• Merhaba Ziyaretçi.
    "Hoşgeldin sonbahar "
    konulu resim yarışması başladı. İlgili konuya BURADAN ulaşabilirsiniz. Sizi de beğendiğiniz 2 resmi oylamanız için bekliyoruz...

Somali İç Savaşı

ZeyNoO

V.I.P
V.I.P
Somali İç Savaşı

Somali İç Savaşı Somali'de 1988'den bu yana sürmekte olan bir silahlı çatışmadır.

Siad Barre'ın Düşüşü (1986–1992)

Ana madde: Somali Devrimi (1986–1992)
Sivil savaşın ilk evresini Siad Barre yönetimine karşı başlatılan isyan oluşturmaktaydı. Barre'ın 26 Ocak 1991'de yönetimi yitirmesinin ardından onu yeniden iş başına geçirecek bir karşı devrim meydana geldi.
Vahşi ve kaotik bir ortama doğru evrilen gelişmeler bir insan hakları krizi ve anarşi ortamına dönüşmüştür.

Kendini süregelen savaş ortamından uzak tutmak isteyen Somaliland (ülkenin kuzeybatı bölümünde, Cibuti ile Puntland arasında yer alan bölge) bağımsızlığını ilan etmiş ancak bu girişim uluslararası kamuoyu tarafından yeterince önemsenmemiştir.

BM'nin Müdahalesi (1992–1995)

BM Güvenlik Konseyi'nin 733 ve 746 no'lu kararları uyarınca UNOSOM I adlı görev oluşturulmuştur. Görev, merkezi hükümetin edilgenleşmesi sonucunda bozulan düzenin yeniden sağlanması amacını gütmekteydi.
3 Aralık 1992 tarihinde kabul edilen 794 no'lu BM Güvenlik Konseyi kararı Birleşik Devletler tarafından yönetilecek bir Birleşmiş Milletler barış gücü (UNITAF) oluşturulmasını öngörmekteydi. Barış gücünün temel görevi Somali'deki yardım çalışmalarını düzenlemek ve ülke çapındaki güvenliği sağlamaktı. 1993'te bölgeye ulaşan barış gücü askerleri ülkenin güney bölümündeki açlıkla iki yıl süren bir savaşım vermiştir.

280px-Port_of_Mogadishu_Checkpoint.jpg

Mogadişu Limanı girişinde silah denetimi yapan bir Amerikan askeri (Ocak 1994)

ABD'nin bölgeye etkin müdahalesini eleştiren uzmanlar Amerikan yanlısı Başkan Mohamed Siad Barre'ın devrilmesinden hemen önce ülkenin üçte ikilik bölümünde Conoco, Amoco, Chevron ve Phillips şirketlerine petrol ayrıcalıkları verildiğine dikkat çekmektedir. Conoco'nun Mogadişu'daki haklarını ABD Büyükelçiliği'ne ABD Donanması'nın ülkeye gelişinden birkaç gün önce ödünç vermesi de ilgi çekicidir.Burada rahatsız edici olan, ABD'nin olaya müdahale etmesinin temel nedeninin petrol payını artırma çabası olduğu iddiasıydı. Ne var ki, Somali'nin bilinen petrol rezervleri çok kısıtlı ve Puntland dışındadır. Federal Geçiş Hükümeti, yatırımcıları ülkede barış yeniden sağlanıncaya dek ticari anlaşmalar yapmamaları konusunda uyarmıştır.
Emperyalizmle doğrudan ilintili olmayan birçok nedenden ötürü Somali halkı dış güçlerin ülkelerindeki varlığına sıcak bakmamıştır.[kaynak belirtilmeli] Başlarda BM ve ABD askerlerinin kendilerine sağladığı ortamdan hoşnut olan Somalililer bu düşüncelerini daha sonra değiştirmişler ve yabancı askerlerin kendilerini din değiştirmeye zorlayacağından kuşkulanmışlardır.

Bu düşüncenin diktatör Mohamed Farrah Aidid tarafından ortaya atıldığı sanılmaktadır.[kaynak belirtilmeli] Haziran ve Ekim ayları arasında Mogadişu'da yaşanan çatışmalarda 24 Pakistan ve 19 ABD askeri ölmüştür. 1000 Somalili direnişçinin yaşamını yitirdiği bu çatışma daha sonra Kara Şahin Düştü kitabına ve aynı adlı filme konu olmuştur. Kayıp sayısı artan BM barış gücü bölgeden 3 Mart 1995 tarihinde çekilmiş ancak Somali'deki düzen hala sağlanamamıştı.

Somali'nin Bölünmesi (1998-2006)

1998-2006 dönemi Somali sınırları içinde birkaç özerk yönetimin ortaya çıkmasına tanıklık etmiştir. Bu özerk bölgeler Somaliland'in yaptığının tersine bağımsızlıklarını ilan etmemişlerdir.
Puntland yönetimi 1998 yılında "geçici" olarak bağımsızlığını ilan etmiş ve Somali'de düzenin yeniden sağlanması amacıyla diğer öbeklerle birlikte çalışmaya hazır olduğunu bildirmiştir. Bunun ardından gerçekleşen diğer bir önemli olay ise güneydeki Jubaland'in bağımsızlığını ilan etmesidir.
Rahanweyn Direniş Ordusu (RRA) tarafından yönetilen bir diğer özerk bölge ise 1999 yılında Puntland'de oluşturulmuştur. Bu geçici bölünme Güneybatı Somali yönetimini merkezden uzaklaştırmıştır. RRA, Güney ve Orta Somali'deki Bay ve Bakool bölgelerinde daha önce özerk yönetimler kurmuştu. Jubaland bölgesi Güneybatı Somali sınırları içinde gösterilmekte ancak bu bölgenin günümüzdeki durumu açık değildir.

