Memeli hayvanlar grubunda olan tavşanlar hızlı bir üreme periyoduna sahiptirler. Tavşanlarda hem gebelik süresi kısadır, hem de bir defada çok yavru verirler.
Ankara tavşanı üretiminde elle çiftleştirme metodu uygulanır ve üreme verimi, diğer tavşan ırklarına göre %50 oranında daha düşüktür. Diğer tavşan ırklarına nazaran, Ankara tavşanlarının uzun yün örtüsünden kaynaklanan ısı stresi nedeniyle daha özenli bir bakıma ihtiyaçları vardır. Isı stresi özellikle üreme verimini olumsuz yönde etkiler. Uzun yün dişilerde embriyonik ölümlere, yen tüketiminde ve dolayısıyla laktasyonda azalmaya, erkekte cinsel isteksizliğe ve spermatozoitlerde deformasyonlara neden olur.
Tavşanlarda ovulasyon uyarılma sonucu oluştuğu için, kırkımın yaptığı uyarımla ovulasyon uyarılabilir. Bu yüzden, dişi tavşan çiftleşme gününde kırkılırsa, dişide yüksek bir gebe kalma oranı (%80) ve düşük bir embriyonik mortalite görülür. Kırkımdan 7 gün önce ve 21 sonra çiftleştiğinde ise gebelik oranı yaklaşık olarak %59.3 kadardır. Bu süreler dışındaki zamanlarda yapılan çiftleştirilmelerde ise gebelik oranı daha da düşer. Bu yüzden damızlık tavşanlarla, yün veren tavşanların kırkım periyotları farklıdır.
ERKEKLER: Erkek tavşanlarda sperma üretimi 40-50. günde başlar. Seksüel olgunluk ise 110. güne kadar sürer. İlk davranışlar ve çiftleşme bu günlerde görülürse de tam ve sağlıklı bir çiftleşme yaşı 135-140. Güne ayarlanmalıdır. Erkek tavşanlar günde 2-3 defa çiftleştirilebilir. Günde bir defa düzenli kullanılması maksimum spermatozoa üretimi sağlar
DİŞİLER: Dişiler seksüel olgunluğa 10-12. haftada ulaşabilirler.Uygun çiftleştirme yaşı 131-150.günlerdir.Avrupada 120-130.günde çiftleştirme yapılmakta ve fertilite performansları iyi olmaktadır.
Yaşın yanında canlı ağırlıkta önemlidir. Dişiler ergin ağırlığın %75 ine ulaşmadan çiftleştirilmemelidir. Tavşanda kızgınlık siklisu farklı bir şekilde seyreder. Araştırmalar göstermiştir ki dişi tavşanlar çiftleşmeyi kabul ettikleri sürece ,karşılıklı östrus ,reddettikleri zaman di östrus periyodunu ifade eder. Tavşanlarda ovulasyon sadece çiftleştikleri zaman meydana gelir.(örneğin sığırlarda çiftleşme olsun olmasın ovulasyon 3 gün süren östrusun solarına doğru şekillenir.) Dişi tavşanın vulvasının kırmızı renkte olması çok önemli bir kriterdir Bu hayvanın çiftleşmeyi kabul edeceğinin ve ovulasyonun %90 mümkün olacağının göstergesidir. Çiftleştirmede her zaman dişi erkeğin kafesine götürülür.Kızgınlık dönemindeki dişi tavşan ‘lordozis’ denilen karakteristik bir vaziyet alır. Hayvan arka bacakları aşağı doğru , but kısmını yukarı yükseltir. Kızgınlık göstermeyen tavşan kafesin bir köşesinde çömelme vaziyeti alır yada erkek tavşana karşı saldırganlaşır. Tavşanlarda gebelik süresi 28-33gündür.Doğum nispeten kolay gerçekleşir. Genel olarak 1-20 adet yavrular kör olarak doğarlar. Tavşan üretim yerlerinde bu sayı 7-9 arasıdır. Canlı yavruların %20 si sütten kesme dönemine kadar ölebilir. Bir dişi tavşan Avrupa tavşancılığında yılda sütten kesilmiş 50-60 adet yavru üretebilmektedir. Yavrular 26-28 gün arasında anasının yanında kalırlar.
