• Merhaba Ziyaretçi.
    "Hoşgeldin sonbahar "
    konulu resim yarışması başladı. İlgili konuya BURADAN ulaşabilirsiniz. Sizi de beğendiğiniz 2 resmi oylamanız için bekliyoruz...

Gönül Kırıntıları ~ HerYeniGüneBirŞiir

  • Konuyu açan Konuyu açan r0se
  • Açılış tarihi Açılış tarihi
Emir Veriyorum.. Sev Beni !! ..
ask,sevgi,seni seviyorumDuruyor dünya gözlerine baktığımda..
Devrik ihanetlerin, illegal duyguların eşiğinde aşkları, yok ediyor bakışların ..Mutluluğa adım adım yaklaştırıyor..
Kalbim ise uğruna eriyen sadece küçük bir olgu..
Masumluluğunun gölgesine sığınınca iyi bir adamım ben..
İyiliğinle bile öldürebilirsin beni.. Ölmek deyince ölmek yok ömür boyu benimlesin diyorsun ya hani,
Kulaklarıma bir ses uzanıyor yavaşca ve gönlünden gönlüme akıyor bir ‘Seni Seviyorum’ cümlesi..
Beynim dumanlanıyor o an.. Kaybediyorum kendimi..
Başka baharlara dalıyorum lakin yanlış yollarda değil gözlerim.. Her yerde seni aramakla meşgulüm..
Çünkü, ben aşk ile sevgi ile büyümek istiyorsam eğer bu seni yediğim yemekte içtiğim su da bile aramak ve bulmaktan ibaret kalıyor.. Sensizliğin karanlık anlarını böyle yeniyorum ben..
Hiç tecrübem yok inan aşkta.. Senin gibi.. İlk..
Her seni sevmemde rütbe kazanıyorum sanki.. Sevginin aşk’ın komutanı oluyorum. Ve emir veriyorum duygularıma.. O’nu canımdan çok sevin!
Seni gördüğüm her gün bir takvim yaprağı koparırım bir de.. Bugün geçmişte neler olmuş der arkasında bilirsin..O sayfayı her gün yeniden yazarım ben..Kanlı gecelerin yalan dolu sabahları beni ilgilendirmez.. Senin yeni mimiklerine rastladığım an’lar, gülüşünün daha kuvvetli olduğu saatler, sessizce Seni seviyorum diye fısıldamalarının olduğu günler anlamlıdır..Kalbimi işgaline zevk alıyorum inan ki.. Niye öpüyorum seni biliyor musun?
İşgaline karşılık dudaklarında yerimi arıyorum sadece..
İşte fani hayattada kalbinde de yerini aramakla geçiyor ömrüm.
Zaman böyle güzel geçiyor işte.. Hayatın anlamı dedikleri bu olsa gerek!
Demiştim ya seninle rütbe kazanıp aşk’a emir veriyorum diye..
O zaman emir veriyorum!
Ömür boyu her saniye her an SEV beni! ..
 
Başıma Gelen En Güzel Şey ..
seni seviyorum, as
Gözlerinle çiziyorum baharların resmini..
Bana her bakışında binbir güzelliği anlatıyor..
Upuzun yeşillikleri, çiçekleri veya cocukken bırakamadığım uçurtmaları..
Bir kış’ın resminide gözlerinle çizebilirim..
Çünkü her bakışın bir kar tanesi kadar güzel ve eşsiz..
Beni her geçen gün büyülüyor inan..
Küçük bir serçe yavrusu gibi avuçlarımdasın..
Savunmasız..
Kıyamıyorum seni sevmeye..
Dokunsam canın acıyacak gibi ama kokunu içime çekmek için sabırsızlanıyorum..
O masumiyetine ‘Canımı al’ diyesi geliyor insanın..
Oysa Aşk, gelip geçici bir tebessümdür çoğu insanın gözünde..
Buna bende katılırdım ama seni tanıdığım an değişti hayatım..
Dudaklarımda sevda şarkıları,yüreğimde aşk pırıltısı, kirpiklerimde ise sevgi damlacıklarını gördüğüm gün AŞK’a seninle inandım..
Bir elimi tutuşun başdönmelerine sebep oluyor hayatımda..
Benliğimi unutturup bütün yollarımı yine ve yine sana çıkarıyor..
Herşeye 1 sebep yüklüyorum ve sonucu sadece SEN oluyorsun..
Düşünüyorum..
Bunca zaman sensiz ne yapmışım? Nasıl geçmiş o kadar zaman, anlamsız ..
Sensiz ben önceden nasıl hayal kurabilmişim?
Kurduklarım hayal bile değilmiş ya da. Bunları anlatan en güzel tabir bu olsa gerek..
Olsun geç de olsa buldum seni. Canımdasın..
Kalbimdesin en en derinlerde..
Hiç çıkmayacakmışcasına sakladım seni içime..
Güzelliğini bir ben bir de kalbim seyretsin sonsuza dek..
Aşkın başa getirebileceği en güzel şeysin ..
Seni Seviyorum..
 
