihi: 29 Eylül 1882, Selanik, Yunanistan
Ölüm tarihi ve yeri: 11 Ocak 1937, Ankara
Defnedildiği yer: Devlet Mezarlığı, Ankara
Eğitim: Manastır Askerî İdadisi
Hizmet yılları: 1902-1927
Muharebeler ve savaşlar: Trablusgarp Savaşı, Balkan Savaşları, I. Dünya Savaşı, Türk Kurtuluş Savaşı
Türk asker ve siyasetçi.
Kariyeri
1902'de Harbiye'yi, 1905'de Harp Akademisi'ni bitirdi. 1920 Haziran'ında Ankara'ya gelerek Kurtuluş Savaşı'na katıldı. Kendisine önce TBMM tarafından basın ve istihbarat müdürlüğü görevi, bir süre sonra da Ankara Bölge komutanlığı verildi. Kısa bir süre de Ankara valiliği yaptı. 1921 Mart ayı için de bazı satın alma işleri için Almanya'ya gönderildi; Eylül 1920, Mart 1921 tarihlerinde 41. Tümen komutanlığı ve aynı zaman da Adana Valiliği görevini yürüttü.
1921 yılında kendi isteğiyle emekli olmuştur. 1925-1927 yılları arasında Kütahya Milletvekilliği, 1932-35 yılları arasında da Gaziantep milletvekili olarak TBMM başkan vekilliği yaptı.
Atatürk ile arkadaşlığı
Atatürk'ün çocukluk ve silah arkadaşıdır. Atatürk, Nuri Conker'i çok severdi. Onunla şakalaşmaları, konuşmaları en samimî bir hava, içinde geçer ve birbirlerine senli benli hitap ederlerdi. Selânik'te mahalle arkadaşı, sonra Askeri Rüştiyede, Manastır İdadisinde, İstanbul Harbiye Mektebinde, Harp Akademisinde okul arkadaşlığı etmişlerdir. Hemen daima aynı yerlerde görev yapmışlardır. Bunlar sırasıyle şöyledir:
Selânik'te Üçüncü Ordu,
Hareket Ordusu, Arnavutluk harekâtı,
Afrika'da Trablusgarp ve Bingazi muharebeleri,
Çanakkale Anafartalar ve Conkbayırı muharebeleri,
Doğuda Muş cephesi,
İstiklâl harbinde ve inkılâplar devridir.
Nuri Conker ölünceye kadar çoğunlukla beraber bulunmuşlardır. Atatürk onun arkadaşlığını daima aramış ve birbirlerine karşı vefalı dost olmuşlardır. Conker, Latife Hanım dışında Atatürk'le uluorta senli benli konuşup, ona adıyla ("Kemal" diyerek) hitap edebilen tek kişi olup, Atatürk'ün, annesinden sonra, ölümüne en çok üzüldüğü kişidir.
Eserleri
Zabit ve Komutan adlı bir eseri vardır. Atatürk'ün Zâbit ve Kumandan ile Hasbihal isimli kitabı bu eseri okuduktan sonra onunla "hasbihal" şeklinde cevabıdır.
Doğum tarihi: 29 Eylül 1882, Selanik, Yunanistan
Ölüm tarihi ve yeri: 11 Ocak 1937, Ankara
Defnedildiği yer: Devlet Mezarlığı, Ankara
Eğitim: Manastır Askerî İdadisi
Hizmet yılları: 1902-1927
Muharebeler ve savaşlar: Trablusgarp Savaşı, Balkan Savaşları, I. Dünya Savaşı, Türk Kurtuluş Savaşı
Türk asker ve siyasetçi.
Kariyeri
1902'de Harbiye'yi, 1905'de Harp Akademisi'ni bitirdi. 1920 Haziran'ında Ankara'ya gelerek Kurtuluş Savaşı'na katıldı. Kendisine önce TBMM tarafından basın ve istihbarat müdürlüğü görevi, bir süre sonra da Ankara Bölge komutanlığı verildi. Kısa bir süre de Ankara valiliği yaptı. 1921 Mart ayı için de bazı satın alma işleri için Almanya'ya gönderildi; Eylül 1920, Mart 1921 tarihlerinde 41. Tümen komutanlığı ve aynı zaman da Adana Valiliği görevini yürüttü.
1921 yılında kendi isteğiyle emekli olmuştur. 1925-1927 yılları arasında Kütahya Milletvekilliği, 1932-35 yılları arasında da Gaziantep milletvekili olarak TBMM başkan vekilliği yaptı.
Atatürk ile arkadaşlığı
Atatürk'ün çocukluk ve silah arkadaşıdır. Atatürk, Nuri Conker'i çok severdi. Onunla şakalaşmaları, konuşmaları en samimî bir hava, içinde geçer ve birbirlerine senli benli hitap ederlerdi. Selânik'te mahalle arkadaşı, sonra Askeri Rüştiyede, Manastır İdadisinde, İstanbul Harbiye Mektebinde, Harp Akademisinde okul arkadaşlığı etmişlerdir. Hemen daima aynı yerlerde görev yapmışlardır. Bunlar sırasıyle şöyledir:
Selânik'te Üçüncü Ordu,
Hareket Ordusu, Arnavutluk harekâtı,
Afrika'da Trablusgarp ve Bingazi muharebeleri,
Çanakkale Anafartalar ve Conkbayırı muharebeleri,
Doğuda Muş cephesi,
İstiklâl harbinde ve inkılâplar devridir.
Nuri Conker ölünceye kadar çoğunlukla beraber bulunmuşlardır. Atatürk onun arkadaşlığını daima aramış ve birbirlerine karşı vefalı dost olmuşlardır. Conker, Latife Hanım dışında Atatürk'le uluorta senli benli konuşup, ona adıyla ("Kemal" diyerek) hitap edebilen tek kişi olup, Atatürk'ün, annesinden sonra, ölümüne en çok üzüldüğü kişidir.
Eserleri
Zabit ve Komutan adlı bir eseri vardır. Atatürk'ün Zâbit ve Kumandan ile Hasbihal isimli kitabı bu eseri okuduktan sonra onunla "hasbihal" şeklinde cevabıdır.