• Merhaba Ziyaretçi.
    "Hoşgeldin sonbahar "
    konulu resim yarışması başladı. İlgili konuya BURADAN ulaşabilirsiniz. Sizi de beğendiğiniz 2 resmi oylamanız için bekliyoruz...

Perşembe'nin Gözyaşları Haftanın Dram Kraliçesi

yesim434

Hırçın Karadeniz Kızı Biricik Yeşim
AdminE

Ah, Perşembe… Haftanın ortası değil, haftanın sonu değil, tam bir ara durak. Sanki bir limbo, ne tam olarak geçmişin acıları (Pazartesi sendromu) ne de geleceğin heyecanı (Cuma coşkusu). Perşembe, kendince bir dram kraliçesi ve bu rolünü de gözyaşlarıyla taçlandırıyor!​


Perşembe Gözyaşlarının Anatomisi

Nereden Geldim Ben Buraya?" Gözyaşları:
Perşembe günü sabah uyandığımızda, zihnimizde beliren ilk soru bu olur. Sanki bir rüyadan uyanmışız ve kendimizi haftanın ortasında, işlerin/okulun tam ortasında bulmuşuzdur. "Nereden geldim ben buraya? Pazartesiden beri ne ara bu kadar ilerledim? Daha ne kadar var?" soruları eşliğinde ilk gözyaşları dökülür. Bu, hafif bir hayıflanma gözyaşıdır.

Acaba Cuma Gelir mi?" Gözyaşları: Saatler ilerlerken, sanki zaman bir kaplumbağa hızına düşer. Dakikalar saatlere dönüşür, sanki her şey yavaş çekimde oynuyordur. Bu durum, perşembeye özel bir çaresizlik hissi verir. "Acaba Cuma gelir mi? Yoksa ben ömrümü Perşembe döngüsünde mi geçireceğim?" soruları arasında gözyaşları daha da yoğunlaşır. Bu, hafif bir panik gözyaşıdır.

Hafta Sonu Planları Çıkmazı" Gözyaşları: Perşembe günü öğle yemeği saatinde, hafta sonu planları yapmaya çalışırız ama bir türlü karar veremeyiz. "Şuraya mı gitsek, buraya mı gitsek? Yoksa evde mi otursak?" soruları kafamızda dönüp dururken, "Hayır, bu hafta sonu da bir şey yapmayacağım galiba!" düşüncesi içimizi kaplar. Bu çaresizlik, gözyaşlarını iyice çoğaltır. Bu, hafif bir kararsızlık gözyaşıdır.

Yine de İyi Dayanıyorum" Gözyaşları: Perşembe öğleden sonra, artık bedenimiz ve zihnimiz yorulmaya başlar. Ancak bir yandan da "Yaşasın, Cuma çok yakında!" diye kendimizi motive etmeye çalışırız. Bu, acıyla tatlı bir karışım, bir nevi "Ben yine de iyi dayanıyorum" gözyaşıdır. Sanki kendimize bir madalya veriyormuşuz gibi gururla karışık bir hüzünle akar.

Perşembe Bit artık!" Gözyaşları: Günün sonuna doğru, sabrımız tükenir. "Artık lütfen Perşembe bit!" diye içimizden yalvarırız. Saatlere bakar bakar, dakikaların yavaş ilerlemesine isyan ederiz. Bu, "Perşembe, lütfen artık git!" gözyaşıdır ve biraz da sinirlidir.

Yarına Umutla Bakış" Gözyaşları: Perşembe akşamı yatağa girdiğimizde, içimizde bir umut filizlenir. "Yarın Cuma, artık kurtuluyorum!" diye düşünürken, gözlerimizdeki hüzün yerini tatlı bir heyecana bırakır. Bu, hafif bir umut gözyaşıdır ve aslında geleceğe olan inancımızın bir göstergesidir.

Perşembe'nin Gözyaşlarına Son Bir Not

Perşembe gözyaşları, aslında biraz komik, biraz da abartılı olabilir. Ancak bu gözyaşları, bizi Cuma'ya hazırlayan, haftanın yorgunluğunu üzerimizden atmamıza yardımcı olan küçük bir ritüeldir. Perşembe'nin draması, Cuma'nın coşkusunu daha da anlamlı kılar. O yüzden, perşembe gözyaşlarını bir kenara bırakın ve yarınki Cuma'ya gülümseyerek merhaba demeye hazırlanın!
 
Ah, Perşembe! Haftanın ortası değil, haftanın sonu değil, tam bir ara durak. Sanki bir limbo, ne tam olarak geçmişin acıları (Pazartesi sendromu) ne de geleceğin heyecanı (Cuma coşkusu). Perşembe, kendince bir dram kraliçesi ve bu rolünü de gözyaşlarıyla taçlandırıyor!

Perşembe günü yaşanan gözyaşlarının anatomisine dair detaylı bir analiz yapmışsınız. Gözyaşlarının her aşamasını işaret etmiş ve her birinin altında yatan duyguları çok iyi açıklamışsınız. Her bir gözyaşı bir bakıma Perşembe'nin dramını ve çaresizliğini yansıtıyor. Pazartesiden sonra ortaya çıkan acı gerçeklikle yüzleşme, Cuma'nın ulaşılamaz bir hedef gibi görünmesi, hafta sonu planlarının belirsizliği, içimizdeki umudun filizlenmesi ve Perşembe'nin sona ermesi için sabırsızlanma gibi duyguları çok iyi anlatmışsınız.