Seni Sevmenin Alfabesi..
sevmek, sevgi, ask
Parmaklarının arasında tutunuyorum dünyaya,
O ince çizgi, ellerimi sıkı tutup tutmaman arasında birşey..Binbir yalana gögüs gerebiliyorum.. Senin sayende ..Gözlerimi kapatıyorlar bazen.. Hayat işte, kör ediyor oyunlarıyla bazen kapkaranlık oluyor heryer.. Korkuyorum.. Seni göremem belki bir daha diye..Ama dualarım kabul oluyor , ve yine bir ışık; Sen’i görüyorum..Senin bana verdiğin o anlatılmaz aşk, bir martıya simit atıp onun karnını doyurduğunu görmek kadar; MUTLULUK ,
Ya da bir serçe önüne konar, onu yakalayacakmışcasına atlarsın ya yakaladım dersin hani, o kadar HEYECAN,
Ve bir kelebeğin uçusunu seyretmek kadar HUZUR verici ..Yemekten sonra içtiğin sigara gibi tatlısın sen.. Sigara ömrümden gün çalarken, sen ekliyorsun sanki..
Ve bu paradoks’un ömrümün sonuna kadar gideceğini düşünüyorum..
Ölümsüzlüğü seninle buluyorum sanki tabir-i caizse..
..Değmesin kimseye dudakların, bana aitler.. Bi onları kıskandığım kadar hiç birşeyi kıskanmadım hayatımda.. Çünkü o öümsüzlük şarabı o dudaklardan akacak ve bir ben içeceğim onu..

Çölde susus kalmış gibi kana kana.. Ateşlerde yanıyormuş gibi yana yana..
İşte o zaman diyeceğim ki, ölmeyeceğim sen ölmezliğin ta kendisisin!

Biriyle çıkarsın yola. Ve asla yanılmak istemezsin. Arkandan vurulmasını, yada hayallerinin yarıda bırakılmasnı, terkedilmeyi, yada sevmemeyi ..
Yanılmıyorum herhalde..
Düşünüyorumda bu kötü şeyler yok hayatımızda..
Birbirimize verdiğimiz sözler, hala unutulmadı..
Sevginin bize getireceklerinden haberdarız belkide..
Sonunda mutluluk olacağını biliyoruz sanki..
Bizi bekleyen ufacık sıcak bir yuva, cocuklarımızla pikniğe giderken ki günlerimizi görüyoruz sanki..
Seni seviyorum, kalbimin odalarının her bir karesine ismini sonsuz kere yazdığım..
Dön bak gözlerime..
Senden başkasına haram bunlar.. Ve sen bu kalpte olduğun sürece sadece sana ait..
Getir elini..
Koy kalbimin üzerine..
Duyuyormusun kalbimin ritmik atışlarını..
Ne kadarda canlı atıyor di mi..
Sahibinin ellerinde çünkü şu an..
E bırakta heyecanlansın Allah aşkına..
Bide girebilsen şu beynimin içine düşündüklerimi okusan keşke..

Rüyalar sen olmasan kabus, hayaller sen olmasan uçsuz bucaksız saçma bir kurgu olur aklımda.. Sevdanın anlamını senin isminle hayata geçirmiş ömrüm.. Sen olmasan düşünsene o kasırgayı.. Anlam çatışmasını.. Öğrendiklerimi kaybettiğimdeki halimi..
Sensiz hiç birşey bilmeyen BEN! Ne kadar korkutucu di mi..

