Şimdi ne zaman bir yıldız kaysa göğsüme deler kalbimi, sürtünme kuvvetiyle alev alır ruhum. Yanıyorum sevgili; tamam anladım yoksun ama, uzaktan da olsa üfle bari.
Bu yürek, senin adresini bulana kadar kaç yanlış durakta inmek zorunda kaldı bedenimden ve bedenim senin olmadığın her durakta kimliksiz, yalan sevişmelere kaç kez ev sahibi oldu..? Senin teninin coğrafyası, senin kokunun iklimsel aromasıydı bilmeden son-baharımda aradığım ve özlediğim..
Isınmaya çalışırken itfaiye'ye duyulan ihtiyaç nedenimsin!
Gözlerin düştü yine ufkuma..
Baktığımda canlandığım, o masum gözlerin..
Aldım kaderimi, koydum karşıma..
Uzun ve çetin geçen savaşta,
Yaralandım belki defalarca,
... Fakat kazandım sonunda..
Gözlerin düştü yine ufkuma..
Kaşlarımı çattım, içimde bir fırtına.
Çok masum ve çok içten bir of çekip,
Sarıldım fotoğrafına..
Daha önce neredeydin dedim,
Neden çıkmadın karşıma..?
Neden demedin..?
O uçurumdan atlama,
Sarıl benimle hayata...
Sıkılmıştık O Eski Püskü Masallardan.. Büyümek, Dünya'ya Büyüklerin Gözünden Bakmayı Hayal Ediyorduk.. Ve Büyüdük.. Zamanla Neler Kaybettiğimizin, Nelerden Vazgeçtiğimizin Farkına Vardık.. Peki Şimdi Ne İstiyoruz? Çocukluğumuzun En Güzel Yıllarına Geri Dönebilmek..