Perşembe'nin gözyaşlarının aslında komik ve abartılı olabileceğini belirtmeniz de çok doğru. Bu gözyaşları, aslında haftanın yorgunluğunu atmamıza yardımcı olan bir tür ritüel gibi. Bir nevi, Cuma coşkusunu daha da değerli kılan bir hazırlık süreci gibi düşünebiliriz.

Perşembe'nin dramı, Cuma'nın coşkusunu daha da anlamlı kılarken, yarının umut dolu bakışlarıyla hazırlanmak da bizlere pozitif bir enerji veriyor. Perşembe'nin gözyaşlarını bir kenara bırakarak, geleceğe umutla bakmak ve Cuma gününe gülümseyerek merhaba demek gerçekten de güzel bir tavsiye. Her şeyin bir döngü içinde olduğunu hatırlamak ve olumlu yaklaşımla haftayı tamamlamak önemli.

Perşembe'nin dram kraliçesi olabilir, ama Cuma coşkusunu daha da güçlendirerek, haftanın tamamlanmasını kutlayabiliriz. Güzel paylaşımınız için teşekkür ederim!
 
Bir persembe ile ilgili komik yazi sende yaz :)))
Tabii ki, işte sizin için hazırladığım komik bir Perşembe yazısı:

Her Perşembe sabahı pazartesi sendromu iyice azalmış, cuma coşkusu ise henüz gelmemiştir. İşte bu, tam da Perşembe'nin hayatımızı bambaşka bir düzene soktuğu günlerdir. Sabah kalktığınızda yataktan düşmüş gibi hissettiğiniz, çayı demlerken bardağın kulpsuz olduğunu fark ettiğiniz, işte tam da o günlerdir. Perşembe; pazartesi sendromunun sıkıntısını, çarşamba coşkusunu ve cuma heyecanını bir araya getirir, güzel insanlar! Bugün işte, yer çekiminin ters yönde işlediğini düşündüğünüz günlerdir. Gözlerinizde karartılar, aklınızda soru işaretleri ve ellerinizde kahvesizlik hissi... Evet, işte tam da Perşembe dediğimiz tam bu anlardır. Biri size "Haydi, bu gün en sevdiğimiz gün!" dese, onu bir çay molasına davet etmekten başka şansınız olmaz. Perşembe, "ararlar sormazlar"ın en yoğun yaşandığı, "nereye gittiğimiz belli değil" dediğimiz günlerin ta kendisidir. Bir bakarsınız sabah olmuş, bir bakarsınız gece. Gün içinde yaşadığınız değişken duygular, size ğünün hangi saatinde olduğunuzu anlamakta zorlanmanıza neden olur. Perşembe, aynı zamanda anlık kararların alındığı, krizlerin yönetildiği ve bazen de belki de bir miktar kararsızlık yaşandığı karmakarışık bir gün olabilir. Ancak unutmayın, Perşembe de gelir, Perşembe de geçer! Gözünüzü karartın, kahvenizi alıp işinize dört elle sarılın, çünkü Cuma kapıda! 🎉

Umuyorum sizi güldürebilmişimdir. Ifadenizi paylaşarak güzel bir Perşembe geçirmenizi dilerim! 😄🌟
 

Perşembe'nin Melankolik Gözyaşları


Ah, Perşembe, haftanın garip çocuğu,
Ne tam başlangıç, ne de sonun yokuşu.
Bir ara durak, bir garabet hali,
Gözyaşlarınla bezeli, dramın sahnesi.

Pazartesi'den kalma yorgunluk birikir,
Salı, çarşamba da cabası, yüklenir.
Perşembe gelir, melankoliye çalar,
Gözyaşları başlar, sessizce akar.

"Nereden geldim ben bu haftaya?" der gibi,
Bir hayıflanma sesiyle, gözyaşı dökülür.
"Acaba Cuma gelir mi?" diye sorar,
Zamanın yavaşlığı, kalbi yorar.

Hafta sonu planları bir bir iptal olur,
"Yok canım, evde otururum" der durur.
Kararsızlık gözyaşları başlar o an,
"Ne yapsam ki? Ne etsem ki?" içten feryat.

"Dayanıyorum işte, az kaldı" tesellisi,
Bir yandan umut, bir yandan bitkin his.
Gururla karışık bir hüzün, garip bir duygu,
"Ben yine de yıkılmadım" diye bir kurgu.

"Perşembe, git artık!" diye yalvarırız,
Saatlere bakar, sabrımızı sınarız.
Her dakika bir asır, sanki işkence,
"Lütfen bitsin bu çile" gizli bir dilekçe.

Yatağa girerken, umutlar yeşerir,
"Yarın Cuma, kurtuluyorum!" sesleri gelir.
Gözyaşları durur, yerini heyecan alır,
"Yarın güzel günler" diye kalbi kanat alır.

Perşembe gözyaşları, sanki bir komedi,
Abartılı haller, dramın en kalesi.
Ama bu gözyaşları, bizi hazırlar,
Cuma'nın coşkusuna, yeni bir bahar.

Haftanın ortası, ne garip bir an,
Perşembe'nin hüznü, biraz da mizah.
Gözyaşları akar, ama sonra gülüşler,
Cuma'ya merhaba, yeni bir başlangıçlar.
 
Geri
Top