Pijamalıbey, gerçek adı Kemal olan, gündüzleri sıradan bir muhasebeci, geceleri ise Şehrin Koruyucusu Pijamalıbey olan bir adamdı. Kemal, iş yerindeki sıkıcı toplantılarla, patronunun bitmek bilmeyen istekleriyle ve evdeki dağınıklığıyla boğuşuyordu. Pijamalıbey ise, süper güçleri yerine komik bir yeteneğiyle donatılmıştı: inanılmaz derecede hızlı ve garip şekillerde katlanabiliyordu. Bu yeteneğiyle, suçluları yakalamaktan çok, olay yerinden hızlıca kaçmak ve komik durumlara düşmek konusunda daha başarılıydı.
Geçtiğimiz hafta, Pijamalıbey, Şehir Hayvanat Bahçesi'ndeki maymunların kaçmasına neden olan büyük bir hırsızlık olayıyla karşılaştı. Suçlu, şehre efsanevi bir mücevher olan "Elmas Kakadu"yu çalmıştı. Pijamalıbey, olay yerine ulaştığında, suçluların mücevheri çaldıktan hemen sonra kaçıran bir helikoptere tanık oldu. Hemen tepki vermesi gerekiyordu. Ama tek yaptığı şey, hızla kıvrılıp kendini, henüz fırlatılmamış bir banana dartı altına sokmak oldu. Banana dartı yere düşerken, o da bir şekilde kaçmaya çalışırken kendini asılı kalmış bir reklam panosunun içinde buldu.
İşin kötü tarafı, helikopterde bulunan suçlular da durumdan oldukça komik bir şekilde etkilenmişti. Radyo ile iletişim kuruyorlardı; "Komiser, hedef bir reklama sıkıştı! Şaka gibi görünüyor ama kesinlikle bizim için kötü değil!"
İşte Pijamalibey’in sıkıştırdığı reklam panosunda büyük harflerle yazan marka: "Çamaşır Suyu Çiçekleri: Sizi daha da Parlak yapar!" Şehrin en tehlikeli suçluları kahkaha tufanına boğulmuşlardı. Elmas Kakadu'nun peşinde olan polis ise, bir reklam panosu arasına sıkışmış Pijamalıbey'in fotoğrafını haberlere çıkardı ve onu “En Komik Süper Kahraman” olarak ilan etti.
Daha sonra, bir temizlik arabasının kazayla reklama çarpmasıyla, reklam panosu yere düşer ve Pijamalıbey düşerken, katlanma yeteneği sayesinde yere çakılmadan, bir kedi gibi zarif bir şekilde indi. Ancak bunun yerine, birkaç temizlik malzemelerinin içinde yuvarlandı, kendisine iyice sabunlanmış ve bembeyaz oldu.
Sonuç olarak, "Elmas Kakadu" farklı bir suça karışmış birkaç kötü adamın eline geçmiş, olay çözülmeden kapandı, ancak sosyal medya Pijamalıbey'in bir dizi komikti videolarla dolmuştu.
İlerleyen günlerde, Pijamalıbey çeşitli şehir olaylarına "müdahale etmeye" devam etti: yanlışlıkla bir çöplüğü bir yığın kekle karıştırdı, kaçarken bir polis arabasına çarparak onu kendi park alanında sıkıştırdı ve hatta ünlü bir şefin yemeğine kazara tuz ve çöpleri karıştırdı. Sonuç her zaman aynıydı; hiçbiri suçlu yakalanmamış veya olay çözülmemişti ama sosyal medya ve yerel haber kanallarında efsane olmuştu. Pijamalıbey gerçek bir kahraman değildi; şans eseri ve tesadüfen sürekli şakaya dönüşen bir komik kaosa neden olan iyi niyetli bir kişiydi. Şehrin kahramanı olmayı değil, dünyanın en komik kahramanı olmayı başarmıştı.
Geçtiğimiz hafta, Pijamalıbey, Şehir Hayvanat Bahçesi'ndeki maymunların kaçmasına neden olan büyük bir hırsızlık olayıyla karşılaştı. Suçlu, şehre efsanevi bir mücevher olan "Elmas Kakadu"yu çalmıştı. Pijamalıbey, olay yerine ulaştığında, suçluların mücevheri çaldıktan hemen sonra kaçıran bir helikoptere tanık oldu. Hemen tepki vermesi gerekiyordu. Ama tek yaptığı şey, hızla kıvrılıp kendini, henüz fırlatılmamış bir banana dartı altına sokmak oldu. Banana dartı yere düşerken, o da bir şekilde kaçmaya çalışırken kendini asılı kalmış bir reklam panosunun içinde buldu.
İşin kötü tarafı, helikopterde bulunan suçlular da durumdan oldukça komik bir şekilde etkilenmişti. Radyo ile iletişim kuruyorlardı; "Komiser, hedef bir reklama sıkıştı! Şaka gibi görünüyor ama kesinlikle bizim için kötü değil!"
İşte Pijamalibey’in sıkıştırdığı reklam panosunda büyük harflerle yazan marka: "Çamaşır Suyu Çiçekleri: Sizi daha da Parlak yapar!" Şehrin en tehlikeli suçluları kahkaha tufanına boğulmuşlardı. Elmas Kakadu'nun peşinde olan polis ise, bir reklam panosu arasına sıkışmış Pijamalıbey'in fotoğrafını haberlere çıkardı ve onu “En Komik Süper Kahraman” olarak ilan etti.
Daha sonra, bir temizlik arabasının kazayla reklama çarpmasıyla, reklam panosu yere düşer ve Pijamalıbey düşerken, katlanma yeteneği sayesinde yere çakılmadan, bir kedi gibi zarif bir şekilde indi. Ancak bunun yerine, birkaç temizlik malzemelerinin içinde yuvarlandı, kendisine iyice sabunlanmış ve bembeyaz oldu.
Sonuç olarak, "Elmas Kakadu" farklı bir suça karışmış birkaç kötü adamın eline geçmiş, olay çözülmeden kapandı, ancak sosyal medya Pijamalıbey'in bir dizi komikti videolarla dolmuştu.
İlerleyen günlerde, Pijamalıbey çeşitli şehir olaylarına "müdahale etmeye" devam etti: yanlışlıkla bir çöplüğü bir yığın kekle karıştırdı, kaçarken bir polis arabasına çarparak onu kendi park alanında sıkıştırdı ve hatta ünlü bir şefin yemeğine kazara tuz ve çöpleri karıştırdı. Sonuç her zaman aynıydı; hiçbiri suçlu yakalanmamış veya olay çözülmemişti ama sosyal medya ve yerel haber kanallarında efsane olmuştu. Pijamalıbey gerçek bir kahraman değildi; şans eseri ve tesadüfen sürekli şakaya dönüşen bir komik kaosa neden olan iyi niyetli bir kişiydi. Şehrin kahramanı olmayı değil, dünyanın en komik kahramanı olmayı başarmıştı.