Beşer
Edebi kalbinde hissetmez
Yalnızlığında onun
Hassasiyetini
İdrak edemez
Bilmek,
Talim etmek,
Hayâya erişmek
Noktayı nazarını fark edemez
Akıl
Bilgiye ulaşmadıkça
Kalp edebin deryasına
Dalıp arınmayınca
Ruh,
Sırrın tahayyülünü
İrfana bırakmadıkça,
Beden nasibi bilmeyecektir
Umut
Edep ve irfanın vecdinden
Sabır ve kanaatin sadrından
Zuhur eden murattır
Azmi yoksa
Niyet samimiyetten uzaksa,
Kalbi hassasiyet
Bulunmuyorsa zandır
Edep
Edepsiz nefesin edepsizliğine
Sırnaşık ve yılışık sefillerin
Cehaletine sabrettirir
Nefes vaktine koçarken,
Mizan her lahza da
Kalbe inşirah sunarken,
Hal meşk halindedir
Hayâ
İmanın ikamesinden
Neşet eder
Her nefes
Nasıl hidayete erer,
İmtihan kimi bekler
Aklını, bilgisini,
Azmini ve maksadını
O’na ram eyleyen
En tabidir ki nasibi
Dergâha icabet eder
Cahil
Bilgiden mahrum olan nefes
Pişkin ve arsız aklı
Evvelden daha itibarlıdır
Hiç değilse onun
Bedevi şekliyle de olsa
Utanıp, sıkılması esastır,
Yaşadığı şartlar gereği
Bilgiye açtır
Mustafa CİLASUN