Edebiyat ile Felsefe Arasındaki İlişki Nedir ?
İnsanların en önemli özelliği düşünme yeteneğidir. Sağlıklı bir yaşam sürebilmeleri için, işlerini başarılı bir şekilde yapabilmeleri için düşünmeye, düşünceye ihtiyaçları vardır. İşte bir yazarın da edebî metin ortaya koymasında onun düşünceleri ön plana çıkar.
Hemen her edebî metnin arka planında bir düşünce vardır. Eğer bu düşünce olmazsa metni yapısal olarak ortaya koymak, olayları kurgulamak, kişileri anlatmak mümkün değildir. Ancak bu düşünce bir felsefî metinde olduğu gibi, edebî metnin tamamına yayılmaz. Edebiyat metninde felsefeyle ilgili bir konuya yüzeysel bir biçimde değinilir. Bu düşünce bir veya birkaç cümlede felsefe boyutunda, felsefeye özgü bir anlatımla dile getirilir. Zaten felsefî bir konuyu edebî metnin tamamında anlatmak ya da konunun ağırlıklı olarak felsefi yönüne değinmek, edebî metnin değerine, işlevine gölge düşürür.
Madde ve yaşamayı çeşitli yönleriyle inceleyen bir düşünce sistemi olan felsefe, zaman zaman araç olarak edebî metinleri kullanmıştır. Bazı edebî metinlerin arka planında bazı düşünceler yatar. Toplumları etkileyen bu düşünceler, felsefî metin yalınlığıyla değil, değiştirilip dönüştürülerek anlatılır. Sayfalarca süren bir edebî metnin arkasında bir cümlelik, bir iki kelimelik bir düşünce olabilir. Edebî metin, bu yönüyle felsefî metinlerden ayrılır. Örneğin Albert Camus'nun romanlarında (Bulantı, Düşüş vs.) egzistansiyalizm (varoluşçuluk) felsefesinin işlendiği görülebilir.
Edebiyat İle Felsefe Arasındaki Farklar
1-Edebi eserde üslup estetik zevk önemli olduğu için esere yazarın üslubu estetik zevk anlayışı yansımakta, yazarın kişiliği eserde bulunmaktadır.Felsefi eserde ise amaç estetik zevk olmadığı için kullanılan sil soyut ve kuru bir dildir. Dolayısıyla akıl yürütmelerle doludur.2-Felsefi eser evrenselleştirilebilen bir içerikle karşımıza çıkar.bir edebi eserde ise ele alınan bir bireyin yaşam ve düşünceleridir.
3-Edebi eserler olayla belli zaman ve mekanlarla sınırlıdır,felsefi eserlerde ise zaman ve mekanlarla sınırlı kalmayıp yazarın kişiliğinden bağımsızdır.
4-Felsefede konu ve sorular bellidir,edebiyatta ortada çözülmesi gereken hazır sorular yoktur,edebiyatçı kendi sorularını kendisi yaratmak zorundadır.
5-Edebiyat bir sanat türüdür ve zevk içindir, bundan dolayı edebiyatta dil gösterişli olabilir. Edebiyat pek çok kişiye hitap eder ve onlara edebi-estetik bir zevk vermeyi amaçlar. Edebiyatta tek bir tarz ya da ideal bir tarz yoktur ama felsefe için ideal bir felsefi tarz olmalıdır. Çünkü felsefe açık anlaşılabilir bir dil kullanmalıdır.
6-Felsefe için düşünceyi anlatmanın tek bir yolu vardır. O da felsefi temellendirme yoludur. Oysa edebiyatçı için birden çok yol söz konusudur.
7-Felsefi eser soyut edebi eser somuttur.
8-Edebi metinlerin arka planlarında bazı düşünceler yatar. Bu düşünceler felsefi metin yalınlığıyla değil değiştirilerek anlatılır. Sayfalarca süren bir edebi metnin arkasında bir iki kelimelik felsefi bir düşünce olabiliri. Bu da Felsefenin yalınlığını gösterir.
9-Edebi dil hem söz varlığı bakımından hem de sözlerin iç yapıları açısından zengindir. Edebiyat dilinde söz üstün bir tasarım gücüyle donanmıştır. Felsefe dilinde sözün tasarım gücü en aza iner.
10-Edebiyatta düşünceden daha çok duygu hakimdir.Felsefe ise düşünceyi duygudan arındırmaktadır. Bu anlamda felsefe yapmacıktır,hayata aykırıdır.
11-Edebiyat kavram çözümlemelerinden uzaklaşarak olayları somut bir hale sokmak suretiyle felsefenin soyutluğunu giderir.
12-Edebiyatçı insana bir bütün olarak yaklaşır, İnsanı alır, başka kalıpların içine sokmak, İnsanı birtakım sınıflara yerleştirmez.Felsefe bunu yapmak mecburiyetindedir. Felsefe tümelcidir.
Edebiyat ile Felsefe Arasındaki Ortak Noktalar
1-Edebiyat da Felsefe de bireysel bir çabanın ürünüdür.2-Edebiyatda da Felsefede de hayal gücü vardır.Fakat Felsefecinin hayal gücü edebiyatçınınkinden az değil yer yer daha fazla olabilir.Felsefecinin hayal gücü matematikçininki gibi soyuttur.
3-Kimi edebiyatçılar eserlerinde felsefeyi kimi felsefeciler eserlerinde edebiyatı kullanmışlardır.
4-Edebi bir tür olan deneme edebiyat ile felsefe arasındaki köprüyü kurar. Felsefi denemecilik bir felsefe fikrini ortaya atar ve değişik açılardan o fikrin kanıtını bulmaya çalışır. Edebi denemecilik ise edebiyatta duygudan ziyade düşüncenin ağırlık kazandığı zamanlarda başvurulan bir yöntemdir.
5-Edebiyat ile Felsefenin ortak paydası dildir. İkisi dile gömülü; dile zirveye çıkaran etkinliklerdir. Fakat bu dili kullanmada edebiyatın üstünlüğü vardır. Felsefe edebiyattan aldığı birikimi başka bir işlemden geçirir. Yani edebiyattan aldığı suyu arıtarak kullanır.