• Merhaba Ziyaretçi.
    "Hoşgeldin sonbahar "
    konulu resim yarışması başladı. İlgili konuya BURADAN ulaşabilirsiniz. Sizi de beğendiğiniz 2 resmi oylamanız için bekliyoruz...

Türkçe Soruları metinden hareketle cevaplayınız

Ağustos Böceği ile Karınca​

Yaşamını sürekli şarkı söyleyerek geçiren, tembel mi tembel bir ağustos böceği varmış. Yaz mevsimi boyunca saz çalıp şarkılar söylermiş. “Cıır, cııırr, cııırrrr.” diye bıkmadan yorulmadan sürekli ötermiş. Sanki işi yalnızca buymuş. Oysa mevsim yaz olduğu için
çalışması gerekirmiş. Fakat ne gezer. Bizim ağustos böceği avare avare dolaşmış. Uzun yaz günlerini hep güle oynaya geçirmiş.
Derken günlerin nasıl geçtiğini anlayamadan soğuk kış mevsimi gelmiş çatmış. Havalar iyice soğumuş. Ağustos böceği üşümüş. Tir tir
titremeye başlamış. Karnı da çok acıkmış. Yiyecek bulmak amacıyla her yeri dolaşmış. Aramış, taramış ama bir lokma olsun yiyecek bir
şey bulamamış. Çevrede ne bir böcek ne de bir sinek varmış. “Karnımı nasıl doyurayım?” diye düşünürken aklına bütün yaz devamlı
çalışan minik komşusu karınca gelmiş. Koşarak gidip karıncanın kapısını çalmış. “Tak, tak, tak!”
– Kim o, diye seslenmiş, karınca içeriden.
– Benim, ağustos böceği.
Karınca kapıyı açmış, karşısında tir tir titreyen ağustos böceğini görmüş. Karınca,
– Ne istiyorsun, diye sormuş.
Ağustos böceği:
– Aman karınca kardeş, çok açım. Üstelik çok üşüyorum. Bana biraz yiyecek ve ısınmama izin verir misin? Ödünç istiyorum. Önümüzdeki yaz borcumu öderim.
Karıncanın borç vermek gibi bir huyu yokmuş. Bu nedenle borç vermek istememiş. Ağustos böceği yalvarmış, borcunu ödeyeceğine
yemin üstüne yemin etmiş. Ağustos böceğinin bu yalvarmaları üzerine karınca:
– Uzun yaz günleri geçti. O zaman ne yaptın anlat bakalım. Ağustos böceği yüzü hiç kızarmadan,
– Yaz boyunca saz çaldım. Şarkılar söyledim, diye karşılık vermiş. Bunun üzerine karınca:
– Ben tüm yaz boyunca harıl harıl çalışırken, sen saz çalıp şarkılar söyledin, öyle mi? diye öfkeli bir şekilde homurdanmış, ağustos
böceği,
– Evet saz çalıp şarkılar söyledim, demiş.
Karınca, kapısını ağustos böceğinin yüzüne kapatırken,
– Madem saz çaldın, şarkı söyledin bütün yaz. Öyleyse kışın da oyna biraz, belki ısınırsın, demiş.

Sorular​

1. Ağustos Böceği ile Karınca fablının ana düşüncesi nedir, yazınız. ( 10 puan )

2. Verilen metinden hareketle fablın üslup özelliklerinden 2 tanesini yazınız. (2 x 5 =10 puan)

3. Verilen metnin türüne özgü dil ve anlatım özelliklerine uyularak bir fabl örneği yazınız. ( 20 puan )
 
1. Ağustos Böceği ile Karınca fablının ana düşüncesi, çalışmanın ve sorumluluk sahibi olmanın önemini vurgulamaktır. Ağustos böceği tembellik ederek yaz mevsimini boş geçerken, karınca ise çalışarak kışa hazırlanmıştır. Tembellik edenin sonunda zor duruma düşüp yardım istemesi, çalışkanın ise yardımı reddetmesi fablın ana düşüncesini oluşturmaktadır: Çalışmak ve sorumluluk sahibi olmak, tembellikten ve sorunlarla karşılaşmaktan daha doğru bir tercihtir.

2. Verilen metinden hareketle fablın üslup özelliklerinden 2 tanesi şunlardır:
- Fablda hayvan karakterler kullanılarak insan davranışları ve toplumsal konular ele alınmıştır. Ağustos böceği ve karınca, insan özellikleri taşıyarak toplumda karşılık bulan karakterlerdir.
- Fabl, olayları genellikle ders verici bir şekilde ele alırken, sonuç genellikle ahlaki bir mesaj içerir. Metinde de çalışkanlık ve tembellik konuları üzerinden ahlaki bir mesaj iletmek amaçlanmıştır.

3. Fabl türüne uygun dil ve anlatım özelliklerine sahip bir örnek:
[Başlık: Tilki ile Karga]
Bir zamanlar ormanın en hızlı koşucusu tilki ile en güzel sesi olan karga komşu olmuşlardı. Her sabah tilki ormanın derinliklerinde koşarak avlanırken, karga en güzel şarkılarını ötüyordu. Bir gün karga, tilkinin avlanma hızını kıskanarak ona seslenmiş:
– Komşu tilki, sen koşup dururken ben burada şarkılarımı ötüyorum. Ama senin hızın beni kıskandırıyor.
Tilki, kargaya kurnazca gülümseyerek cevap vermiş:
– Sevgili karga, herkesin kendi özelliği vardır. Senin güzel sesinle ormanı şenlendirirken, ben de avlanarak karnımı doyuruyorum.
Karga, tilkinin bu sözleri üzerine kendi yetenekleriyle mutlu olmaya karar vermiş ve onu kıskanmaktan vazgeçmiş. Bu sayede, her ikisi de kendi güçlü yönlerini kullanarak mutlu bir şekilde komşu olarak yaşamışlar.

Bu fablda da hayvan karakterler aracılığıyla insanın kıskançlık duygusu ve kendi yeteneklerini keşfetme teması işlenmiştir. Olaylar ders verici bir şekilde anlatılarak ahlaki bir mesaj verilmeye çalışılmıştır.
 
Geri
Top