Güneş Işığına Dikkat Edin
Güneş, ısı için, ışık için, doğal yaşamsal dengeler için kısaca yeryüzündeki hayatın var olması için gerekli kaynaktır. Güneş ışınlarından bazıları ultraviyole (UV) ışınları olarak adlandırılır. UV ışınlarını; A, B ve C olmak üzere üç kategoriye ayrılmıştır. UV-C canlı sağlığı için en tehlikeli olanıdır.
Bütün UV ışınları deri ve gözlerimize nüfuz edebilir ve sağlık problemlerine yol açabilir. Ozon tabakası normal koşullarda UV-A ışınları ile UV-B ışınlarının bir kısmının dünyamıza ulaşmasına izin verir. Ancak ozon tabakasının hasarından beridir ki UV-A, UV-B hatta bazen UV-C ışınlarının dünyamıza ulaşmaya başladığı ve bu durumun sağlığımız için ciddi risk yarattığı her fırsatta dile getirilmektedir.
Çıplak göz ve çıplak cilt için korunmasız durumlarda güneş ışınlarının faydasından çok zararı her yaş için geçerli olsa da özellikle 20 yaşına kadar güneşin zararlı etkilerine karşı korunma daha büyük önem taşımaktadır.
Hassas ve kompleks yapısı ile duyu organlarımızdan biri olan göz, dış kısmını kaplayan şeffaf koruyucu tabaka (kornea) ve gözbebeğinin arkasında bulunan net görmemizi sağlayan diğer şeffaf bölüm (mercek) ve ışığa duyarlı olan gözün arka kısmında yer alan beyine görülen obje hakkında sinyaller gönderen tabakadan (retina) oluşur.
Güneşin göze verdiği zarar en çok mercek bölümünedir. Bu etki merceğin şeffaflığının kaybolması şeklinde ortaya çıkar. Bu durum katarakt olarak isimlendirilir ve görme yeteneğinde bir kayıp anlamına gelir. Eğer tedavi edilmez ise katarakt körlüğe sebep olabilir. Güneş ışınları göz ve çevre yapılarında görülen kanser sıklığını da arttırmaktadır.
Vücudumuzun en büyük organı olarak isimlendirebildiğimiz cildimizin temel görevi bedenimize bir bariyer oluşturmak ve sıvı dengemizi korumaktır. Güneş ışınlarının cilde olan etkileri ise basit allerjik reksiyonlardan cilt kanserine kadar çok zengin bir çeşitlilikle karşımıza çıkar.
Tavsiyeler
Güneşin maksimum UV ışınlarına maruz kalınan bölümünde 11.00–16.00 saatlerde güneşin altında kalmamaya çalışın.
Unutmayın! Genç yaşlardaki her güneş yanığı ilerde deri kanserine yakalanma riskinizi artırır.
Direk olarak güneş altında kalmayın, gölgelik altını tercih edin.
Geniş çevreli bir şapka ile hem yüzünüzü hem başınızı koruyun.
Güneş altında çalışırken, spor yaparken, yüzerken mutlaka koruyucu krem kullanın!
Koruyucu krem kullanmak için tatile gitmeyi beklemeyin. Günlük yaşantınız sırasında kıyafetlerinizle açıkta kalan yüz, kol ve bacaklarınıza da koruyucu krem sürün.
Güneş gözlüğü asla sadece bir aksesuar değildir. Güneşin ışınlarını hissettirdiği her zaman kullanılması gereken bir sağlık aracıdır, bir koruyucudur. Ancak önemli olan gerçek koruyucu camlı gözlüklerdir. Düz renkli cam ile gözünüze daha çok zarar verebilirsiniz.
Güneş, ısı için, ışık için, doğal yaşamsal dengeler için kısaca yeryüzündeki hayatın var olması için gerekli kaynaktır. Güneş ışınlarından bazıları ultraviyole (UV) ışınları olarak adlandırılır. UV ışınlarını; A, B ve C olmak üzere üç kategoriye ayrılmıştır. UV-C canlı sağlığı için en tehlikeli olanıdır.
Bütün UV ışınları deri ve gözlerimize nüfuz edebilir ve sağlık problemlerine yol açabilir. Ozon tabakası normal koşullarda UV-A ışınları ile UV-B ışınlarının bir kısmının dünyamıza ulaşmasına izin verir. Ancak ozon tabakasının hasarından beridir ki UV-A, UV-B hatta bazen UV-C ışınlarının dünyamıza ulaşmaya başladığı ve bu durumun sağlığımız için ciddi risk yarattığı her fırsatta dile getirilmektedir.
Çıplak göz ve çıplak cilt için korunmasız durumlarda güneş ışınlarının faydasından çok zararı her yaş için geçerli olsa da özellikle 20 yaşına kadar güneşin zararlı etkilerine karşı korunma daha büyük önem taşımaktadır.
Hassas ve kompleks yapısı ile duyu organlarımızdan biri olan göz, dış kısmını kaplayan şeffaf koruyucu tabaka (kornea) ve gözbebeğinin arkasında bulunan net görmemizi sağlayan diğer şeffaf bölüm (mercek) ve ışığa duyarlı olan gözün arka kısmında yer alan beyine görülen obje hakkında sinyaller gönderen tabakadan (retina) oluşur.
Güneşin göze verdiği zarar en çok mercek bölümünedir. Bu etki merceğin şeffaflığının kaybolması şeklinde ortaya çıkar. Bu durum katarakt olarak isimlendirilir ve görme yeteneğinde bir kayıp anlamına gelir. Eğer tedavi edilmez ise katarakt körlüğe sebep olabilir. Güneş ışınları göz ve çevre yapılarında görülen kanser sıklığını da arttırmaktadır.
Vücudumuzun en büyük organı olarak isimlendirebildiğimiz cildimizin temel görevi bedenimize bir bariyer oluşturmak ve sıvı dengemizi korumaktır. Güneş ışınlarının cilde olan etkileri ise basit allerjik reksiyonlardan cilt kanserine kadar çok zengin bir çeşitlilikle karşımıza çıkar.
Tavsiyeler
Güneşin maksimum UV ışınlarına maruz kalınan bölümünde 11.00–16.00 saatlerde güneşin altında kalmamaya çalışın.
Unutmayın! Genç yaşlardaki her güneş yanığı ilerde deri kanserine yakalanma riskinizi artırır.
Direk olarak güneş altında kalmayın, gölgelik altını tercih edin.
Geniş çevreli bir şapka ile hem yüzünüzü hem başınızı koruyun.
Güneş altında çalışırken, spor yaparken, yüzerken mutlaka koruyucu krem kullanın!
Koruyucu krem kullanmak için tatile gitmeyi beklemeyin. Günlük yaşantınız sırasında kıyafetlerinizle açıkta kalan yüz, kol ve bacaklarınıza da koruyucu krem sürün.
Güneş gözlüğü asla sadece bir aksesuar değildir. Güneşin ışınlarını hissettirdiği her zaman kullanılması gereken bir sağlık aracıdır, bir koruyucudur. Ancak önemli olan gerçek koruyucu camlı gözlüklerdir. Düz renkli cam ile gözünüze daha çok zarar verebilirsiniz.