• Merhaba Ziyaretçi.
    "Hoşgeldin sonbahar "
    konulu resim yarışması başladı. İlgili konuya BURADAN ulaşabilirsiniz. Sizi de beğendiğiniz 2 resmi oylamanız için bekliyoruz...

Tehlikeli Bir Sürüngen: Yılan

  • Konuyu açan Konuyu açan Safir
  • Açılış tarihi Açılış tarihi

Safir

Özel Üye
Özel üye
snake_serpentarium_monteverde_tour_picture_1.jpg

Yılanlar, genellikle üç metre öteyi göremezler. Koku almada burun deliklerini değil dillerini kullanırlar. Uzun ve çatallı dillerinin her iki ucu havadan ve yerden gelen kimyasal kokuları alır. İçeri çekildiğinde dil ucundaki kokular damaktaki jakobson organında duyu haline dönüştürülür. Engerek yılanları zehirledikleri avının izini dilleriyle takip ederler ve ölüsünü bularak yutarlar. Yılanların burun delikleri, ağız kapalıyken alt çenedeki hava borusunun üzerine geldiğinden ağızlarını açmadan solunum yaparlar. Avlarını yutarken ağız açık olduğundan burun deliklerinin hava borusuyla ilgisi kesilir. Böyle zamanlarda, vücutlarında bulunan hava torbalarındaki yedek havadan faydalanırlar. Çoğu yılanın sadece sağ akciğeri gelişmiş, diğeri adeta kaybolmuştur. Boa ve piton yılanlarında sol akciğerler küçüktür. İri avların yutulması uzun sürdüğü zaman ağız tabanında bulunan soluk borusunun girişi ağızdan dışarı çıkarılabilir. Bu özellik büyük hayvanları yemek için bir adaptasyondur, yılana ağız dolu olduğunda dahi nefes alma imkânı sağlamaktadır.

Yılanlar dış kulakları olmadığından uzun zaman sağır zannedilmiştir. Aslında çeneleriyle kulakları arasında kemik bağlantıları olduğundan, üzerinde bulundukları toprağın yansıttığı sarsıntıları kolayca işitirler. Çenesini yere koyan çıngıraklı bir yılan çok uzaktan gelen bir atın ayak seslerini bile kolayca duyabilir. Yılanların bulunabildiği arâzilerden geçen bir insan, gürültülü ayak darbeleriyle yürüdüğünde hiçbir yılana rastlamaz. Bazı yılanların göz ve burunları arasında ince zarlı iki çukur bulunur. Bunlar, sıcak kanlı hayvanların vücutlarından yayılan ısı dalgalarını (infrared) tespit ederler. Bunların sayesinde avlarını karanlıkta bile bularak takip ederler.

Yılan zehiri av etini eritmeye yarayan kuvvetli bir sindirim sıvısıdır. Zehirsiz yılanlarda bile zehirli olan kuvvetli bir sindirim sıvısı vardır. Ağızlarına parmak sokulduğunda veya dişlendiğinde tükürüklerinden dolayı yanma ve şişme yapar. Dişleri sökülen zehirli yılanlarda dişler tekrar sürer. Yılanların renkleri ve boyları çeşitlidir. Zehirli yılanların başları üçgen ve kuyrukları küt olduğu söylenirse de bunlar kesin belirtiler olamaz. Her yılanı zehirli kabul ederek onlardan sakınmak gerekir.


Alıntı
 
Her yılanı zehirli kabul ederek onlardan sakınmak gerekir.
Bu cümleden anlaşılıyor ki yazıyı yazan kişi yılan gibi değerli bir sürüngen hakkında hiç ama hiç bir şey bilmiyor! Ayrıca "Tehlikeli" hatalı bir kelime olmuş. Sonuçta hiç bir hayvan insan kadar tehlikedi değil.
Yılanları önemseyip konuyu açtığın için teşekkürler Safir =)
Yılanları severim :Pp
 
Muhteşem özelliklerle donatılmışlar, avcı hayvanları severim_saygı duyarım :)

Hiçbir canlı insan kadar tehlikeli değil, katılıyorum ama yılanların da tehlikesiz olduğu söylenemez kanımca ;)
 
Aranızda yılanlarla benim kadar haşır neşir olmuş biri olacağını sanmıyorum arkadaşlar :) Zehirli olanların oranının zehirsizlere oranı muhtemelen çok küçüktür ancak yine de soğuk yüzü insanı ürkütmeye yetiyor. Zehirli olmasa da ısırabilir unutmayın ve ısırdığında öyle kolay bırakmaz :)
 
hmm..ya garip gelebilir ama ben yılanları da çok seviyorum..köydeyken yanına oturmustum ben sohbet etmek istedim ama o beni bırakıp kaçtı:):)
 
Geri
Top