Osmanlı Minyatürünün Zirve Dönemi
I. Süleyman, II. Selim ve III. Murad dönemlerinde, Osmanlı minyatür sanatı doruk noktasında ulaşmıştır. 15. yüzyıl sonları ve 16. yüzyıl başlarında gerçekleşen batı resmiyle ve akdeniz haritacılığıyla gerçekleşen etkileşimin ve Iran'dan İstanbula olan büyük Iranlı minyatür ustalarının göçünün minyatür sanatına getirdiği değişimler bu dönemde yerine oturmuş ve tümüyle farklı bir minyatür sanatının Osmanlı himayesinde oluşumunu sağlamıştır. Diğer taraftan bu dönemde fetihlerin sağladığı zenginlik ve refah bu sanata verilen önemi daha da artımıştır.
Osmanlı minyatür sanatında 16. yüzyıl sonlarında yaşanan en büyük gelişme Şehnameciliğin öneminin artması ve Osmanlı sarayında yer bulması olmuştur. Orjinal Şehname, ünlü İranlı şair Firdevsî (940-1020) tarafından efsanevi Pers krallarının ve kahramanlarının hayatları üzerine yazılmıştır. Firdevsi'nin Şehnamesi sonraki yüzyıllarda Orta Asya ve İran'da sıklıkla yeniden üretilmiştir. Bu tür Osmanlı'da şekil değiştirmiş efsanevi karakterlerin destansı öykülerinden ziyade Osmanlı hanedanını konu etmiştir. Şehnameci Osmanlı imparatorları hakkında genelde Farsça dilinde tarihsel eserler üretmiştirler. Osmanlı şehnamelerinde şehnameciler, kaligraflar, minyatür sanatçıları, ve diğer kitab sanatı ustaları birlikte İmparatorluk Nakkaşhanesinde çalışmıştırlar. Osmanlı minyatür sanatı tarihinde en önemli üç şehnameci Fetullah Arif Çelebi, Seyyid Lokman ve Talikizade olmuştur.
Seyyid Lokman I. Süleyman, III. Selim ve III. Murad dönemlerinde de eserler üretmiştir. Eserlerinde esas olarak Osmanlı İmparatorluk Nakkaşhanesinden Nakkaş Osman'la beraber çalışmıştır. Nakkaş Osman minyatür sanatının en önemli ustaları arasında gösterilmektedir. Osman eserlerinde Fars geleneğinde olduğu gibi aşırı süslemelere yer vermiş öte yandan tarihsel gerçekliğe odaklanmıştır. Şehir çizimlerinde de Matrakçı Nasuh'tan etkilenmiştir. I. Süleyman'ın son yıllarıyla ilgili Zafername, II. Selim'in hükümdarlığı ile ilgili Şahname-i Selim Han, ve III. Murad'ın ilk dönemlerine ait Şehinşehname, Nakkaş Osman'la Seyyid Lokman'ın ilk ortak çalışmaları arasında yer almışlardır. Bir diğer ortak çalışmaları ise Surname-i Hümayun olmuştur.
1580'li yıllarda Nakkaş Osman ve Seyyid Lokman çok önemli iki eserde daha beraber çalışmışlardır. Bunlar Hünername ve Zübtedü't tevarih olmuştur. Bu iki eserde Osmanlı İmparatorluğunun önceki dönemlerini konu etmiştir. Dolayısıyla detaylı bir ön çalışma gerektirmiştir. Bu iki eser için yaptıkları çalışmalardan doğan ilk eser Kıyafet-ül insanniye fi şemail-i Osmaniye 1579 yılında sunulmuştur. Daha sonra saray çevresinde çok beğenilip birçok kopyası yapılmıştır bu eserin. 16. yüzyılın sonlarında III. Mehmed, Seyyid Lokman'ın yerine Talikizade'yi ana şair olarak atamıştır. Talikizade de bir diğer önemli Nakkaş Nakkaş Hasan ile birlikte eserler üretmiştir. Bu ikilinin çalışmaları sonucuda Eğri Fetihnamesi, ve Şehname-i Sultan Mehmed-i salis gibi önemli eserler ortaya çıkmıştır.