Yani 4. Haftada sütten kesilirler. İlk kırkımları ise 6. Haftada yapılır. Tavşanlar birçok canlının aksine ve onu eti yenen hayvanlardan ayıran önemli bir özellik olarak doğumdan 3-4 gün sonra hatta doğumdan 1 gün sonra çiftleştirilebilirler. Tavşanlar arasındaki üstünlük kavgasını önlemek ve yünlerinin keçeleşmesini önlemek için, cinsel olgunluktan itibaren ( 2,5 aylıkken ) bireysel kafeslere alınmalıdırlar.
Uzun yün örtüsünden kaynaklanan vücut ısısı sorunları, döl verimini olumsuz yönde etkilemektedir. Uzun yün dişilerde embriyo ölümlerine, erkeklerde ise sperm başlarının deformasyonunda artışlara ve aşım isteksizliklerine neden olmaktadır. Yüksek bir döllenme oranı sağlayabilmek için dişiler kırkım günü çiftleştirilmeli, erkekler ise 6 hafta aralarla kırkılmalıdır. Erkekte sperm motilitesi kırkım aralığının 9. haftasından sonra bozulur. Bunlarda kırkım aralığı sekiz haftadan fazla olmamalıdır. En az altı haftalık aralıklarla kırkılmalıdır. Erkeklerde mart ayında alınan sperma oranı, Kasıma nazaran daha yüksektir. Cinsiyetler arasında yün verimindeki fark, erkeklerin kısırlaştırılması ile azaltılabilir. Kastre edilmiş erkeklerin yün verimi %10-12 oranında artmakta ve yem tüketimleri azalmaktadır. kastrasyonun bir diğer avantajı da hayvanın davranışlarını değiştirmesidir. Böyle hayvanlar sessiz, sakin bir hal alırlar ki buda grup halinde barındırmayı mümkün kılar. Tavşanlarda yazın fertilite düşüktür. Ayrıca yazın sperma volümü, konsantrasyonu ve motilitesi de düşüktür.
Ankara tavşanı üretiminde elle çiftleştirme metodu uygulanır ve üreme verimi, diğer tavşan ırklarına göre %50 oranında daha düşüktür. Diğer tavşan ırklarına nazaran, Ankara tavşanlarının uzun yün örtüsünden kaynaklanan ısı stresi nedeniyle daha özenli bir bakıma ihtiyaçları vardır. Isı stresi özellikle üreme verimini olumsuz yönde etkiler. Uzun yün dişilerde embriyonik ölümlere, yen tüketiminde ve dolayısıyla laktasyonda azalmaya, erkekte cinsel isteksizliğe ve spermatozoitlerde deformasyonlara neden olur.
Tavşanlarda ovulasyon uyarılma sonucu oluştuğu için, kırkımın yaptığı uyarımla ovulasyon uyarılabilir. Bu yüzden, dişi tavşan çiftleşme gününde kırkılırsa, dişide yüksek bir gebe kalma oranı (%80) ve düşük bir embriyonik mortalite görülür. Kırkımdan 7 gün önce ve 21 sonra çiftleştiğinde ise gebelik oranı yaklaşık olarak %59.3 kadardır. Bu süreler dışındaki zamanlarda yapılan çiftleştirilmelerde ise gebelik oranı daha da düşer. Bu yüzden damızlık tavşanlarla, yün veren tavşanların kırkım periyotları farklıdır.
ERKEKLER: Erkek tavşanlarda sperma üretimi 40-50. günde başlar. Seksüel olgunluk ise 110. güne kadar sürer. İlk davranışlar ve çiftleşme bu günlerde görülürse de tam ve sağlıklı bir çiftleşme yaşı 135-140. Güne ayarlanmalıdır. Erkek tavşanlar günde 2-3 defa çiftleştirilebilir. Günde bir defa düzenli kullanılması maksimum spermatozoa üretimi sağlar
DİŞİLER: Dişiler seksüel olgunluğa 10-12. haftada ulaşabilirler.Uygun çiftleştirme yaşı 131-150.günlerdir.Avrupada 120-130.günde çiftleştirme yapılmakta ve fertilite performansları iyi olmaktadır.