İşte böyle korkarım sensizlikten.. Ölümden zor derim hep.. Ama bunu sana hiç söylemem.. Söyleyemem.. Çünkü hep benim seni sevdiğimden daha fazla sev isterim beni.. Benim sevgim 1 ise seninki 3 olmalı.. Seninkisi azaldığında benimki tamamlamalı ki, hayatın tüm zorluklarına dayanalım ve engelleri beraber el ele aşalım diye..Hiç bir rüzgarın kuvveti yetmeyecek söndürmeye içimde ‘SEN’ diye yanan ateşi..
O ateş hep daha çok alevlenecek ve yangın yeri olacak yüreğim..
Ve ben kendimi bildiğim her saniye sadece senin için yanıp tutuşacağım..Seninle geçen 1 saniyenin bile kıymetini saatlerce anlatacak kadar aşık olucam sana..
Yeri gelicek tir tir titreyeceğim senden 1 metre bile uzak olsam..
Aşk uğruna çekilen acılar, sancılar bizi ayırmayacak , ayakta tutacak..Aşk’ın oyunlarına karşılık bizde hep o’na oyun oynayalım sevgilim.. Çünkü karşılık vermezsek, o bizi yiyip bitirecek.. Ve inanıyorum ki gülüşüm bile son olucak sensiz güldüğümde..
..
Şimdi kapat gözlerini, sessizliğe ver kendini.. Susalım sadece.. Susarak yaşamaya çalışalım aşkımızı dilsiz ve ya sağır 2 aşık gibi.. Elime dokunmandan çıkartayım beni sevdiğini ..
Saçlarımı okşamandan ya da ..
Kör, sağır, ya da dilsiz olmam ne farkedecek ?
Ben ne olursa olsun AŞK’ın o muhteşem tablosunu sadece seni düşünerek çizeceğim ..
..
Seni deliler gibi seviyorum !
Aşk’tan öte’m ..
 
Sadece SEV Beni ..
ask,sevmek,sevgi,seni seviyorum

Nefesin dalgalandırıyor aşk denizini ömrümde..
Güneş en tepede şimdi. Lakin senin kadar yakmıyor elbet..Eline kimse su dökemez dememiş miydim sana ? Yanmaktan korkar herkes ama ben zevk duyuyorum..Bilir misin? Papatyalar feryad eder koparda bizi O’na ver diye.. Yanına her gelişimde çığlıklar kopar kainatta.. İşte böyle anlarım ben dünyanın en şanslı insanı olduğumu.. Sen, yağmur gibi yağarken üstüme sağanak bir şekilde.. Çekilmem.. Kımıldamam dahi..Her bir damlan öyle değerli ki..Kaçmam.. Kaçamam.. Yüzüme değdiğinde dudaklarıma doğru akabilirsin çünkü..Dört mevsimde seninle olunca daha bi güzel sevgilim..