I. Süleyman, II. Selim ve III. Murad dönemlerinde, Osmanlı minyatür sanatı doruk noktasında ulaşmıştır. 15. yüzyıl sonları ve 16. yüzyıl başlarında gerçekleşen batı resmiyle ve akdeniz haritacılığıyla gerçekleşen etkileşimin ve Iran'dan İstanbula olan büyük Iranlı minyatür ustalarının göçünün minyatür sanatına getirdiği değişimler bu dönemde yerine oturmuş ve tümüyle farklı bir minyatür sanatının Osmanlı himayesinde oluşumunu sağlamıştır. Diğer taraftan bu dönemde fetihlerin sağladığı zenginlik ve refah bu sanata verilen önemi daha da artımıştır.
Osmanlı minyatür sanatında 16. yüzyıl sonlarında yaşanan en büyük gelişme Şehnameciliğin öneminin artması ve Osmanlı sarayında yer bulması olmuştur. Orjinal Şehname, ünlü İranlı şair Firdevsî (940-1020) tarafından efsanevi Pers krallarının ve kahramanlarının hayatları üzerine yazılmıştır. Firdevsi'nin Şehnamesi sonraki yüzyıllarda Orta Asya ve İran'da sıklıkla yeniden üretilmiştir. Bu tür Osmanlı'da şekil değiştirmiş efsanevi karakterlerin destansı öykülerinden ziyade Osmanlı hanedanını konu etmiştir. Şehnameci Osmanlı imparatorları hakkında genelde Farsça dilinde tarihsel eserler üretmiştirler. Osmanlı şehnamelerinde şehnameciler, kaligraflar, minyatür sanatçıları, ve diğer kitab sanatı ustaları birlikte İmparatorluk Nakkaşhanesinde çalışmıştırlar. Osmanlı minyatür sanatı tarihinde en önemli üç şehnameci Fetullah Arif Çelebi, Seyyid Lokman ve Talikizade olmuştur.
Seyyid Lokman I. Süleyman, III. Selim ve III. Murad dönemlerinde de eserler üretmiştir. Eserlerinde esas olarak Osmanlı İmparatorluk Nakkaşhanesinden Nakkaş Osman'la beraber çalışmıştır. Nakkaş Osman minyatür sanatının en önemli ustaları arasında gösterilmektedir. Osman eserlerinde Fars geleneğinde olduğu gibi aşırı süslemelere yer vermiş öte yandan tarihsel gerçekliğe odaklanmıştır. Şehir çizimlerinde de Matrakçı Nasuh'tan etkilenmiştir. I. Süleyman'ın son yıllarıyla ilgili Zafername, II. Selim'in hükümdarlığı ile ilgili Şahname-i Selim Han, ve III. Murad'ın ilk dönemlerine ait Şehinşehname, Nakkaş Osman'la Seyyid Lokman'ın ilk ortak çalışmaları arasında yer almışlardır. Bir diğer ortak çalışmaları ise Surname-i Hümayun olmuştur.
1580'li yıllarda Nakkaş Osman ve Seyyid Lokman çok önemli iki eserde daha beraber çalışmışlardır. Bunlar Hünername ve Zübtedü't tevarih olmuştur. Bu iki eserde Osmanlı İmparatorluğunun önceki dönemlerini konu etmiştir. Dolayısıyla detaylı bir ön çalışma gerektirmiştir. Bu iki eser için yaptıkları çalışmalardan doğan ilk eser Kıyafet-ül insanniye fi şemail-i Osmaniye 1579 yılında sunulmuştur. Daha sonra saray çevresinde çok beğenilip birçok kopyası yapılmıştır bu eserin. 16. yüzyılın sonlarında III. Mehmed, Seyyid Lokman'ın yerine Talikizade'yi ana şair olarak atamıştır. Talikizade de bir diğer önemli Nakkaş Nakkaş Hasan ile birlikte eserler üretmiştir. Bu ikilinin çalışmaları sonucuda Eğri Fetihnamesi, ve Şehname-i Sultan Mehmed-i salis gibi önemli eserler ortaya çıkmıştır.