Sağlığa Evet Derneği ve Türk Kardiyoloji Derneği tarafından yapılan bir çalışmanın sonucuna göre; markette ve açıkta satılan gıda ürünlerinin bir kısmında tehlikeli oranda
Sağlığa Evet Derneği ve Türk Kardiyoloji Derneği tarafından İstanbul’da yapılan bir çalışma sonucunda, markette ve açıkta satılan gıda ürünlerinin bir kısmında tehlikeli oranda trans yağ bulunduğu açıklandı.
HER GÜN O GIDALARI TÜKETENLERDE KALP HASTALIĞI RİSKİ ARTIYOR
Türk Kardiyoloji Derneği Lipid Çalışma Grubu Başkanı Doç. Dr. Öner Özdoğan, “Trans yağ paketli gıda etiketlerinde ‘hidrojenize bitkisel yağ’ olarak karşımıza çıkmaktadır. Tüketicide ‘bitkisel ise güvenlidir’ algısı yaratılmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü, gıdalarda her 100 gram yağda iki gram üzerinde trans yağ bulunmasının sağlığa zararlı olduğuna dikkat çekerek, 2023 yılına kadar gıda tedarik zincirinden trans yağların kaldırılmasını önermiştir.
KALP HASTALIKLARI RİSKİNİ YÜZDE 25 ORANDA ARTTIRIYOR
Ülkemizde de Tarım ve Orman Bakanlığı trans yağın gıdalarda mevcut toplam yağ miktarının yüzde 2'si ile sınırlı olması için bir düzenleme hazırlığı içindedir. Sivil toplum kurumları bu girişimi desteklemekte ve sınırın yüzde 1’e çekilmesini önermektedir. Türkiye’de dolaşım sistemi hastalıkları ölüm yüzde 40’ından sorumludur. Sanayi üretimi trans yağ, kalp krizi ve ölüme neden olan zehirli gıda katkısıdır. Günde 5 gram trans yağ tüketmek kalp hastalıkları riskini yüzde 25 oranında arttırmaktadır.
TADINI VE MALİYETİNİ DEĞİŞTİRMEYECEK
Çalışmada bazı gıda ürünlerinde o denli yüksek trans yağ bulunmuştur ki, her gün bu gıdayı tüketen birinde kalp hastalığı riskinin artacağı öngörülebilir. Kalp ve damar sağlığı için satışa sunulan yiyecek maddelerinin trans yağ içeriklerini mutlaka denetlemeliyiz. Trans yağın tedarik zincirinden kaldırılması yiyeceğin tadını ve maliyetini değiştirmeyecektir” dedi.
AÇIKTA SATILAN BÖREKLERE VE KEKLERE DİKKAT!
Sağlığa Evet Derneği üyesi Prof. Dr. Pınar Ay, “Sağlığa Evet Derneği ve Türk Kardiyoloji Derneği tarafından ülkemizde satılan gıda ürünlerinde trans yağ miktarını saptamak üzere bir araştırma yapılmıştır. İstanbul’da marketlerde ve dükkanlarda satışa sunulan paketli ve açık 71 gıda ürününden örnek alınarak laboratuvarda trans yağ miktarı ölçülmüştür. Trans yağın, bu ürünlerin yüzde 7’sinde toplam yağ miktarında yüzde 3'ü aştığı, yüzde 13’ünde ise 1 gram üzerinde olduğu saptanmıştır. En yüksek trans yağ değerleri açıkta satılan börek çeşitleri ile paketlenmiş bazı keklerde bulunmuştur. Diğer taraftan örnek alınan simit, açma gibi çokça tüketilen hamur ürünlerinde, margarinlerde, süt ürünlerinde, dondurulmuş gıda ve çerezlerde trans yağ oranı yüzde 1’in altında bulunmuştur.
TOPLUM SAĞLIĞINI TEHDİT EDİYOR!
Mutfak Ürünleri ve Margarin Sanayicileri Derneği (MÜMSAD) tarafından 2014-2018 yıllarında yapılan başka çalışmalarda da örnek alınan margarin, sıvı yağ, çikolata, bisküvi gofret gibi gıda ürünlerinin hepsinde trans yağ oranı yüzde 1 değerinin altında saptanmıştır. Bazı gıda üreticilerinin kullandıkları yağlar toplum sağlığını tehdit etmektedir. Açıkta satılan yağlı börekler ve paketli kekler özellikle okullar civarında kısıtlı bütçe ile karın doyurmaya çalışan öğrenciler tarafından tüketilmektedir. Çalışmayı genişleterek başka ürünlerin trans yağ oranlarını ölçmeyi hedefliyoruz. Halk sağlığı açısından sağlıklı yeni bir nesil yetiştirmeyi önemsiyoruz” dedi.
ÜRÜNLERE "TRANS YAĞ BULUNUR" İBARESİ YAZILACAK
Sağlığa Evet Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Tanzer Gezer ise, “Avrupa Birliği ülkeleri Dünya Sağlık Örgütü'nün bildirdiği trans yağ kısıtlamasını hukuka bağlamıştır. Türkiye'de ise 31 Aralık 2019 tarihi itibari ile trans yağa kısıtlama getirmek yerine paketli gıdada bulunan toplam yağın 100 gramında trans yağ 2 gramın üzerindeyse, ‘trans yağ bulunur’ ibaresi yazılacak. Bu bir kısıtlama değil, vatandaşın kendi kendini koruma altına almasına yönelik bir uygulama olacaktır. Diğer taraftan ölçülen gıda ürünlerinin bir çoğunda trans yağ oranı zaten yüzde 1'in altında bulunmuştur. Yüksek bulunanlarda ise yüzde 2 sınırının çok üzerinde değerler saptanmıştır. Bir çok üreticinin yüzde 1 sınırına uyduğu dikkate alınarak Tarım ve Orman Bakanlığında bekleyen düzenlemenin en kısa zamanda yürürlüğe girmesini bekliyor ve halkımız adına talep ediyoruz” dedi.