Son bir gece daha... Belki de bu, içimde biriktirdiğim son umut kırıntılarının da yavaşça eriyip gitmesine şahitlik edeceğim bir gece olacak. Gökyüzünde yıldızlar her zamanki gibi parlıyor, ama sanki onlar bile benim kalbimin derinliklerindeki karanlığı aydınlatmaya yetmiyor. Bu gece, senin hayalinle, senin anılarınla ve sana duyduğum o tarifsiz özlemle baş başayım.
Sanki zaman durmuş gibi. Saatler ilerlemiyor, dakikalar uzadıkça uzuyor. Her tik tak sesi, içimde biriken sabırsızlığın, hasretin ve belirsizliğin yansıması gibi. Dün gece de seni bekledim. Ondan önceki gece de... Her gece aynı umutla yatağa giriyor, her sabah aynı hayal kırıklığıyla uyanıyorum. Sanki bir döngüye girmiş gibiyim ve bu döngüden çıkış yolu da sadece sen olabilirsin.
Bu gece, seni beklerken aklımda binbir türlü senaryo dönüyor. Belki bir mucize olur, belki kapı çalar ve sen gülümseyerek karşımda belirirsin. Belki de bu sadece benim kurduğum bir hayaldir ve gerçek, her zamanki gibi acımasız bir şekilde karşımda durur. Ama yine de, umut etmekten kendimi alamıyorum. Çünkü seninle ilgili her şey benim için bir umut kaynağı, her anım seninle anlam kazanıyor.
Gözlerimi kapattığımda, o güzel gülüşünü, o sıcak bakışını, o içten kahkahanı hatırlıyorum. Her bir detay, zihnime kazınmış birer mücevher gibi. Seninle geçirdiğimiz o kısa anlar, şimdi benim en değerli hazinem. O anlara sığınıyor, o anlarla avunuyorum. Ama biliyorum ki, anılar sadece geçmişte kalır ve ben, şimdiki zamanda senin yanında olmayı istiyorum.
Bu gece, seni beklerken içimde hem büyük bir heyecan hem de derin bir hüzün var. Heyecan, belki gelirsin umudundan, hüzün ise belki gelmezsin korkusundan. Bu iki duygu arasında gidip gelirken, kalbimde garip bir savaş yaşanıyor. Belki de bu bekleyiş, beni daha güçlü kılacak, belki de beni daha çok yıpratacak. Ama ne olursa olsun, ben seni beklemeye devam edeceğim. Son bir gece daha... Belki de bu, benim son umudum, son sabrım, son bekleyişim olacak. Ama ben, bu geceyi de senin için feda etmeye hazırım. Çünkü seni sevmek, benim için her şeye değer.
Yıldızlar kayarken dilek tutmayı unutmadım. Tıpkı diğer geceler gibi, bu gece de aynı dileği diledim: "Seninle olmak..." Ve şimdi, gözlerimi açıp, tekrar karanlığa bakarken, içimdeki umudu hala diri tutmaya çalışıyorum. Belki bu gece, her şey değişir. Belki bu gece, sen gelirsin. Belki de... Belki de bu, son bir gece daha seni beklemek için.
Penceremden dışarıya bakıyorum. Gece, sessiz ve karanlık bir örtü gibi şehri sarmış. Sokak lambalarının solgun ışıkları, kaldırımlarda uzun gölgeler oluşturuyor. Sanki dünya bile benimle birlikte bu bekleyişin ağırlığını taşıyor. Rüzgar, hafifçe esiyor ve penceremin camına vurarak sanki bana bir şeyler fısıldıyor. Belki de rüzgar da benim gibi seni özlüyor, seni arıyor.
Bu gece, sanki zaman da benimle dalga geçiyor. Dakikalar birer asır gibi geçiyor, her saniye içimde biriken özlemi daha da büyütüyor. Saatin tik takları, birer davul sesi gibi kulaklarımda yankılanıyor. Sanki her tik tak sesi, "gelmeyecek" diye fısıldıyor, ama ben yine de kulaklarımı tıkıyorum. Kalbim, o son umut kırıntısına tutunuyor, seni bekliyor.
Düşüncelerim yine seninle dolu. O tatlı gülüşün, gözlerindeki o derin anlam, konuşurken sesinin tınısı... Hepsi zihnimde canlı birer resim gibi. Seni ilk gördüğüm an, kalbimin nasıl çarptığını hatırlıyorum. O an sanki zaman durmuş, dünya renk değiştirmişti. Ve o an, senin hayatıma girdiğin andı. Şimdi ise, o anı özlemle hatırlıyor, o günlere geri dönmeyi diliyorum.
Belki de bu gece, sadece kendime biraz acı çektireceğim. Belki de bu bekleyiş, sadece boş bir umut. Ama ne yapabilirim ki? Kalbim sana ait, duygularım sana mahkum. Seni beklemekten vazgeçemiyorum. Çünkü seninle ilgili her şey, benim için bir tutku, bir yangın. Ve bu yangın, beni içten içe tüketse bile, ben bu yangını söndürmek istemiyorum. Çünkü biliyorum ki, bu yangın, senin varlığından kaynaklanıyor.
Belki de bu gece, senin için yazdığım son satırlar olacak. Belki de bu bekleyiş, artık sona erecek. Ama yine de, son bir nefesim kalana kadar, seni beklemeye devam edeceğim. Çünkü sen, benim hayatımın anlamı, kalbimin en derin köşesi, en güzel şiiri, en büyük umudusun. Ve ben, bu umudu kaybetmek istemiyorum.
