Rüyaların Kadını +18

yesim434

Hırçın Karadeniz Kızı Biricik Yeşim
AdminE
Bu Ayın Lideri

Rüyaların Kadını

Adamın biri, yıllardır aynı rüyayı görürmüş. Rüyasında, göz kamaştırıcı güzellikte, zekasıyla parlayan, kahkahalarıyla dünyayı aydınlatan bir kadın varmış. Bu kadın, tam anlamıyla onun "rüyalarının kadını"ymış. Bir gün, bu rüyalara daha fazla dayanamayan adam, bir arkadaşına derdini açmış.

"Yahu," demiş, "yıllardır rüyamda gördüğüm bu kadın var ya, onu o kadar çok seviyorum ki. Sanki hayatımın anlamı. Her şey mükemmel onunla!"

Arkadaşı, merakla sormuş: "Peki, gerçek hayatta hiç karşılaşmadınız mı?"

Adam, kederli bir şekilde başını sallamış: "Hayır, maalesef. Ama biliyor musun, bu gece rüyamda ona açılmaya karar verdim. Ona diyeceğim ki, 'Sen benim rüyalarımın kadınısın ve artık uyanık hayatımda da benimle olmalısın!'"

O gece, adam yatağına heyecanla girmiş. Rüyası başlamış. Ve evet, rüyalarının kadını karşısında, her zamanki gibi büyüleyici bir şekilde duruyormuş. Adam, derin bir nefes almış ve kalbi güm güm atarak, ezberlediği cümleyi kurmaya çalışmış:

"Sen... sen benim..."

Ama tam o sırada, bir şey olmuş. Rüyada, adamın başının üzerinden dev bir muz kabuğu kayarak yere düşmüş. "Şap" sesiyle birlikte, adamın aklındaki bütün güzel cümleler uçup gitmiş. Kadın, muz kabuğuna bakarken gülmekten kendini alamamış.

Adam, telaşla toparlanmış: "Şey... Yani... Sen benim... benim rüyalarımın muz... hah! Kadınısın!"

Kadın daha da kahkahalarla gülmeye başlamış: "Rüyalarının muz kadını mı? Bu da nereden çıktı?"

Adam, utanarak düzeltmeye çalışmış: "Hayır hayır! Demek istediğim, sen benim... yani sen..."

O sırada, rüyada bir anda anlamsız bir şekilde kar yağmaya başlamış. Adam, ağzı açık kalmış bir şekilde, gökten düşen kar tanelerine bakakalmış. Kadın, kar tanelerini yakalamaya çalışırken, "Rüya ilginçleşiyor!" diye mırıldanmış.

Adam, "Rüya ilginçleşiyor" lafını duyunca, paniklemiş. "Evet, evet rüya... Rüyam benim!" diyebilmiş sadece.

Kadın, bir anda yüzünü adama dönmüş ve muzipçe gülümseyerek sormuş: "Senin rüyan? Demek beni sen mi kontrol ediyorsun?"

Adam, ter içinde kalmış: "Ben... yani... şey... kontrol... yok öyle bir şey!"

O sırada rüyada bir anda ortalık kararmış. Ve bir tiyatro perdesi açılmış. Adam, kendisini anlamsız bir kostüm giymiş bir şekilde, sahnenin ortasında bulmuş. Kadın ise, seyircilerin arasında oturup, elindeki patlamış mısırı yiyerek gülüyormuş.

Adam, çaresizce sahnenin ortasında, "Ben sadece... rüyalarımın kadını..." diye mırıldanmış. Ama rüyada, mikrofonu bir anda bozulmuş ve sesi yankı yaparak anlamsız bir gürültüye dönüşmüş.

Kadın, gülmekten yerlere yatmış. Rüyada, tüm seyirciler de kahkahalarla gülmeye başlamış.

O kadar çok gülmüşler ki, adam, rüyadan uyanmış. Yatakta sırt üstü yatarken, ter içinde kalmış. O an, "Rüyalarımın kadını" demenin hiç de kolay bir iş olmadığını anlamış. Ve ertesi sabah, arkadaşına, "Belki de rüyalarımdaki kadınla evlenmek yerine, sadece ona uzaktan hayranlık duysam daha iyi olur," demiş.

Ve böylece, adamın "rüyalarının kadını" ile olan ilişkisi, sadece komik ve anlamsız rüyalarda kalmış. Ama en azından, her gece yatmadan önce, muz kabuğu, kar tanesi ve bozulan mikrofondan oluşan rüya komedisiyle biraz eğlenmeye devam etmiş. Belki bir sonraki sefere daha şanslı olur, kim bilir? Ama o gece kesinlikle olmamıştı.

Birkaç hafta geçmişti. Adam, rüyasında gördüğü kadının gülüşünü ve o garip durumları unutmaya çalışsa da, her gece aynı heyecanla yatağa giriyordu. Bu sefer, rüyası biraz daha farklı başlamıştı. Kendini bir anda, bilgisayar ekranının karşısında bulmuştu. Rüyada, bir sosyal medya sitesindeydi. "Rüya Arkadaşları" adlı bir grup bulmuştu. Ve evet, rüyalarındaki kadın da grupta, "RüyaPrensesi" adıyla takılıyordu.

