Sağlık sorunlarından uzak durmak, sağlıklı ve gelişmiş nesiller yetiştirmek ve kimyasal gıdalardan kaçınmak isteyen herkesin aklında aynı soru var: Ne yiyeceğiz? Bilim insanları, güçlü bir beyin için gıda tavsiyelerinde bulunuyor.
İnsanlar yaşlandıkça daha çok sağlık problemi yaşamaya başlıyor ve sağlıklı beslenmeye gösterdikleri önem de artıyor. Yüksek tansiyon, obezite, tip 2 diyabet, kalp ve damar hastalıkları riskinden korunmak isteyen insanlar, en sağlıklı gıdaları arıyor.
İnsanları en çok etkileyen ve en çok korkulan hastalıklar arasında ayrıca beyin rahatsızlıkları da bulunuyor. Alzheimer, Parkinson gibi hastalıklar pek çok kişinin en büyük korkusu durumunda. Yaşlandıkça bünyemiz daha verimsiz olarak çalışmaya başlıyor. Oksidatif stres adı verilen sürecin sonrasında oluşan atıkları atmakta da zorlanmaya başlıyoruz. Bunun sonucu olarak da ya radikal kimyasallar oluşup vücudumuzdaki diğer kimyasallara zarar veriyorlar, ya da vücudumuz doğrudan doğruya kendisi kimyasal reaksiyon veriyor. Her durumda da sonucun hiç de iç açıcı olduğu söylenemez.
Vücudumuz da bu esnada kendisini korumak için antioksidanlar ve çeşitli kimyasallar üretiyor. Bu yapıları oluşturması için de bazı özel ham maddelere ihtiyacı var. Bunu da besinlerden alıyoruz.
Beynimize faydalı olduğu bilinen ve bilim insanlarının sık sık tavsiye ettiği gıdalar var. Bunlar arasında meyveler, sebzeler, deniz ürünleri, bakliyat gibi pek çok farklı gıda grubundan ürünler yer alıyor.
Beyin gelişimi için faydalı besinler hangileridir?
Balıkta bulunan D vitamini de Alzheimer, Parkinson ve damar kaynaklı bunamaya karşı koruma sağlıyor.
Omega-3 yağ asitleri, hem Batı hem de Orta Doğu usulü beslenmede çok geride kalsa da denizler de önemli kaynaklar arasına girmeye ve insanlar deniz ürünlerinin değerini anlamaya başladı.
Bu maddeler, beynin zaten kimyasal olarak korunmasını ve oksidasyondan daha az zarar görmesini sağlıyor. Haliyle nöronlar da daha az zarar görüyor. Ayrıca bu maddelerin tüketimi kan akışını da düzenleyerek beynimizi koruyor.
İçeriğinde nitrat da bulunan pancar böylece vücudun nitrik oksit seviyesini de yükseltir. Bu da tansiyonun daha düzgün olmasına, damarlardaki kan basıncının normale dönmesine katkıda bulunur. Son araştırmalara göre pancar kökü, kalp ve damar rahatsızlıklarına karşı da koruma sağlıyor.
İnsanlar yaşlandıkça daha çok sağlık problemi yaşamaya başlıyor ve sağlıklı beslenmeye gösterdikleri önem de artıyor. Yüksek tansiyon, obezite, tip 2 diyabet, kalp ve damar hastalıkları riskinden korunmak isteyen insanlar, en sağlıklı gıdaları arıyor.
İnsanları en çok etkileyen ve en çok korkulan hastalıklar arasında ayrıca beyin rahatsızlıkları da bulunuyor. Alzheimer, Parkinson gibi hastalıklar pek çok kişinin en büyük korkusu durumunda. Yaşlandıkça bünyemiz daha verimsiz olarak çalışmaya başlıyor. Oksidatif stres adı verilen sürecin sonrasında oluşan atıkları atmakta da zorlanmaya başlıyoruz. Bunun sonucu olarak da ya radikal kimyasallar oluşup vücudumuzdaki diğer kimyasallara zarar veriyorlar, ya da vücudumuz doğrudan doğruya kendisi kimyasal reaksiyon veriyor. Her durumda da sonucun hiç de iç açıcı olduğu söylenemez.
Vücudumuz da bu esnada kendisini korumak için antioksidanlar ve çeşitli kimyasallar üretiyor. Bu yapıları oluşturması için de bazı özel ham maddelere ihtiyacı var. Bunu da besinlerden alıyoruz.