Rüzgar olup esişin mesela.. Kendime getirirsin beni.. Hafif bir sallantı önce.. Yıkmazsın.. Daha da bi ayakta tutarsın.. Çünkü bizi hiç birşeyin yıldıramayacağını anlatırsın bana..
Geleceğim adlı film’e iki bilet ayırmıştım çoktan.. Lakin tek gitmekten sıkılmıştım.. Seninle gittiğim günden beri hayatım canlandı!
Hani dalga geçerler ya 100 kere seyrettik sıkılmadın mı diye?
Sıkılmadım! İnsan zevk aldığı şeyden sıkılır mı hiç! İnsan geleceğini düşlediğinden sıkılır mı?
İnsan sevmenin tüm duygularını yaşarken en derinden.. Sıkılır mı bundan!
Kabak çekirdeği yerken onun içindekini bütün olarak yiyebilmek için nasıl bir hassasiyet gösterirsin o çekirdeğe, işte o derece hassas davranıyorum hayatta seninle bir yerlere gelebilmek için.. Nasıl bir betimleme oldu inan bende bilmiyorum ama sana anlatacak çok şeyim var daha dinle..
Aşk,elbette bir tecrübe kazandırır insana.. Fakat benim ihtiyacım olan tecrübe değil, SENSİN..
Aldığın nefesi dinlemek istiyorum sabahlara kadar sen koynumda uyurken..
Gözlerinin kapalı bile olsa beni gördüğünü ve rüyanda benim olduğumu hayal etmek..
Tenin tenime değdiğinde 'Seni Seviyorum' dediğini anlamak..
Sabahlara kadar kımıldamadan sen rahat uyu diye yastık görevini üstlenmek..
Ellerin ellerime dolandığında sızmalısın.. Ordan hiç çıkarmamalı ve her saniyesinde farklı duygular hissetmeliyim.. Senin bilmediğin milyonlarca öpücük kondurmalıyım tenine..
Masumca.. Sessizce ve en içten en derinden..
Uyandığında gözlerini açtığında direk beni görmelisin.. Yüzün gülümsemeli hemen..
Sonra tekrar yatmalısın ve tekrar gözlerini açtığında benim yanında olduğumu ve seni hiç bırakmayacağımı bileceksin çünkü..Sonra bir rüzgar esmeli şiddetlice.. Sana değmesin diye soğuk onunla savaşmalıyım..
Senin haberin yok lakin ufacık üşümemen için çırpınmalı elimden ne geliyorsa yapmalıyım..
Büyük bir sıkıntı bile olmasa bu seni koruyacağımı anlamalısın..
Arada uyuyormuş taklidi yapıp senin için çarpan kalbimin sesini dinlemelisin..
Habersiz bir kaçamak da olsa bu uyandığımda bana söylediğinde mutlu olmalıyım..
Uyumayı misal verince bile ne kadar güzel di mi birlikte olmak?
Daha birlikte yaşayacağımız koskoca hayatı ve uyumadığımız anları düşün sen..
Seninle daha çok işimiz var sevgilim.. Mutluluktan ölmeye yol alıcaz biz.. Ama dur bir dakika..
Ölmek yoktu di mi.. Yarım bırakmayacaktık hiç bir şeyi..
Kabul.. Şimdi iki aşk'a da secde ederken bedenimiz birlikte tutuşacağız sevda yollarında..
Sana yemin olsun.. Vazgeçmeyeceğim.. Söylediklerim şu an yüzün gülsün diye verilen sözler değil.. Son nefesime kadar böyle geçecek günlerimiz..
Ben tek bir şey istiyorum senden..
Sadece SEV beni..
Olur mu?
Seni Çok Seviyorum!!
 
Hep Bendesin..
sevmek,iki sevgili,seni seviyorum,ask
Tutkuna esir kalmaya gönüllüyüm ben:. Sar yavaş yavaş tüm etrafımı..
Buram buram tütsün kokun burnumda,
Gerekirse konuşmam susarım..
Ömür boyu..
Deryanın güzelliğine kapıldım ve çıktım yola..
Rüzgarlar canımı da acıttı,mutlu da etti beni, lakin ne rüzgarın sert esmesi umrumda ne de hafif esmesi, çünkü ben baş koyduğum yolda sonuna kadar ilerleyeceğime söz verdim kendime..
Başarmanın yarısı inanmak değil mi?..
İşte bende böyle inandım sana..
Gözlerine her bakışımda zihnimde suspus edilmiş kelimeleri çıkarttım günyüzüne..
Senin ismin ile anıldığında anlam kazandı her cümle..
Ve konuşmayı seni hitap ettiğimde öğrendim ben..
Çünkü istediğim şey sadece sendin ve ben derdimi anlatabiliyordum artık..
Çünkü, yeniden doğmayı hiç bu kadar derin hissetmemişti yüreğim!
Geçen her gün, içim SEN’le doldu..
Ayarını tutturamadım bazen seni sevmenin, nerden mi anladım?..
Kalbimin hızlı atışları bunu her saniye doğruladı..
Ben ben değildim artık.. Ya da ben gerçekten bendim.. Ya da sen bendin, ben sendim..
Anlatamıyorum baksana.. Bir bütünüm seninle artık..
Yüreğimden gelen seslerin hepsi sana ait..
Yüreğim sonuna kadar kapalı kapılar ardındayken açtın kalbini..
Sevdayı an be an büyüterek iyileştirdin yaralarımı..
Bazı insanların hayatında herşeyin ilacı sadece bir kişi olur ya hani,
Benim sensin..
Sabahın ışıkları değil artık beni uyandıran, saçma sapan rüyalarda değil..
Gündüzüme renk kattın sen..
Kabuslarla uyuyamadığım anların yerini, seni bırakamamak alıyor artık!
Gecelerime de renk kattın sen..
Özlemin tırmanışa geçiyor kalbimde.. İşte sen benden gidemezsin ,sen istesen bile!
Nasıl gidebilirsin ki?
Hep bendesin zaten..
Düşünüyorum bazen hayatımdaki en anlamlı şey ne diye?
Gülümseyişin geliyor aklıma sonra..
Evet gerçekten öyle!
Bak ne de güzel açıklamış şair;
. . .
İlk namaz gibi yar..
İlk Aşk gibi hani..
Seni hüznüme yar kıldım..
Su gibi, aşk gibi, her kalbin anahtarı ‘Yasin’ gibi..
Ve sen ‘nerelisin?’ diye sorduğunda, içimden gülümseyerek “İçindenim yar taa içinden” demek geçiyor..
..
Aşkına düştüğüm ilk kıblem olmasanda;
Bütün duygularımın yöneldiği tek Yar gah’ımsın..
Seni seviyorum..
 