Kurulan dördüncü özerk yönetim (Galmudug) İslami Mahkemeler Birliği'nin güç kazanmasına bir tepki olarak doğmuştur. Somaliland ise bağımsızlığını daha önce ilan etmiş olmasına karşın birçok Somalili tarafından özerk bölge kapsamı içinde değerlendirilmekteydi.

Ulusal Geçiş Hükümeti (TNG) ve Somali Uzlaşma ve Yenileme Kurulu (SRRC) arasında gerçekleşen barış görüşmeleri Federal Geçiş Hükümeti'nin 2004 yılı sonunda kurulmasıyla sonuçlanmıştır. Tüm bunlara karşın, derebeylik ve mezhep ayrılıklarından beslenen çatışmalar durmak bilmemiş ve ulusal hükümet ülkedeki karışıklığı önlemede yetersiz kalmıştır.

ICU'nun Yükselişi, ARPCT, TFG ve Etiyopya'yla Savaş

Federal Geçiş Hükümeti (TFG) 2004 yılında Kenya'nın başkenti Nairobi'de kurulmuştur. Durum, Mogadişu'da toplanmak için elverişli olmadığından TFG geçici bir süre için Baidoa'ya taşınmıştır.

Mogadişulu birkaç derebeyinin katılımıyla kurulan Barışın Sağlanması ve Terörizm Karşıtı Birleşme (ARPCT) giderek güç kazanmakta olan dinci İslami Mahkemeler Birliği'ne karşıydı. Bu kuruluşun CIA tarafından desteklendiği de bilinmektedir.[7] Bu ikilik başkentte giderek artan bir karışıklığa yol açmıştır.

ICU'nun Gücünün Doruğuna Ulaşması

ICU, ilerleyişini Haziran 2006'da Mogadişu'yu ele geçirerek sürdürdü. II. Mogadişu Savaşı'nda kazanılan bu zaferin ardından ARPCT, kent dışına itilirken bu örgüte bağlı derebeyleri ICU'ya destek olmaya çağrıldı. ICU, Puntland'i eline geçirdikten sonra güney ve orta Jubaland'i denetim altına aldı.

İslami hareketin güç kazanması bu öbeğin aralarında Federal Geçiş Hükümeti (TFG), Puntland ve Galmudug'un da bulunduğu güç odaklarıyla karşı karşıya gelmesine yol açmıştır. Bu ortam, Somali'nin laik güçlerin elinde bulunmasını isteyen Etiyopya'nın da savaşa girmesini tetiklemiştir. Etiyopya'nın Gedo'yu işgal etmesi ve Baidoa yakınında konuşlanması üzerine harekete geçen ICU, Etiyopya'nın en büyük rakibi Eritre'yi yanına alarak Etiyopya'ya karşı cihat ilan etmiştir.

Etiyopya'nın Müdahalesi ve ICU'nun Çöküşü

Aralık 2006'da ICU ve TFG arasında başlayan Baidoa Savaşı zamanla genişleyerek Bandiradley ve Beledweyn bölgelerini de içine almıştır. Etiyopyalıları ülke dışına sürmek isteyen ICU bu amacına ulaşamamış ve girdiği tüm savaşları yitirerek Mogadişu'ya geri çekilmek zorunda kalmıştır. ICU önderleri 27 Aralık'taki görece kansız Jowhar Savaşı'ndan sonra görevlerini bırakmak zorunda kalmışlardır.

31 Aralık 2006'da meydana gelen Jilib Savaşı'nın ardından Kismayo, TFG ve Etiyopya güçlerinin eline geçmiştir. Bunun ardından Başbakan Ali Mohammed Ghedi tüm ülkeye silahsızlanma çağrısında bulunmuştur.

ABD'nin Müdahalesi

Birleşik Devletler 1990'lardaki Birleşmiş Milletler görevinin ardından ilk kez Ocak 2007'de Somali sınırlarına girmiş ve ICU güçlerinin arasında gizlendiğine inandığı El Kaide üyelerini aramıştır. ABD'li yetkililerin eyleme geçmeden önce Etiyopya ve Somali güçleriyle de haberleştiği resmi olmayan raporlarda belirtilen olgulardandır. Deniz kuvvetleri de olası bir kaçma girişimine karşı kıyıda hazır bekletilmiş ve Kenya sınırı geçici bir süre için kapatılmıştı.

İslamcı Ayaklanma ve Mezhep Çatışmalarının Yeniden Başlaması

ICU güçleri ülke sınırları dışına sürülmelerinden kısa bir süre sonra geri dönüp gerilla savaşı taktiğini benimsemeye başlamışlardır. Bunun yanında, artan mezhep çatışmaları da savaşın bitmeden yeniden başlamasına neden olmuştu.
Ülkede barışın sağlanması amacıyla 8000 barış gücü askerinden oluşan bir Afrika Birliği Somali Görevi (AMISOM) oluşturulmuştur. Bu görev, ülke çapında konuşlu bulunan yabancı asker sayısını biraz daha artırmıştır. Kendilerini Popüler Direniş Hareketi olarak tanımlayan İslamcı grup, ülkedeki yabancı asker varlığını şiddetle eleştirmekteydi.
 
Geri
Top