DERTLİ BİRİ, ağlayıp inlemekteydi. Oradan geçmekte olan Şiblî, adamın halini görüp ağlayışının sebebini sordu. Adam dedi ki:
“Şeyhim! Bir sevgilim vardı. Güzelliği canıma can katıyor, ömrümü arttırıyordu. Öldü. Ben de derdinden ölüyorum. Yasıyla gözüme âlem kara görünmede.”
Şiblî (r.aleyh) dedi ki:
“Mademki gönlün bu yüzden perişan, bu yüzden kendinden geçmişsin, neden boyuna yaslanıyor, ağlayıp duruyorsun? Yeniden bir sevgili tut. Fakat bu sefer ölmeyen bir sevgiliye âşık ol da, derdiyle böyle ağlayıp inleyerek ölmeyesin!”
“Şeyhim! Bir sevgilim vardı. Güzelliği canıma can katıyor, ömrümü arttırıyordu. Öldü. Ben de derdinden ölüyorum. Yasıyla gözüme âlem kara görünmede.”
Şiblî (r.aleyh) dedi ki:
“Mademki gönlün bu yüzden perişan, bu yüzden kendinden geçmişsin, neden boyuna yaslanıyor, ağlayıp duruyorsun? Yeniden bir sevgili tut. Fakat bu sefer ölmeyen bir sevgiliye âşık ol da, derdiyle böyle ağlayıp inleyerek ölmeyesin!”