Bu gece, yıldızlar şahit olsun, seni bekleyeceğime. Bu gece, ay şahit olsun, seni özlediğime. Bu gece, kalbim şahit olsun, seni sevdiğime. Ve bu gece, son bir gece daha seni bekleyeceğim...
Sanki zaman durmuş gibi. Saatler ilerlemiyor, dakikalar uzadıkça uzuyor. Her tik tak sesi, içimde biriken sabırsızlığın, hasretin ve belirsizliğin yansıması gibi. Dün gece de seni bekledim. Ondan önceki gece de... Her gece aynı umutla yatağa giriyor, her sabah aynı hayal kırıklığıyla uyanıyorum. Sanki bir döngüye girmiş gibiyim ve bu döngüden çıkış yolu da sadece sen olabilirsin.
Bu gece, seni beklerken aklımda binbir türlü senaryo dönüyor. Belki bir mucize olur, belki kapı çalar ve sen gülümseyerek karşımda belirirsin. Belki de bu sadece benim kurduğum bir hayaldir ve gerçek, her zamanki gibi acımasız bir şekilde karşımda durur. Ama yine de, umut etmekten kendimi alamıyorum. Çünkü seninle ilgili her şey benim için bir umut kaynağı, her anım seninle anlam kazanıyor.
Gözlerimi kapattığımda, o güzel gülüşünü, o sıcak bakışını, o içten kahkahanı hatırlıyorum. Her bir detay, zihnime kazınmış birer mücevher gibi. Seninle geçirdiğimiz o kısa anlar, şimdi benim en değerli hazinem. O anlara sığınıyor, o anlarla avunuyorum. Ama biliyorum ki, anılar sadece geçmişte kalır ve ben, şimdiki zamanda senin yanında olmayı istiyorum.
Bu gece, seni beklerken içimde hem büyük bir heyecan hem de derin bir hüzün var. Heyecan, belki gelirsin umudundan, hüzün ise belki gelmezsin korkusundan. Bu iki duygu arasında gidip gelirken, kalbimde garip bir savaş yaşanıyor. Belki de bu bekleyiş, beni daha güçlü kılacak, belki de beni daha çok yıpratacak. Ama ne olursa olsun, ben seni beklemeye devam edeceğim. Son bir gece daha... Belki de bu, benim son umudum, son sabrım, son bekleyişim olacak. Ama ben, bu geceyi de senin için feda etmeye hazırım. Çünkü seni sevmek, benim için her şeye değer.
Yıldızlar kayarken dilek tutmayı unutmadım. Tıpkı diğer geceler gibi, bu gece de aynı dileği diledim: "Seninle olmak..." Ve şimdi, gözlerimi açıp, tekrar karanlığa bakarken, içimdeki umudu hala diri tutmaya çalışıyorum. Belki bu gece, her şey değişir. Belki bu gece, sen gelirsin. Belki de... Belki de bu, son bir gece daha seni beklemek için.
Penceremden dışarıya bakıyorum. Gece, sessiz ve karanlık bir örtü gibi şehri sarmış. Sokak lambalarının solgun ışıkları, kaldırımlarda uzun gölgeler oluşturuyor. Sanki dünya bile benimle birlikte bu bekleyişin ağırlığını taşıyor. Rüzgar, hafifçe esiyor ve penceremin camına vurarak sanki bana bir şeyler fısıldıyor. Belki de rüzgar da benim gibi seni özlüyor, seni arıyor.
Bu gece, sanki zaman da benimle dalga geçiyor. Dakikalar birer asır gibi geçiyor, her saniye içimde biriken özlemi daha da büyütüyor. Saatin tik takları, birer davul sesi gibi kulaklarımda yankılanıyor. Sanki her tik tak sesi, "gelmeyecek" diye fısıldıyor, ama ben yine de kulaklarımı tıkıyorum. Kalbim, o son umut kırıntısına tutunuyor, seni bekliyor.
Düşüncelerim yine seninle dolu. O tatlı gülüşün, gözlerindeki o derin anlam, konuşurken sesinin tınısı... Hepsi zihnimde canlı birer resim gibi. Seni ilk gördüğüm an, kalbimin nasıl çarptığını hatırlıyorum. O an sanki zaman durmuş, dünya renk değiştirmişti. Ve o an, senin hayatıma girdiğin andı. Şimdi ise, o anı özlemle hatırlıyor, o günlere geri dönmeyi diliyorum.
Belki de bu gece, sadece kendime biraz acı çektireceğim. Belki de bu bekleyiş, sadece boş bir umut. Ama ne yapabilirim ki? Kalbim sana ait, duygularım sana mahkum. Seni beklemekten vazgeçemiyorum. Çünkü seninle ilgili her şey, benim için bir tutku, bir yangın. Ve bu yangın, beni içten içe tüketse bile, ben bu yangını söndürmek istemiyorum. Çünkü biliyorum ki, bu yangın, senin varlığından kaynaklanıyor.
Belki de bu gece, senin için yazdığım son satırlar olacak. Belki de bu bekleyiş, artık sona erecek. Ama yine de, son bir nefesim kalana kadar, seni beklemeye devam edeceğim. Çünkü sen, benim hayatımın anlamı, kalbimin en derin köşesi, en güzel şiiri, en büyük umudusun. Ve ben, bu umudu kaybetmek istemiyorum.
Bu gece, yıldızlar şahit olsun, seni bekleyeceğime. Bu gece, ay şahit olsun, seni özlediğime. Bu gece, kalbim şahit olsun, seni sevdiğime. Ve bu gece, son bir gece daha seni bekleyeceğim...