Ertesi gün yine okula gittiler.
O gün hiç konuşamadılar. Nedense bir araya gelemediler. Acaba yanlış mı yapmıştı.
Acele mi etmişti, duygularını dile getirmek için. Ama olsun en azından haykırmıştı...
Artık Ahu' da biliyordu ona karşı olan duygularını. Tek tesellisi buydu. Bekleyecekti, çare yoktu.
Söylemeyi beklediği gibi, cevabını da bekleyecekti.
Ya bugün, ya yarın, belkide hiç bir zaman...
O da kendine şaşıyordu aslında ne yapıyorum ben demekten de alamıyordu kendini. Nasıl bir tutsaklıktır, bu. Tutsak olmuştu bir kere, öyle bir sevdaya tutulmuştu ki... Artık her gün ayrı bir sancıyla uyanacak ve aynı sancılarla bekleyecekti.
O gün öyle geçiverdi.
Ama biliyordu ki derslerine de çalışmalıydı. Ailesinin de yüzünü kara çıkarmamalıydı.
Kendi ideallerini de heba etmemeliydi. Bunu da biliyordu, ama varsa yoksa aklında, Ahu...
Anne ve babasına belli etmek istemiyordu. Ama onlarda hal ve hareketlerinden bir şeyler seziyordu...
Babası:
- Gel oğlum biraz konuşalım. Dedi.
- Peki, baba geliyorum
- Nasılsın oğlum?
- İyiyim baba, sen nasılsın?
- İyiyim iyi...
- Seni iyi gördüm sürece daha iyi olacağım!
- Baba oğul konuşmak istedim.
- Seni dinliyorum, baba.
- Bak oğlum!
O gün hiç konuşamadılar. Nedense bir araya gelemediler. Acaba yanlış mı yapmıştı.
Acele mi etmişti, duygularını dile getirmek için. Ama olsun en azından haykırmıştı...
Artık Ahu' da biliyordu ona karşı olan duygularını. Tek tesellisi buydu. Bekleyecekti, çare yoktu.
Söylemeyi beklediği gibi, cevabını da bekleyecekti.
Ya bugün, ya yarın, belkide hiç bir zaman...
O da kendine şaşıyordu aslında ne yapıyorum ben demekten de alamıyordu kendini. Nasıl bir tutsaklıktır, bu. Tutsak olmuştu bir kere, öyle bir sevdaya tutulmuştu ki... Artık her gün ayrı bir sancıyla uyanacak ve aynı sancılarla bekleyecekti.
O gün öyle geçiverdi.
Ama biliyordu ki derslerine de çalışmalıydı. Ailesinin de yüzünü kara çıkarmamalıydı.
Kendi ideallerini de heba etmemeliydi. Bunu da biliyordu, ama varsa yoksa aklında, Ahu...
Anne ve babasına belli etmek istemiyordu. Ama onlarda hal ve hareketlerinden bir şeyler seziyordu...
Babası:
- Gel oğlum biraz konuşalım. Dedi.
- Peki, baba geliyorum
- Nasılsın oğlum?
- İyiyim baba, sen nasılsın?
- İyiyim iyi...
- Seni iyi gördüm sürece daha iyi olacağım!
- Baba oğul konuşmak istedim.
- Seni dinliyorum, baba.
- Bak oğlum!