Beynimize faydalı olduğu bilinen ve bilim insanlarının sık sık tavsiye ettiği gıdalar var. Bunlar arasında meyveler, sebzeler, deniz ürünleri, bakliyat gibi pek çok farklı gıda grubundan ürünler yer alıyor.
Beyin gelişimi için faydalı besinler hangileridir?
Balık
Balık, beyin sağlığı için olmazsa olmaz gıdalar arasında yer alıyor. Balığın kendisi protein açısından çok faydalı olmakla beraber balık yağı da tüketilmesi tavsiye edilen gıdalardan. Araştırmalar, balık yağında bol miktarda Omega-3 yağ asidi olduğunu ortaya koydu. Bu asidin eksikliği, Alzheimer hastalığına davetiye çıkarıyor. Balık yağı ve balıkta bulunan asitler, hafıza, öğrenme ve bilişsel süreçlerin sağlığı açısından büyük önem taşıyor.Balıkta bulunan D vitamini de Alzheimer, Parkinson ve damar kaynaklı bunamaya karşı koruma sağlıyor.
Omega-3 yağ asitleri, hem Batı hem de Orta Doğu usulü beslenmede çok geride kalsa da denizler de önemli kaynaklar arasına girmeye ve insanlar deniz ürünlerinin değerini anlamaya başladı.
Dutsu Meyveler/Berryler
Çilek, dut, yaban mersini gibi dutsu meyve olarak bir araya toplanabilecek, dışı zarımsı ortası etli ve küçük taneli bu bitkilerin hepsi farklı şekillerde işe yarıyor. Çilek, bol miktarda C vitamini barındırıyor. Yaban mersini ve ahududu gibi meyvelerde antosiyaninler bulunurken yaban mersininde ek olarak resveratrol adlı, yaşlanma geciktirici ve oksidasyon önleyici bir başka yapı da bulundurur.Bu maddeler, beynin zaten kimyasal olarak korunmasını ve oksidasyondan daha az zarar görmesini sağlıyor. Haliyle nöronlar da daha az zarar görüyor. Ayrıca bu maddelerin tüketimi kan akışını da düzenleyerek beynimizi koruyor.
Mor ve Kırmızı Tatlı Patates
Japonya’nın Okinawa adasındaki insanlar geleneksel diyetleri sayesinde çok uzun süreler boyunca zihinsel faaliyetlerini kaybetmeden yaşayabiliyorlar. Bu beslenme şeklinin temelinde ise mor tatlı patatesleri yer alıyor. Bu malzemenin özelliği de zengin bir antosiyanin barındırması. Uzun ömür ve beyin fonksiyonları sizi yeterince cezbetmediyse, bilimsel araştırma sonuçlarına göre bu patatesteki antosiyanin obeziteyi engellemeye ve kan şekerinin düzenlenmesine yardımcı oluyor. Obezite kaynaklı iltihapların da önüne geçiyor.Yeşil Yapraklı Sebzeler ve Otlar
Egeliler yaşadı temalı bu grupta, hemen her türlü yeşil ve yenebilen şey bulunuyor. Bu gıdalarda bolca A ve C vitaminleri, folat, apigenin gibi polifenoller ve karotenoid ksantofiller bulunuyor. Bu maddelere sahip sebzeler ve otlar, Alzheimer gelişimini yavaşlatıyor, beyne zararlı kimyasalların ortaya çıkmasını engelliyor. Apigenin ise çoğu ilacın geçemediği kan – beyin bariyerini aşarak iltihaplanmalara karşı koruma sağlıyor. Ayrıca beyin dokusunun yenilenmesinde de rol oynuyor.Pancar Kökü
Pancar kökü, folat ve polifenol antioksidanlar açısından bakıldığında oldukça zengin olmasına ek olarak bakır ve magnezyum açısından da zengin bir sebzedir. Oksidatif strese ve iltihaplanma önleyici etkiye sahip olan betalain pigmentler içerirler.İçeriğinde nitrat da bulunan pancar böylece vücudun nitrik oksit seviyesini de yükseltir. Bu da tansiyonun daha düzgün olmasına, damarlardaki kan basıncının normale dönmesine katkıda bulunur. Son araştırmalara göre pancar kökü, kalp ve damar rahatsızlıklarına karşı da koruma sağlıyor.