• Merhaba Ziyaretçi.
    "Hoşgeldin sonbahar "
    konulu resim yarışması başladı. İlgili konuya BURADAN ulaşabilirsiniz. Sizi de beğendiğiniz 2 resmi oylamanız için bekliyoruz...

Şeriat düzeni ve andı !!!

dderya

kOkOşŞ
V.I.P
Şeriat Düzeni ve Andı

ZltQwXi.webp
Uygulama (amel) boyutu, İslam dinini benimseyen insanların günlük yaşamda uymaları gereken ilke ve kuralları belirler. Tanrı buyruğu, doğru yol anlamına gelen "şeriat" sözcüğüyle anlatılır. Şeriat sözcüğü Kur’an-ı Kerim’de, Casiye Suresi’nin 18. Ayeti’nde yer almaktadır.

"Sonra ey Muhammedi Biz seni, din hususunda apaçık bir şeriat sahibi kıldık. Sen ona uy."

Kur’an-ı Kerim’i fıkha göre yorumlayanlar, günlük yaşama getirdiği ilke, kural ve hukuk sistemiyle İslam yerine, hatalı ve yersiz olarak "şeriat" kavramını ön plana geçirmişler, "şeriat düzeni" kavramını yaratmışlardır.

Bu kavramı siyasal amaçla kullanan güç odakları, din görüntüsü altında insanlar, toplumlar üzerinde baskı yapmış, etkinlik kazanmışlardır.

"Şeriat düzeni" kavramıyla yapılan din sömürüsü, bir yandan Allah’a ortak koşmak (şirk) olup, Allah’ı küçültmek, O'na sövmek (küfür) anlamına gelirken, öte yandan insanlar ve toplumlar arasında çatışmaya yol açmıştır.

Günümüzde dünyada şeriat düzenini devlet politikası, resmi ideoloji olarak birbirinden farklı biçimde yorumlayan ve uygulayan birçok ülke vardır. Siyaset bilimcileri sözkonusu ülkelerde birbirinden farklı beş tip uygulama olduğunu bildirmektedir.

İslam dinini devletin temeli olarak kabul ederler. Uygulamaya ülke koşullarına göre yorum getirenler.

İslam diniyle milliyetçiliği bağdaştıranlar.

Ülkede egemen olan mezhep ve tarikata göre uygulama yapanlar.

Devlet terörüne ya da şiddete dayanarak uygulamayı sürdürenler


Ülkemizde din kurumunu köktenci olarak ele alan, değerlendiren, bu yönde eylem yapan dini akımlar, mezhepler, tarikatlar vardır. Bilindiği gibi, bu görüşlere destek veren kuruluşlar yanında, köktenci terör eylemlerini destekleyenler ya da onlarla işbirliği içinde olanlar da bulunuyor.

Bu görüşlere destek veren kuruluşlar çoğu kez yasal görünüm veren bir örgütlenme içinde bulunuyorlar. Bu örgütlenmede şu kuruluşlar yer alıyor: dernekler, vakıflar, Kur’an kursiarı, öğrenci yurtları, üniversiteye hazırlık derslikleri, özel liseler, kolejler.

Bu kuruluşlar ülkemizde şer’i hükümlere dayalı bir İslam devleti kurmak için üç aşamalı yöntem kullanıyorlar.

1. Tebliğ: Bütün insanların İslam dinini kabul etmesi benimsemesi, bu yönde savaşması için insanları İslam bayrağ« altında toplamaya çağırmak, davet etmek.

2.Cemaat: Birinci aşamada gerçekleşen tebliğe uygun İslam topluluğu, cemaati oluşturmak.

3. Cihat: Şer’i hükümlere dayalı bir İslam devleti kurulması için silahlı savaşa çağrı ve eylem girişimi.

Sözkonusu kuruluşlarda görev alan kişilerin çoğu şöyle bir "Şeriat Andı" içmektedirler:

"Ben Muhammed Müslüman ümmetindenim. Türkiye dinsiz, laik bir memleket haline gelmiştir. Hayatımı Mustafa Kemal dinsizliğiyle savaşa adayacağıma, Türkiye'yi bir din ve şeriat devleti haline getirmek için mücadele edeceğime, Kemal Paşa zamanında çıkarılan dinsiz kanunların tatbikini önleyeceğime, kısa zamanda ümmet esasına dayanan devletinin kurulması için çalışacağıma, dinim, Allah ım ve bütün mukaddesatım üzerine yemin ederim.''

Ülkemizde bu tip girişimlerde bulunan üç tarikat ön planda yer almaktadır.

Prof. Dr. Özcan Köknel
 
Geri
Top