Yaşın yanında canlı ağırlıkta önemlidir. Dişiler ergin ağırlığın %75 ine ulaşmadan çiftleştirilmemelidir. Tavşanda kızgınlık siklisu farklı bir şekilde seyreder. Araştırmalar göstermiştir ki dişi tavşanlar çiftleşmeyi kabul ettikleri sürece ,karşılıklı östrus ,reddettikleri zaman di östrus periyodunu ifade eder. Tavşanlarda ovulasyon sadece çiftleştikleri zaman meydana gelir.(örneğin sığırlarda çiftleşme olsun olmasın ovulasyon 3 gün süren östrusun solarına doğru şekillenir.) Dişi tavşanın vulvasının kırmızı renkte olması çok önemli bir kriterdir Bu hayvanın çiftleşmeyi kabul edeceğinin ve ovulasyonun %90 mümkün olacağının göstergesidir. Çiftleştirmede her zaman dişi erkeğin kafesine götürülür.Kızgınlık dönemindeki dişi tavşan ‘lordozis’ denilen karakteristik bir vaziyet alır. Hayvan arka bacakları aşağı doğru , but kısmını yukarı yükseltir. Kızgınlık göstermeyen tavşan kafesin bir köşesinde çömelme vaziyeti alır yada erkek tavşana karşı saldırganlaşır. Tavşanlarda gebelik süresi 28-33gündür.Doğum nispeten kolay gerçekleşir. Genel olarak 1-20 adet yavrular kör olarak doğarlar. Tavşan üretim yerlerinde bu sayı 7-9 arasıdır. Canlı yavruların %20 si sütten kesme dönemine kadar ölebilir. Bir dişi tavşan Avrupa tavşancılığında yılda sütten kesilmiş 50-60 adet yavru üretebilmektedir. Yavrular 26-28 gün arasında anasının yanında kalırlar.
Yani 4. Haftada sütten kesilirler. İlk kırkımları ise 6. Haftada yapılır. Tavşanlar birçok canlının aksine ve onu eti yenen hayvanlardan ayıran önemli bir özellik olarak doğumdan 3-4 gün sonra hatta doğumdan 1 gün sonra çiftleştirilebilirler. Tavşanlar arasındaki üstünlük kavgasını önlemek ve yünlerinin keçeleşmesini önlemek için, cinsel olgunluktan itibaren ( 2,5 aylıkken ) bireysel kafeslere alınmalıdırlar.
Uzun yün örtüsünden kaynaklanan vücut ısısı sorunları, döl verimini olumsuz yönde etkilemektedir. Uzun yün dişilerde embriyo ölümlerine, erkeklerde ise sperm başlarının deformasyonunda artışlara ve aşım isteksizliklerine neden olmaktadır. Yüksek bir döllenme oranı sağlayabilmek için dişiler kırkım günü çiftleştirilmeli, erkekler ise 6 hafta aralarla kırkılmalıdır. Erkekte sperm motilitesi kırkım aralığının 9. haftasından sonra bozulur. Bunlarda kırkım aralığı sekiz haftadan fazla olmamalıdır. En az altı haftalık aralıklarla kırkılmalıdır. Erkeklerde mart ayında alınan sperma oranı, Kasıma nazaran daha yüksektir. Cinsiyetler arasında yün verimindeki fark, erkeklerin kısırlaştırılması ile azaltılabilir. Kastre edilmiş erkeklerin yün verimi %10-12 oranında artmakta ve yem tüketimleri azalmaktadır. kastrasyonun bir diğer avantajı da hayvanın davranışlarını değiştirmesidir. Böyle hayvanlar sessiz, sakin bir hal alırlar ki buda grup halinde barındırmayı mümkün kılar. Tavşanlarda yazın fertilite düşüktür. Ayrıca yazın sperma volümü, konsantrasyonu ve motilitesi de düşüktür.