Seni Özlemek..
ozlemek,opusen sevgililer,iki sevgili,seni seviyorum,ask,tutku
Merak ediyorum da,
Bulutların beyazlığı sevgimizin saflığından başka neyi ifade edebilir ki bizim için?
Ya da gökyüzünün maviliği?
Başka hangi özgürlüğü bas bas bağırır?
Bu özgürlükten nem alıp öyle bir güç veriyorsun ki bana,
Nasıl anlatılır?
Bütün dünyanın bir kuşun ayaklarının altında olması nasıl bir duyguysa benimki de ona eş değer..
Gücümü geçen vaktin öldürdüğünü sanma!
Zamanın acımasızlığına göz yummadım hiç bir zaman..
Misal mi istiyorsun?
Kulaklarımın duyduğu her ses kalbimde sadece ismin olarak yankılandı! ..
Bu da seni içime kazıdığımın kanıtı desem?
İnanır mısın?
Sevinçlerini, gerektiği zaman hüzünlerini bile aldım koynuma..
Sarıp sarmaladım hepsini..
Ve seninle pekiştirdim..
Kalbimin her atışında inan daha derin hissediyorum seni..
Düşünüyorum da,
Seni sevmek bir şairin ağzından düşen "bu hayatımdaki en güzel sözler dediği" bir kaç mısra gibi..
Heyecan duyulan..
Söylemeye doyulmayan..
Merak ediyorum da,
Feryadlar özlemekten başka neyi ifade edebilir ki bizim için?
Küfürler kilometrelere sövmek için değil midir sadece?
Duy beni bunca zaman yaşadığımı hissettiren güç!
Aklımı başımdan gidercesine aşığım sana.
...
Bir mürekkep bir kalem bazen çok şey ifade eder derler..
Çok doğru..
Özlem dolu kızgın anlarımı onlar sakinleştiriyor..
İçimi dökünce rahatlamıyorum ama..
Belki birazcık kandırıyorum kendimi..
Kainatın senfonisine rest çekiyorum her zaman bilir misin?
Çünkü bir senin sesin en güzel nota geliyor kulaklarıma..
Duyamayınca isyan bayraklarını çıkarıyorum gökyüzüne lakin ne fayda..
Bazen beklemek de çok şey ifade ediyor işte..
Özlemek de..
Bunu hissetmek de..
E sevmek de tabi..
Ama bu biraz güç ister..
Güçlüyüm!!
Nasıl mı?
Seni sevdiğimi bütün dünyaya deliler gibi haykıracak kadar ..
İki kelime her şeye bedel bazen..
Seni seviyorum...
 