Adam, heyecanla klavyeye sarılmıştı. "RüyaPrensesi, merhaba! Ben... şey... Rüyalarının Adamı!" diye yazmıştı.

Kadın, anında cevap vermişti: "Aaa, sen miydin muz kabuğuna takılan?"

Adam, biraz utanmıştı. "Evet, maalesef bendim. Ama sana bir şey itiraf etmem lazım. Rüyalarımda gördüğüm en mükemmel kadın sensin."

Kadın, emoji göndermişti: "😉 Teşekkürler! Peki, benim rüyamda gördüğüm en komik adam da sensin!"

Adam, hafifçe bozulmuştu. Ama bu diyalogtan hoşlanmıştı. Birkaç saat boyunca sohbet etmişlerdi. Rüyada, bir anda sohbetleri görüntülü konuşmaya dönmüştü. Adam, rüyasında bile heyecanlanmıştı.

Ekranda, rüyalarının kadını belirmişti. Gözleri parlıyordu. Ama arka planda bir gürültü vardı.

"Ne oluyor orada?" diye sormuştu adam.

Kadın, hafifçe gülmüştü: "Şey, rüyalarımda genellikle kaos oluyor. Şu anda arkada dinozorlar karaoke yapıyorlar. Çok mu rahatsız edici?"

Adam, şaşkınlıkla bakmıştı: "Dinozorlar... karaoke...?"

Kadın, omuzlarını silkmişti: "Evet, normal bir rüya günü işte."

O sırada, ekrana bir anda dev bir pizza dilimi düşmüştü. Görüntü kesilmişti. Adam, rüyada kalakalmıştı. "Ne oluyor yahu?" diye düşünmüştü.

Rüya Uygulaması ve Gerçeklik Testi

Adam, rüyalarının kontrolden çıktığını düşünerek bir karar almıştı. Rüyalarını biraz daha kontrol etmek için bir uygulama araştırması yapmıştı. "Lucid Rüyalar Yaratma Uygulaması" diye bir uygulama bulmuştu.

Uygulamayı indirmiş ve gece yatmadan önce kullanmaya başlamıştı. Bu sefer, rüyası bir eğitim seansıyla başlamıştı. Rüyasında, bir öğretmen ona rüyaları nasıl kontrol edeceğini anlatıyordu. "Rüyanda olduğunu anlamak için sürekli gerçeklik testi yapman gerekiyor," diyordu öğretmen.

Adam, rüyasında bir gerçeklik testi yapmıştı. Elindeki saat birden değişiyordu. Rüyasında olduğunu anlamıştı! Bu sefer, işler değişecekti!

Rüyasında, rüyalarının kadını belirmişti. Adam, kendinden emin bir şekilde ona yaklaşmıştı: "Sana bir şey söyleyeceğim. Bu bir rüya ve ben bunu biliyorum. Yani, artık her şeyi kontrol edebilirim!"

Kadın, şaşkınlıkla adama bakmıştı: "Gerçekten mi? Bence bu biraz sıkıcı olur. Rüyaların eğlencesi kaosunda gizli."

Adam, kadının sözlerine kulak asmadan, rüyayı tamamen kontrol altına almaya çalışmıştı. Bir anda, rüyayı bir müzikal şova çevirmişti. Kendisi şarkı söylüyordu. Kadın da arka planda dans ediyordu. Ama dans ederken ayağı takılmıştı ve sahneden aşağı düşmüştü!

Adam, paniklemişti. "İyi misin?" diye sormuştu.

Kadın, yerden kalkıp gülmüştü: "Rüya bu, hiçbir şey olmaz."

Adam, o anda, rüyaları kontrol etmenin hiç de eğlenceli olmadığını anlamıştı. Rüyalar, kendi tuhaflıkları ve sürprizleriyle güzeldi.

Adam, bu rüyadan uyandığında, bir kahkaha patlatmıştı. O gün, arkadaşına tüm olanları anlatmış, birlikte gülmekten karınlarına ağrılar girmişti. Adam, rüyalarındaki kadının bir fanteziden öte bir şey olmadığını, o kadının sadece kendi hayal gücünün bir ürünü olduğunu fark etmişti.

Rüyalarında gördüğü kadının, aslında kendisini yansıttığını, hem komik hem de biraz utangaç bir tarafını ortaya çıkardığını anlamıştı. Belki de rüyalarının kadınıyla evlenmek yerine, sadece hayatın tadını çıkarmak daha iyiydi. Ama yine de, her gece yatmadan önce, rüyalarına bir tutam muz kabuğu, dinozor karaokesi ve pizza dilimi serpmeyi ihmal etmemişti. Sonuçta, hayat biraz da kendi rüyalarımız kadar absürttü!
 
Geri
Top