Uçsuz bucaksız bir denizi ifade ediyor gözlerin..
Can atarcasına boğulmak istiyor insan,
Bakışlarında..
Ve kalbim!
Tirek dudaklarından dökülen akılalmaz mısraların dalgalarıyla, yolunu kaybetmiş bir gemi misali savaşmak istiyor..
Dayanamıyorum..
Ne sana ne dudaklarına..
İkisinede anında teslim oluyorum..
Ve Mahkumiyet!
İşte burada anlamlı oluyor..
Aşk için yanmak tabiri belki de şimdi can alıcı..
..
Saniye saniye kendini işleyebiliyorsun kalbime..
Sökülmecek bir dikiş gibi kapıyosun bütün söküklerimi..
Aklımdaki sen dolu namelere bir nota da daha katıyorsun..
Kapılıyoruz bu kulaklara eşsiz gelen ve zaman kavramını ortadan sonsuza kadar kaldıran an’lara..
Gözlerin..
Kımıldamadan bakış attığında gözlerime ne kadar da derin anlamları var..
Bunları okumak için bir lisan bilmek gerekmiyor..
Onları anlamak için sadece ne gerek biliyor musun?
Sevmek..
Bazı şeyleri en derinden hissedebilmek..
..
Nefes bile alasım gelmiyor bazen..
Seninkini istiyorum..
Niye mi? Kendi nefesim yetmiyor mu sanıyorsun?
Oysa tek amacım sana yaşama sebebim dediğimde bunun lafta bir söz olmaması..
Nefesin değsin ki tenime,
Savrulayım..
Uzaklara değil..
Daha da yakınına..
Belki de kalbinin kimselerin ulaşamayacağı en uç noktasına!
Bana ait olduğunu daha çok hissedicem..
Bakışların diyordum demin..
Derin anlamları var diyordum..
Haklısın!
Bu zaten bana ait olduğunu yeterince hissettiriyor di mi?
..
Gönlüme serpilişin yeniden hayat bulmama sebep..
İnan bana..
Dudaklarımdan süzülen her kelime yüreğine düşsün..
O zaman sende hissedeceksin bana ait olduğunu..
Seni canımdan çok seviyorum..
İyi ki varsın..
İyi ki benimsin..
 
Yağmur yağıyor. Bilirsin ben yağmuru çok severim. Seni sevdiğim gibi çok. Ama yağmur, içinde sen olunca oluyor. Sen hayallerimi, duygularımı, dünyamı oluşturunca bu yağmurun, şu iki gözümün bir anlamı kalıyor. Yoksa dünya dönüyormuş, ben görüyormuşum banane Sen olmayınca, seni hissetmeyince hücrelerimde kalmıyor bir anlamı yaşamanın. Yaşamak bile senle güzel çünkü, benim dünyam da. Şimdi yağmur yağıyor. Nasıl derler bardaktan boşalırcasına yapıyor. Biri sanki tüm pişmanlıkları, tüm keşkeleri, özlemleri ve hissettiği bu yoğun sevgisi yüzünden hıçkıra hıçkıra ağlıyor. Birileri ağlarken sen geliyorsun aklıma. Bu yağmur damlaları senin sanki. Sen benden uzakta, bir köşeye sığınıp ağlıyorsun gibi. Ağlama, ağlamak yakışmaz sana. Gözlerin acır, daha ötesi yüreğindeki bütünlük bozulur, paramparça olursun. Ağlama iki gözüm. Zamanı çok geçirdik belki vaktinden ama sen gene de ağlama. Çünkü ben sana kıyamam. Bu yürek, o yeşilliklerin buğulandığını, hüzünlendiğini görürse dayanamaz. Kırılır, dağılır, bin parçaya bölünür. Belki dayanamaz,ölür. Çünkü, bu yürek seni çok sevdi. Senin bildiğinden, gördüğünden çok ama çok daha fazla. Bunun içindir ki, ağlama! Yağmur yağıyor ama sert, hırçın duygularla. Şimşekler çaktırıyor içinde. Sesleri yükseliyor. Ben korkuyorum. Şimşekten, can çekişirmişcesine bağıran şu gökyüzünden çok korkuyorum. Ama yalnızım. Korktuğum, ağladığım, yaşantımın tam ortasında duran seni benden aldıkları, seni gittiğin için. Ve işte tam bu sıralarda bir şimşek düşüyor önüme. Ben korkuyorum. Çünkü sen, her anımda beni varolmaya yeminler edip arkasından yanımda olacağın sözlerinden sonra, olmadığını bu seslerle başbaşa yapayalnız kaldığımı görmek, yokluğuna hiç dayanamayacak bir durumdayken alışmaya çalışmak, olması gerektiğinden çok daha fazla korkutuyor beni. Bu korkularda yanımdasın sanmıştım. Ama gerçek buymuş, ben bir mayın tarlasında tek başındaymışım. Yağmur duruyor. Ama ben sen gittikten, sen bittikten sonra hiç durmadım. Hep koştum, varabileceğim gidebileceğim en uzak yere. Ne yollar görmüş olsam da, ben hala yakınım sana. Dokunsam değecekmişim gibi. Dokunsan değecekmişsin gibi. Ama dokunma, yapma! Beni o yağmurlarda ağladım için de suçlama. Sen öğrettin bana ağlamayı ve sonrasında kendi gözyaşlarını kendin silebilmeyi. Kimin için, ne için ağlamış olsan da. Bu yüzden hakkın yok beni suçlamaya. Ben sana ağlatmayı öğretmediğim için çıkabiliyor ağzımdan bu kelime Ağlama! Sana öğrettiğim tek şey , sevmekti. Doyasıya, hiç bitiremediğim, hep devam etmesini istediğim bir sevginin sende olmasını,onu kollayabilmeni öğrettim sana. Şimdi baktığımda geriye sen sevmeyi öğrenmişsinde koruyamamışsın be gözüm. Başaramamışsın. Canın sağ olsun. Yağmur artık terk etti beni, bu şehri. Bizden çok uzağa bambaşka düşlere gitti. Bana bıraktığı tek şey, her gün daha da artan, daha da yükselen seslerdi kulağımdaki. Ve sanırım artık canımı yakan tek şey onlardı. Anladınmı Benim herşeyim. Anladınmı uğruna öleceğime söz verdiğim. Anladınmı nasıl seviyorum seni? Anlamadın Anlamayacaksın. Bir gün göreceğim tekrar bu yağmurları. Bir şimşek düşecek belki tekrarsan önüme. Onlardan, her şeyden önce gitmiş de , bırakmış da olsan bir hayatı geri de son kez bilmeni isterim. Son kez bunu benim ağzımdan duyman isterim. Kulaklarını, gözlerini iyi aç bir daha benden duyamayacaksın çünkü. Zaman ilerlese de eylüllere doğru ben her gelecek, her geçmiş ve şimdi yaşadığım eylül de bağıracağım gökyüzüne: Ben Seni Çok Sevdim. Seviyorum. Seveceğim
 
Biliyorum
Geleceksin bir gün,
Hiç umulmadık bir anda,
Düşen cemrelerin ilkinde,
Belki de sonuncusunda.


Ya da,
Ağustos böceklerinin
Geveze ötüşlü gecelerin birinde!
Avuçlarında bir tutam çiçek,
Boynun gibi bükük,
Çalacaksın kapımı
Biraz tedirgin, biraz da ürkek.
Belki de,
Uykularımın en güzel yerini böleceksin!

Ya da,
Penceremden içeriye süzülen,
Sabahın ilk ışıklarında.
Yanakların ıslak, dudakların kurumuş,
Omuzlarında yorgunluk,
"Ben geldim" diyeceksin
Diyeceksin de!
Duymamış gibi yapacağım bende!
Belki yalvarırsın diye.
Açmakta zorlanacağım bir müddet;
Gururumun sürgüsünü!
İnat edecek yıkılmamaya,
Yokluğunda ördüğüm duvarlar.






Biliyorum
Yenik düşeceğim daha sonra,
Yanaklarından süzülen yaşlara!
Sen, ümitsizliğe düşmek üzereyken,
Öldüreceğim nefretimi.
Ellerine uzanacak sevdamın elleri,
Onurumu dinlemeyip!
"Haydi gir içeri" diyecek yüreğim,
Avaz avaz özlemlerine.

Biliyorum
Bir gün geleceksin,
Yokuşlu yollara,akışlı yıllara rağmen!
Geleceksin çünkü;
Büyük aşkların vuslatını,
Tarih yazar sevgilim.
 
Nefes almanın bile seninle tat verdiği bu hayatta,
Ömrümün iliklerine işlenen bir aşkın eser sahibisin sen..
Müthiş bir tablosun, seyrettikçe doyamadığım..
Dünyanın en güzel çiçeği, kokladıkça çıldırdığım..
Ya da üzerime yağan en güzel yağmur..
Ruhumu titreten bir güçsün ;
Varlığınla sevgimi, kalbimi doyuran...
Bir cansın benim için., ölümsüzlüğüyle beni ayakta tutan..
Hayatımdaki bütün yollar dönüp dolaşıp sana geldikçe anlıyorum sevmenin kudretini..

Şiirler fevkalede güzel,teşekkürler.

Ne kudretli şeysin ey aşk diz çöktürürsün bükülmeyen dizlere bile.
 
Geri
Top